Yılanlı Tapınak Kepsut

Kepsut’un Akçakertil Mahallesi’nin kırsalında bulunan Kocain Mağarası, binlerce yıllık gizemi ve ulaşılabilir noktalarının güzelliği ile dikkat çekiyor. Mağaranın meydanındaki tapınak görünümlü taht ise tek kelimeyle baş yapıt.

Zifiri karanlık, kafatası, kaburga kemiği, dişler, tarihten günümüze kalmış izler, mağaradan akan suların binlerce yıldan sonra oluşturduğu inanılmaz güzellikteki desenler, kobra yılanı şeklini almış devasa kaya ve hemen karşısında mağara içerisinde ki meydanın tam karşısında resmen tapınak tahtını oluşturmuş kayalık. Neresine baksan etkileneceğin ve bir o kadar ürpereceğin bir bilinmezlik var bu mağarada. Oldukça geniş bir girişi bulunan Kocain Mağara’sının derinliklerine girdiğinizde görünen manzara korkutucu olduğu kadar, gerçekten son derece büyüleyici. Nereden baksanız Kepsut ilçe merkezinde yaşayan insanların yarısını içerisine barındıracak kadar büyük. Hatta gidip görme şansı bulamadığımız uç kısmını da işin içine katarsak belki Kepsutlular’ı içerisine alabilir.

AKÇAKERTİL’DEN MAĞARA’YA

Akçakertil Kepsut’a 25 kilometre mesafede dağlık alandaki bir mahalle. Buradan mağaraya olan yolculuk ise önce traktörle 20 dakikalık bir mesafe. Sonrasında yürüyüş mesafesinde yaklaşık 1 saat, oldukça engebeli dağlık arazide mağaraya uzanan bir patika yol var. Mahallenin kırsalında, dağlık arazideki bu yol tamamen eğimli iniş. Mağara ziyaretinden dönüş ise bir o kadar yokuş ve oldukça yorucu. Balıkesir’den gidildiğinde hemen hemen tüm günü alacak bu macera yolculuğu için yanınızda mutlaka su, ekmek-peynir tarzı yiyecek veya bisküvi olmalı. Kıyafet konusu da önemli, çünkü patika yollarda kesinlikle rahat ayakkabı ve giysiler olmalı.

Muhtar Hasan Çoban’ın rehberlik ettiği mağara yolculuğunda, Akçakertil’den Kocain mağarasına bir buçuk saatlik uğraşın ardından ulaştık. Mağaranın girişi iki kamyonun rahatça geçebileceği büyüklükte. Hemen önündeki parça taş kümeleri, tarih öncesinde mağaranın kapısına yapılmış bir duvar olduğu hissini uyandırıyor. Ayrıca deniz kenarını andıran kumdan daha küçük ufalanmış ve toz halini almış bir kısım söz konusu. Yaklaşık 100 metrelik bu giriş bölümü ışığı rahat gördüğü için aydınlık. Fakat bu bölümün ardından mağara hafif sol yaparak içeriye doğru ilerliyor ki, esas ürkütücü ama bir o kadar dikkat çeken yerlerde işte buraları.

BİLİNMEZLİĞE YOLCULUK

Karanlığın hakim olduğu bu kısımda nemin arttığını ve sıcaklığın düştüğünü hissetmek mümkün. Ayrıca bu tür mağaralarda görülmesi mümkün sarkıt, dikit ve sütunlarda yavaş yavaş karşınıza çıkmaya başlıyor. Duvarlarında yada sonradan oluşan yerlerde gördüğünüz oluşumları hayal gücünüze göre herhangi bir canlıya ve şekle benzetmek mümkün. Kocain’de bu anlamda hemen dikkat çeken iki şekil var ve sanırım gören herkesin aynı teşhisi koyacağı şekillerden birisi kobra yılanını andıran yerdeki büyük kaya ile bunun tam karşısında yer alan, tapınak görüntüsündeki duvar işlemesi. Tapınak öylesine etkileyici ki, kendinizi bir anda tarih yolculuğunda hissetmeniz mümkün. Hatta çıkıp oturulacak iki farklı koltuğu ve bunun yanında karşınızda toplanan kitlenize hitap edebileceğiniz bir kulübeciği bile var. Kocain’in ulaşılabilir bölümü bundan ibaret ve ışığın kaybolduğu giriş kapısından itibaren yaklaşık 500 metre bir derinlikte. Bunun ilerisi çok tehlikeli ve bilinmezlerle dolu. Bu yüzden kesinlikle profesyonellerin inceleme yapmasına muhtaç bir bölüm.

GÖRÜLMEYE DEĞER

Mağaranın düz ilerleme yolu dışında sağa sola kıvrılan küçük odacıkların yanısıra, eğilip sürünerek girilebilecek farklı oluşumlarda mevcut. Tabi buralarda kuru kafa yada insan ve hayvan iskeletlerinin çeşitli kemiklerine rastlamak ta mümkün. Tüm bu alanları daha iyi görmek ama daha önemlisi güvenli yürüyüş yapabilmek için kesinlikle güçlü ışık ihtiyacı var. Ayrıca oldukça büyük ve gizemli bu tür mağaralara 5-6 kişiden oluşan ekiple girmenin de daha güvenli olacağını söylemek mümkün. Biz MERHABA ekibi olarak üç kişiydik ama beraberimizde, Kepsut Belediyesi’nden Muzaffer Karakoyun dahil 3 arkadaşımız ve daha önemlisi Keşfedilmeyenler ismiyle onlarca mağarada araştırma yapan profesyoneller bizimleydi. Bu kalabalığın verdiği özgüvenle Kocain Mağarası’nın içerisini yaklaşık 2 saat inceleme şansımız oldu. Özetle, Kepsut Akçakertil’deki Kocain Mağarası, ulaşımı zor, içerisi ürkütücü ama bir o kadarda muhteşem manzarasıyla gerçekten görülmeye değer bir yer.

İsmail Koca