Balıkesir OSB: Üretimin Kalbinde Bir Dönüşüm Hikâyesi

Balıkesir OSB: Üretimin Kalbinde Bir Dönüşüm Hikâyesi

Balıkesir’in büyüme serüveninde kilit rol oynayan yapılardan biri de hiç şüphesiz Balıkesir Organize Sanayi Bölgesi’dir. Bugün 160 üretici firmaya ev sahipliği yapan OSB, yalnızca Balıkesir’in değil, aynı zamanda Türkiye’nin de üretim damarlarından biri haline gelmiş durumda. Ancak bu başarı hikâyesi, bugünden ibaret değil; geçmişin çetin mücadeleleriyle örülü, köklü bir dönüşüm hikâyesi.

1977 yılında temelleri atılan Balıkesir OSB, uzun süre sessiz kaldı. 1992 yılına kadar elle tutulur bir faaliyet yapılamadı. Ta ki dönemin Devlet Bakanı Ekrem Ceyhun’un girişimleriyle Avrupa İskân Fonu’ndan alınan 6.9 milyon dolarlık kaynakla altyapı çalışmaları tamamlanana kadar. İşte o noktada OSB, Balıkesir’in kaderinde bir kırılma noktasına dönüştü.

Ancak her dönüşüm sancılıdır. 1999-2002 yılları arasında yaşanan siyasi istikrarsızlıklar, DSP-MHP-ANAP koalisyon döneminde OSB’ye dair gündeme gelen yolsuzluk iddiaları, sanayi alanındaki güveni zedeledi. O dönem Sanayi Bakanlığı görevini yürüten Kenan Tanrıkulu’nun döneminde Balıkesir OSB, deyim yerindeyse sıkıntılı bir virajdan geçti.

AK Parti’nin iktidara gelişiyle birlikte ise, dönemin Sanayi Bakanı Ali Coşkun ve Balıkesir Sanayi Odası Başkanı Rona Yırcalı’nın devreye girmesiyle yeniden yapılandırma süreci başladı. OSB, zamanla sadece üretim yapılan bir alan değil, aynı zamanda güvenin, yatırımın ve iş birliğinin sembolü haline geldi.

Bugün, OSB’de yıllık ihracat rakamı 1 milyar 100 milyon doları aşıyor. Bu, Balıkesir’in ihracatının yaklaşık Türkiye genelinin 344’te biri kadar bir paya denk geliyor. Belki oran küçük gibi görünebilir, ama bu rakamın ardında istihdam, alın teri ve bir şehrin ekonomik nabzı atıyor.

Geçtiğimiz günlerde düzenlenen Müteşebbis Heyeti Toplantısı, bu dönüşümün sürdürülebilirlik boyutunu da ortaya koydu. Toplantıya Vali Sayın İsmail Ustaoğlu’nun başkanlık etmesi, Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın’ın da katılım göstermesi, OSB’nin yalnızca bir üretim alanı değil; aynı zamanda ortak akıl ve yerel güç birliğinin mekânı olduğunu da gösteriyor.

Ahmet Akın’ın sözleri oldukça anlamlıydı:

“Şehrimizin üretim gücünü artırmak, istihdamı desteklemek ve sanayi altyapımızı daha da güçlendirmek için iş birliği içinde çalışmaya devam edeceğiz.”
Bu sözler, sadece bir temenni değil; Balıkesir’in üretim vizyonunun bir özetidir aslında.

Sanayi, sadece makinelerin çalıştığı, bacaların duman tüttürdüğü alanlar değildir. O alanlarda bir şehir kendini yeniden inşa eder, büyür, geleceğini şekillendirir. Balıkesir OSB de bugün bu potansiyele sahip bir yapıdır.

Bu potansiyeli daha da büyütmek için geçmişin hatalarından ders alıp bugünün vizyonuyla ilerlemeliyiz. Sanayide sürdürülebilirlik, sadece enerji ya da çevreyle değil; şeffaf yönetim, iş birliği kültürü ve akılcı yatırımla da mümkündür.

Balıkesir OSB’nin hikâyesi, tam da bu çizgide ilerleyen bir kalkınma öyküsüdür.
Ve bu öykü, henüz tamamlanmadı…

Anlık haberler için X'ten takip etmeyi unutmayın.

Bilim Kafe’ye Neden Sahip Çıkamadık?Gündem