Balıkesir’de Eski Zaman Aşkları: Nişanlılık Böyle Yaşanırdı

Balıkesir'de 1960-1980 yıllarında gençler nasıl tanışırdı, aileler nasıl karar verirdi? Nişan törenleri hangi adetlerle yapılırdı? O yıllarda nişanlı çiftler baş başa görüşebilir miydi? Tüm detaylar haberimizde..

Balıkesir’de Eski Zaman Aşkları: Nişanlılık Böyle Yaşanırdı

Teknolojinin olmadığı, mektupların heyecanla beklendiği, aile büyüklerinin sözünün geçtiği zamanlardı... 1960’lardan 1980’lere uzanan o yıllarda, Balıkesir’de nişanlılık sadece iki gencin değil, iki ailenin de kader birliğiydi. Gösterişten uzak, ama anlamı derin olan bu süreç; bohçalarla, çeyiz sandıklarıyla, utangaç bakışlarla ve geleneksel törenlerle şekillenirdi. Bugünün ilişkilerine kıyasla çok daha sabırlı, saygılı ve gözetimli bir dönem yaşanırdı.

Ailelerin Söz Hakkı ve Görücü Usulü

O yıllarda evliliklerin büyük bölümü görücü usulüyle başlardı. Genellikle bir tanıdık, komşu ya da akraba aracılığıyla gençler hakkında bilgi alınır, uygun bulunursa aileler tanışırdı. Bu dönemlerde kız isteme, “Allah’ın emri, Peygamberin kavliyle...” diye başlayan ciddi bir merasimdi.

Gelin adayının eli öpülmez, başı eğilirdi. Bu, terbiyenin bir göstergesiydi.

Balıkesir’de Eski Zaman Aşkları: Nişanlılık Böyle Yaşanırdı - 2. resim
2 Mart 1969 / Sevim Savun - (fotoğraf: Altuğ Oymak arşivi)

Nişan Süreci ve Sade Törenler

Kız isteme kabul edilirse, ardından nişan günü belirlenirdi. Nişanlar genellikle evde yapılır, sade ama kalabalık olurdu. Yüzükleri çoğu zaman aile büyükleri takardı (özellikle dede, dayı ya da amca gibi hane büyüğü). Yüzükler takılırken kız tarafı bir tepsi içinde lokum, şeker ve kahve sunardı.

Bazı köylerde bu törene “söz kesme” veya “şerbet içme” de denirdi.

Nişan Hediyeleri ve "Sandık"

O yıllarda nişanlı çiftlere verilen hediyeler de bugünkü gibi pahalı mücevherler değil, daha çok geleneksel giyim eşyaları, ayakkabı, başörtüsü, kumaş gibi malzemelerdi. Erkek tarafı kıza bir “nişan bohçası”, kız tarafı da erkeğe “damat bohçası” hazırlar, içine iç çamaşırından tıraş takımlarına kadar özenle hediyeler konurdu.

Kızın çeyiz sandığı, nişandan itibaren işlemeye başlanır, el emeği göz nuru danteller, yazmalar, yastıklar hazırlanırdı.

Balıkesir’de Eski Zaman Aşkları: Nişanlılık Böyle Yaşanırdı - 4. resim
(fotoğraf: Mehmet Altıntaş arşivi)

Nişanlılıkta Görüşme Kültürü

Nişanlı çiftler öyle kolay kolay baş başa kalmazdı. Görüşmeler çoğu zaman aile evinde, çoğu zaman da başlarında bir gözetmen (genellikle küçük kardeş ya da teyze) varken olurdu. El ele tutuşmak bile ayıplanırdı.

Hatta bazı bölgelerde nişanlı çiftler isimle değil, "bizim oğlan, bizim kız" şeklinde anılırdı.

Düğün Öncesi: Davul, Zurna ve Beklenen Gün

Nişanlılık süresi ortalama 6 ay – 1 yıl arasında sürerdi. Bu süreçte aileler arasındaki bağ güçlenir, komşulara ve mahalleye nişanlılık durumu ilan edilmiş olurdu.

Düğün öncesinde davul-zurna tutulur, köy yerinde çeyiz sergisi, kına gecesi, damat tıraşı gibi gelenekler hazırlanırdı.

Balıkesir’de Eski Zaman Aşkları: Nişanlılık Böyle Yaşanırdı - 6. resim
Özcan - Berat İbikoglu nişan töreni (fotoğraf:Özlem Ibikoglu Erdogan arşivi)
Kaynak: Haber Merkezi
balıkesir tarihi balıkesirde yaşam rehberi nişanlı