Ender GÖKMEN

PLASTİK HER YERDE

Boşuna ne ekersen, onu biçersin dememişler. İnsanlığın doğayı hunharca kirlettiği plastik atıklar, deniz ve okyanuslara karıştıktan sonra yemek masalarına geri dönüyor.

Her yıl insanlar 13 milyon ton plastiği deniz ve okyanuslara atıyor. Yüz kremlerinde, diş macununda bulunan mikroplastikler ile beraber; poşetler gibi tek kullanımlık plastik kaplar, okyanuslarda 5 milyar adede ulaşmış durumda. Bu plastik atıkların %92’si 5 mm boyunda ve çoğu deniz canlısı, beslenmeleri sırasında bu parçacıkları da yutuyor.

Bu mikroplastiklerin bize en kolay şekilde ulaştığı nokta besin zinciri. Kriller gibi minik deniz canlılarının yuttuğu plastikler, en üst noktadaki somon gibi avcı balıklara kadar ulaşıyor. Ama şimdi yeni bir çalışma deniz mahsülleri haricinde de bu plastiklerin yemek masamıza geldiğini gösteriyor.

Nature bilimsel araştırma dergisinde yayınlanan çalışma, 8 ülkeden 16 deniz tuzu markasını incelemiş. Bu deniz tuzlarının suda çözündükten sonra geriye kalan parçacıklarını inceleyen araştırma; geride kalan 72 maddeden 30’unun plastik, 17’sinin daha önceden plastiğe ait olan pigment, 4’ünün ise toz parçacığı olduğunu gösteriyor.

Analizler, plastiklerin neredeyse hepsinin denizden geldiğini gösteriyor. Avustralya, Fransa, Japonya, Malezya, Portekiz ve Güney Amerika’dan seçilen ürünlerden sadece Fransa’dan gelen bir markada plastik kirliliği bulunmamış.

Araştırmayı yapan uzmanlar, deniz mahsüllerinde ve deniz tuzunda bulunan plastiklerin sağlığa zararının şimdilik minimal düzeyde olduğunu belirtse de, giderek artan plastik kirliliği göz önünde bulundurulduğunda; bu mikroplastiklerin insan sağlığa zararının daha büyük boyutlara ulaşacağını belirtiyorlar.

Kaynak: Quartz

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu