Üç Katı Fiyat Verdiler, Yine Satmadım!” Antika Radyonun Hikâyesi
Para Değil, Geçmiş Kıymetlidir!” Balıkesirli Antikacının Radyo ile Başlayan Yolculuğu

Üç Katı Fiyat Verdiler, Yine Satmadım!” Antika Radyonun Hikâyesi
Balıkesir’de antikacılığa gönül vermiş bir isim: Adnan Mustafa Görür. Aslen bir koleksiyoncu olan Görür, 2.5 aydır Balıkesir’de “Firuze Antika” adıyla antikacılık yapıyor. Ancak bu serüvenin başlangıcı çok daha eskiye dayanıyor.
“14 yaşında pulla başladım. Bir gün çocuklarımın saatlerini biriktirirken fark ettim ki elimde 300’e yakın saat birikmiş. O an anladım ki bu sadece bir merak değil, bir yaşam biçimi.”
Her Şey Bir Radyoyla Başladı
1984 yılında, Balıkesir’deki bir pazarda gördüğü ahşap radyo, Görür’ün hayatında unutulmaz bir dönüm noktası olmuş:
“Radyo pırıl pırıldı. Yanımda param yoktu ama o radyoyu çok sevdim. Almancıya ‘Satma, hemen eve gidip para getireceğim’ dedim. Döndüm, parasını verdim. Tam o sırada başka biri gelip almak istedi, hatta iki katı fiyat verdi. ‘Üç katı olsa da satmam, bu benim ilk radyom’ dedim. O anı hiç unutmam.”
Sevmediğim Şeyi Dükkânıma Koymam”
Firuze Antika’da her ürün özenle seçilmiş. Görür, sadece estetik değil, manevi değeri olan eşyaları da önemsediklerini söylüyor:“Bazen insanlar eşyalarını getiriyor. Ama geçmişi olan bir eşyaysa, ‘Bunu satma, sende kalsın’ diyorum. Antikanın enerjisi vardır, kimisi iyi gelir, kimisi ağır.”
Antika Ruhu: Her Yaştan Herkese Geçmişin Kapısını Açıyor
Dükkânda en çok ilgi görenler:
• Saatler,
• Radyolar,
• Porselen eşyalar ve
• Ahşap objeler.
Ancak müşteri profili değişiyor:
“Kadınlar genellikle yeni eşya seviyor, antikaya mesafeli. Erkekler ve 60 yaş üzeri kişiler ise geçmişin eşyalarına bayılıyor. Onlar için bu objeler bir zaman makinesi gibi.”
Biz Burada Geçmişi Sunuyoruz, Para İkinci Planda”
“Antikayı sevmeyen antikacı olamaz. Biz burada sadece eşya değil, yaşanmışlık satıyoruz. Para ikinci planda. Gençler sanat ruhu taşıyorsa buraya geliyor. Yaşamadıkları bir dönemi ellerinde tutmak onlara çok şey hissettiriyor.”