Kalite, Güven, Güleryüz
Söz Sanayide’nin bu haftaki konuğu Levent Ford Özel Servisi işletmecisi Tufan Kavak.
KALİTE, GÜVEN, GÜLERYÜZ
Yeni Sanayi Sitesi Çamlık arkasında bulunan Levent Ford Özel Servis sahibi Tufan Kavak ile görüştük.
Sanayi içerisinde yaşanılan sıkıntılar hakkında konuştuk. Çırak konusuna değinen Kavak, “Bizler çekirdekten yetiştik. İleriye dönük çalışıyorduk. Şu anda bir belirsizlik yaşıyoruz. Bizim çıraklık dönemlerinde üç tane yerde 4 tane çırak yetişirdi. Şimdi meslek olayı bitti. Teknoloji ilerledi. Her şey insanların elinin altında. Bizler kara lastik ayakkabılar ile büyüdük, şimdi kendi çocuklarımız marka beğenmiyor” dedi.
“İşimizde tecrübeli ve güler yüzlüyüz”
Levent Ford Özel Servis sahibi Tufan Kavak, “Oto motor onarım mekanik ustasıyız. Burasını daha önceden amcam Levent Kavak çalıştırıyordu. Uzun zamandır bu işi yapmış amcadan bize geçti. 2004 yılından bu zamana kadar mesleği elimizden geldiği kadar değerlendirmeye çalışıp, müşterimize ve esnafımıza yardımcı oluyoruz. Kardeşim Süreyya Kavak ile beraber çalışıyoruz. Bizi ustamız ve aynı zamanda amcam olan Levent Kavak yetiştirdi. İşimizde tecrübeli olarak ve güler yüzümüz ile hizmet veriyoruz. En iyisini yapabilmek için gayret ediyoruz. Mekanımızı güzel bir hale getirmeye çalıştık” dedi.
“Teknoloji ilerledi”
Teknolojinin her geçen gün hızla ilerlediğini dile getiren Kavak, “Günümüz uzay çağı oldu. 1983’te TV’de Yıldız Savaşı filminde yiyecek ve içecekler kapsül haline idi. Şu anda neredeyse o günlere geldik. Maalesef işlerimizde ileriye dönük potansiyel bitti. Biz de teknolojideki gelişmeleri yakından takip edip, çağın gerektirdiği ,yenilikleri bünyemizde barındırarak en kısa sürede ve kaliteli bir şekilde hizmet veriyoruz” dedi.
“Ödedikleri ücretin karşılığını alıyorlar”
Bakım ve onarım konusunda Kavak, “Ford sevisi olarak bakım ve onarıma önem veriyoruz. Araçların performansı ve güvenli bir sürüş sağlaması açısından bu konuda çok titiz davranıyoruz. Müşterilerimiz de ödedikleri ücretin karşılığını alıyorlar. Periyodik bakımlar sayesinde de araç sahipleri küçük olan sorunlarının büyüyerek, daha fazla maliyetli sorunlara dönüşmesini önlüyorlar. Böylelikle hem araç korunmuş oluyor hem de yüksek maliyetlerden korunmuş olunuyor. Periyodik bakım kapsamında araçların performansını korumak ve yüksek tamir maliyetlerini önlemek için, kilometresine ya da yıllık dönemlerine göre bakımının yapılması gerekir” dedi.
“Pastadan payımızı almak için çabalıyoruz”
Ekonomik sıkıntılar konusuna da değinen Kavak, “Son zamanlarda geçim sıkıntıları yaşanıyor. Potansiyel arttı. Ama yeni araçlar sayesinde işlere bakacak olursak bir nebze eskiye göre iş verimliliği düştü. Bunun yanında biz de pastadan payımızı almak için çabalıyoruz. Ama ekonomik kriz, referandum falan derken insanlarımız bir şekilde geçim sıkıntısından dolayı çok acil olmayan ihtiyaçlarını mecburen kısıtlamak zorunda kalıyor. Bu sadece bizim otomotiv sektöründe değil daha farklı sektörlerde de var. Kısıtlamaya gidiliyor. Bizler zincirin baklavalarıyız. Bir şekilde bir yerlerden bu baklaları toplayıp birleştirmemiz gerekiyor. Tabi bu şu andaki siyasi durumlardan, referandumdan, bir şekilde duruyoruz. Kışın da etkisi oldu. Yılların vermiş olduğu tecrübeye dayanarak konuşuyorum. Sanayide ortalama 3 ay gibi bir dönemde işlerimiz ister istemez rölantiye düşüyor” dedi.
“Bizler çekirdekten yetiştik”
Çırak sıkıntısı konusunda da düşüncelerini söyleyen Kavak, “Eleman yok. Yanımızda yetiştireceğimiz bir çırak yok. Yeni nesillere bizler ileriye dönük meslek konusunda bir aktarım yapamıyoruz. Bizler çırak eğitimlere gittik. Meslek dalından mezun olup belgeler aldık. Tabi ki elektronik ve otomotiv sektörü çok hızlı ilerlediği için yetişmek çok zor oluyor. Ama yapabildiğimiz ve götürebildiğimiz yere kadar sağlığımız el verdiği sürece yapacağız. Hayırlısı diliyoruz. Allah herkese her konuda hayırlı iş, evlat, eş nasip etsin. Öncelik sağlık. Bizim çıraklık dönemimde 3- 4 tane çırak yetişirdi. Şimdi meslek olayı bitti. Bizler çekirdekten yetiştik. İleriye dönük çalışıyorduk. Sadece okumak değil. Çıraklık eğitimde de bir hedef belirlensin, çırak gönderilsin, alt yapı oluşsun. Biz isteriz. Bizler oralardan geldik. 17 yaşındaki genç bir arkadaşımıza bu mesleği öğretmek zor. Boşuna dememişler ‘ağaç yaşken eğilir’. Şu anda bir belirsizlik yaşıyoruz. Teknoloji ilelerdi. Her şey insanların elinin altında. Bizler kara lastik ayakkabılar ile büyüdük, şimdi kendi çocuklarımız marka beğenmiyor” dedi.
Yoldaş Kocaer &Kamil Akyürek
