ALLAH AŞKINA BU NASIL VİZYONDUR?

Daha önce gazetemizin manşetinden deprem gerçeğimiz ve buna dair hiçbir şeyin yapılmadığına işaret etmek için ‘PEKİ YA BALIKESİR NE OLACAK’ diye haber yaptık.

Bu haberi hazırlarken hem kurumsal, hem de akademik odalar nezdinde araştırmalarda bulunduk. Bu araştırmalar Marmara depreminin bölgemizde de ciddiye alınması gerektiği ve özellikle 2010 yılında deprembilimciler tarafından keşfedilen Gökçeyazı-Balıkesir fayının ilimiz için yarattığı riskli sonuçlara götürdü bizi. Bu riskin boyut olarak ne kadar yüksek değer taşıdığını görmek istiyorsanız, Balıkesir Mimarlar Odası Başkanı M. Ali Özerk ve Jeoloji Mühendisleri Odası Balıkesir İl Temsilcisi Yardımcısı Aysun Akman ile gerçekleştirdiğimiz gazetemerhaba.com adresli resmi sitemizde yayınlanan röportajı izleyebilirsiniz.

Özellikle Jeoloji Mühendisi Aysun Akman’ın röportajda paylaştığı Olası bir Marmara Depremi, ya da bölgemizde büyük bir tehlike oluşturan Havran-Balıkesir Fay zonu ile ilgili olarak, devletin resmi kurumları tarafından kabul görmüş bilgileri adeta bir tokat gibi çarpıcıydı. Bana göre bu riski bir balyoz haline getiren asıl faktör ise Kentsel Dönüşüm Stratejisini yok sayan Büyükşehir Belediyesinin ‘Deprem Öldürmez Bina öldürür’ gerçeğine karşı gösterdiği duyarsızlığı net bir şekilde sergilemesi oldu.

Öyle ya, Balıkesir’de yaşayan insanların yaşamını yapılacak hizmetler ile daha da iyileştirme adına birbiri ardına stratejik toplantılar düzenlendiğini (belediye çalışanlarınca servis edilen) görüntülerden biliyoruz. Belediye tarafından ‘Vizyoner Başkan’ başlıkları ile basına bu toplantılardan görüntüler servis ettiren Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz, her nasıl olmuşsa direkt insan hayatını tehdit eden deprem ile ilgili ‘Kentsel Dönüşüm Strateji Planını‘ unutmuş.

İster istemez soruyor insan ALLAH AŞKINA BU NASIL VİZYONDUR?

Açıkçası bu konuda Yılmaz’ın bende büyük bir hayal kırıklığı yarattığını söyleyebilirim.

Konu insan hayatını tehdit eden Depremsellik gibi devasa bir konu olmazsa hadi neyse deyip hoş göreceğim belki.

Konu, seçilmesi için canla başla çalışan İl ve İlçe nezdindeki teşkilat mensuplarına hala samimi bir teşekkürü dahi çok görüp, “önünüze not kağıtları kondu ne istiyorsanız buraya yazın (bana ulaşamazsınız mesafesi)” olsa şimdi bunu yazsak fitne-fesat derler deyip gene görmezden geleceğim.

Konu Cumhurbaşkanımız R. Tayyip Erdoğan’ın sakın yapmayın dediği bazı şeylerin yapılmasını eleştirdiğimizde yazdıklarımızın sonucunda her nasılsa Arsız ve Edepsiz bazı şahısların Sosyal Medya üzerinden ettikleri hakaretlerle ilgili olsa, kem söz sahibine layıktır düşüncesi ile hukuki hakkımızı kullandığımız için onu da görmezden geleceğim.

Başkan Yılmaz’ın ‘elit görülme’ konusunda ki şiddetli isteğini bir nebze anlayabilirim belki, ama bu istek bile yaşam söz konusunda olduğunda bir anlam kazanmıyor.

Bu nedenle bu köşeden Başkan Yılmaz’a naçizane bir tavsiyede bulunmak istiyorum. Başkan İlla elit görünmek istiyorsa, depremde enkaz altında insan aramak yerine, Deprem öncesi “kentsel dönüşüm” ile depremi yenen Başkan olmak için çaba sarf etmeli.
Kalın sağlıcakla…