Covid 19’u Nasıl Atlattık?
Covid 19’u Nasıl Atlattık?
Her fani gibi sonunda Covid19 virüsü bizim de kapımızı çaldı. Geçtiğimiz ay eşimde görülen halsizlik, şiddetli baş ağrısı ve kesik kesik öksürük belirtileri sonrasında vakit geçirmeden hemen test yaptırdık. Sonuç beklediğimiz gibi pozitifti anacak işin kötüsü virüsün Delta varyantı olmasıydı. Bulaşıcılığı en yüksek ve kolay bir varyant olan bu virüsün aynı evde yaşadığımız diğer aile fertlerine bulaşmaması imkansızdı. Ertesi gün vakit kaybetmeden ben ve çocuklarım da test verdik. Sonuçta ben ve büyük kızım pozitif, küçük kız ve oğlum ise negatif çıktı. Durumun ciddiyetinin farkındaydım. Hafife alınmaması gereken bir durum olduğunu biliyordum. Negatif çıkan aile fertlerini evden izole ederek kendimizi karantinaya aldık.
Dünyadaki tüm deneyimler, pozitif test sonucu konmuş tüm hastaların yüzde 80’inin bu hastalığı hafif atlattığını gösteriyor. Şifalı bitkiler kullanan, dağlarda ormanlarda dolaşan, hiçbir kronik hastalığı olmayan biri olarak tedbiri elden bırakmadım sebepler dairesinde şifalı bitkilere ek olarak tıbben ne gerekiyorsa onları da yaptım.
İlk 5 gün bende ve kızımda çok ciddi belirtiler olmadı. İlerleyen günlerde bacaklarımda kas ağrıları başladı. Bu ağrı öyle rutin grip hastalığına hiç benzemiyordu. Özellikle akşam ve gece saatlerinde zaman zaman ateşlenme ile birlikte kas ve eklem ağrılarında artış yaşadım. Çok şükür kızım ve ben hastalığı hafif geçirenlerden olduk, eşim ise bu süreci biraz daha ağır olmakla birlikte ailecek hastalığı evde sağ salim geçirdik. Rabbim bir daha bulaştırmasın.
Bu süreçte doktorların önerdiği tıbbı tedavilerle birlikte bağışıklık sistemimizi güçlendirici şifalı bitkileri de destekleyici olarak kullandık. Ev ortamında hijyene ve maske takmaya dikkat ettik. Kimyasal ilaç olarak neler kullandık? Kanı sulandırmak amaçlı olarak; Coraspirin, ateş ve ağrılar için Parol ve D vitamini takviyesi aldık.
Peki bu süreçte ne gibi şifalı bitkiler kullandık?
Aile fertleri olarak herhangi bir kronik hastalığımız olmadığı için, günde 3 bardak zeytin yaprağı çayı içmeye dikkat ettik. Ayrıca günde 1 tane zeytin yaprağını ağzımızda çiğneyerek o acı suyunu yuttuk. Selenyum bakımından zengin olan sarımsak korona tedavisinde çok etkili olması nedeniyle bu süreçte bol çiğ sarımsak yedik. Bol su ile birlikte C vitamini için limon gibi meyveler aldık. Günde bir çay kaşığı çörek otunu bal ile tükettik. Benzer şekilde bir çay kaşığı polen ve bal kullandık.
Hastalık süresince nefes alma probleminiz olmadığı için evde sıcak suya bir tutam kekik ya da 3-4 damla kekik yağı damlatarak ev ortamının havasını da mikroplara karşı korumaya çalıştık. Bazen bu suya 3-4 damla da lavanta yağı damlattık. Bu kekikli lavantalı suyun buharını soluyarak uçucu yağından faydalanmaya çalıştık. Ayrıca gün içerisinde 2-3 bardak limonlu kekik çayı tükettik. Son olarak çin tıbbında ve batıda birçok bitkisel ilaçta kullanılan ve antiviral ve balgam söktürücü etkisi olan meyan balını günde 3 kez ağızda pastil gibi emerek kullandık.
Bu arada virüs kaynaklı sırt ağrısı için adaçayı yağı, lavanta yağı ve ardıç yağının da oldukça rahatlatıcı olduğunu hatırlatmak isterim.
Netice olarak, “Modern tıbba inanalım ama geleneksel tıbbı da pas geçmeyelim. Unutmayalım ki doğru, doğal ve sağlıklı şeyler yiyip içmek ve bu süreçte şifalı otlar kullanmak virüse karşı bağışıklık sistemimizi daha güçlü yapacaktır. Ama unutmayalım ki vücudumuzun bağışıklık sistemini güçlü tutmak kadar moral de önemli. Şifa Allah’tan, bu salgın sürecinde inancımızı ve umudumuzu yüksek tutmamız gerekiyor. Rabbim en kısa zamanda bu bela ve musibetten bizleri kurtarsın. Hastalarımıza şifalar versin. Sağlıcakla kalın.
