Teftişin Gölgesinde: CHP'de İç Denetim mi, İç Hesaplaşma mı?
Teftişin Gölgesinde: CHP'de İç Denetim mi, İç Hesaplaşma mı?
CHP’de çalkantılı günler yaşanıyor. Bir yanda belediyelerdeki denetim raporları, diğer yanda yıllarca birlikte yol yürüyen isimler arasında artık açıktan yaşanan ayrışmalar…
Son olarak İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik başlatılan geniş çaplı operasyon, partideki fay hatlarını bir kez daha ortaya çıkardı.
157 şüpheli hakkında gözaltı kararı alındı. Aralarında eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in de bulunduğu çok sayıda ismin ifadesi alındı, bazıları gözaltına alındı. Gelişmeler, sıradan bir yolsuzluk dosyasının çok ötesinde bir politik hesaplaşma izlenimi yaratıyor.
Cemil Tugay Ne Dedi?
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay “Önceki Belediye Başkanımız ve il başkanımız gibi kişiler hakkında Belediyemiz Teftiş Kurulu tarafından yapılan bir inceleme veyahut başvuru asla söz konusu değildir. Yine Parti yöneticilerimizle ile ilgili de Belediyemizin inceleme yetkisi zaten yoktur ve başvurusu da yoktur" diyerek bir açıklama yaptı.
Özgür Özel Tunç Soyer İçin “En Büyük Hayal Kırıklığımdır”
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in, Tunç Soyer için sarf ettiği “en büyük hayal kırıklığımdır” ifadesi hafızalarda tazeliğini korurken; Tunç Soyer’in, kendisine yöneltilen eleştirileri hafife almayan çıkışları da dikkat çekiciydi. “Açıklama yapmamı istediler, sustum. Şimdi herkes konuşuyor” demesi, partideki iletişimsizliğin ve belki de kasıtlı yalnızlaştırmanın işaretiydi.
İç Denetim mi İç Mücadele mi?
Bir yanda adaletin işletilmesi için devreye giren iç denetim kurulları, diğer yanda bu sürecin siyasi olarak nasıl okunduğu gerçeği... CHP içinde iç denetim, iç mücadeleye dönüşmüş gibi görünüyor. Bugün yaşananlar sadece adli bir süreç değil, aynı zamanda CHP'nin kendi içindeki demokrasi, hesap verebilirlik ve güven sınavı.
Dikkat Çeken Sözler…
Tunç Soyer’in başkanlıktan ayrılmasıyla başlayan sessiz gerilim, Cemil Tugay’ın göreve gelir gelmez teftiş raporunu savcılığa sunmasıyla resmiyete döküldüğü de daha önce gündeme gelmişti. Sürecin zamanlaması da, dili de bu durumu pekiştiriyor. Özgür Özel’in açıklamaları ise hem kendi liderliği hem de parti tabanı açısından ciddi sorgulamalar doğuruyor.
Zira bir belediye başkanının “en büyük hayal kırıklığı” olarak ilan edilmesi, onun dönemine dair tüm mirası da şüpheli hale getiriyor.