Hasan Fehmi Yörük: “Siyasetçiye Saldırı, Halkın İradesine Darbedir”

Hasan Fehmi Yörük: “Siyasetçiye Saldırı, Halkın İradesine Darbedir”
İYİ Parti Balıkesir İl Başkanı Hasan Fehmi Yörük, muhalefet liderlerine yönelik artan fiziksel saldırılar ve tehditler hakkında kamuoyuna açıklamalarda bulundu. Türkiye’de demokratik sistemin temelinin, siyasetçilerin güven içinde fikir beyan edebilmesine dayandığını belirten Yörük, “Siyasetçiye uzanan her el, halkın iradesine uzanır,” dedi.
Siyasal Şiddet Normalleştirilemez
Yörük, son olarak CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e yönelik saldırıya da değinerek bu tür eylemlerin bireysel veya tesadüfi olmadığını vurguladı. Açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Siyasi kutuplaşmanın ve cezasızlık kültürünün körüklediği bu ortam artık bir güvenlik sorunu haline gelmiştir. Türkiye’de demokrasi sadece sandığa gitmekten ibaret değildir. Seçilmiş temsilcilerin güvenliği de demokratik yapının vazgeçilmez bir unsurudur.”
Cezasızlık, Siyasal Şiddeti Besliyor
İYİ Parti İl Başkanı, saldırıların arkasındaki cezasızlık anlayışına dikkat çekerek, hukukun sessiz kaldığı her olayın bir sonraki saldırıya zemin hazırladığını söyledi.
“Saldırganların sabıka kayıtları ve yeniden sahneye çıkarılmaları tesadüf değildir. Bu durum, sistematik bir zafiyetin göstergesidir. Adaletin sustuğu yerde suç konuşur.”
Devlet Kurumlarına Çağrı: Anayasal Sorumluluklar Yerine Getirilmeli
Yörük, açıklamasının devamında Cumhurbaşkanı, TBMM Başkanı, İçişleri Bakanı ve Adalet Bakanı başta olmak üzere tüm devlet kurumlarına doğrudan çağrıda bulundu:
“Demokrasiyi korumak yalnızca muhalefetin değil, devletin bütün erklerinin anayasal görevidir. Göstermelik açıklamalarla değil, somut adımlarla bu saldırıların önüne geçilmelidir. Aksi takdirde halkın devlete olan güveni derin şekilde sarsılacaktır.”
“Şiddet Karşısında Ortak Duruş Şart”
Hasan Fehmi Yörük, açıklamasını şu sözlerle sonlandırdı:
“Siyaset, fikirlerin yarıştığı ve nezaketin esas olduğu bir zemindir. Her görüşten vatandaşımızın şiddet karşısında ortak bir duruş sergilemesi hayati öneme sahiptir. Toplumsal barış ve huzur, ortak sorumluluğumuzdur. Bu bilinçle hareket etmeyen hiçbir yapı, demokrasiyi temsil edemez.”
Bülten