Prof. Dr. Fatih Satıl

Prof. Dr. Fatih Satıl

Alper Gezeravcı’nın Uzay İstasyonunda Yaptığı CRISPR Deneyi

Cumhuriyet’in 100’üncü yılında gerçekleştirilecek uzay yolculuğunda, uzay yolcusu Alper Gezeravcı, üniversite ve araştırma kurumları tarafından hazırlanan 13 farklı deney gerçekleştirildi. Bu deneylerden birinde uzay ortamında bitkilere genetik müdahale yapılarak bu müdahalenin verime etkisini gözlemlemek. Yani bu deney aslında uzayda tarım çalışmalarına yön verecek önemli bir deney.

Türkiye Uzay Ajansı (TUA) ve TÜBİTAK Uzay Teknolojileri Araştırma Enstitüsü tarafından belirlenen bu deneyin tam adı “Mikro Yer Çekimi Altında Bitkilerde CRISPR Gen Düzenleme Verimliliğinin Araştırılması”.

CRISPR’i basitçe tanımlamak istersek; bilim insanlarının canlıların DNA’larında hedefli ve hassas değişiklikler yapmasına imkân sağlayan bir gen düzenleme yöntemi olarak tanımlayabiliriz. Bu çalışma ile gelecekte gıda kaynağı olabilecek bitkilerle uzay ortamında yapay bir ekosistem oluşturulması ve bu ekosistem içinde oksijen kaynağı sağlaması amaçlanmaktadır. Bu nedenle geleceğin Mars kolonilerinin konuşulduğu günümüzde özellikle uzun süreli uzay görevlerinde hem astronotları destekleyecek bir ekosistem oluşturabilmek hem de oluşturulacak ekosistemde bu bitkilerin sağlığı için çalışma büyük önem taşıyor.

Yazının Devamı

SENTETİK BİYOLOJİ

Sentetik biyolojinin genel olarak kabul edilen bir tanımı olmamasına rağmen, mühendislik ilkelerini biyolojiye uygulayan disiplinler arası bir alan olarak bilinir. Basitçe söylemek gerekirse, sentetik biyoloji; çeşitli problemleri çözmek için yeryüzünde yaratılan canlı organizmalara mühendislik prensiplerini uygulayan disiplinler arası bir alandır diyebiliriz.

Etrafımıza şöyle baktığımızda insan yapısı çeşit çeşit arabalar, bilgisayarlar, asansörler ve elektrikli süpürgeler gibi farklı makinalar görürüz. Ama şunu da unutmayalım ki Dünya’da sadece insan yapısı makineler yoktur. Aslında göz ardı ettiğimiz ve etrafımızda olan ancak farkına bile varmadığımız sayısız ve karmaşık birçok makine bulunmaktadır. Bu makinalar yeryüzünde yaratılmış olan muhteşem canlı organizmalar. İşte sentetik biyoloji de doğada var edilmiş olan bu organizmaları yeni yeteneklere sahip olacak şekilde tasarlayarak yararlı amaçlar için kullanan sentetik biyoloji; dünyanın dört bir yanında tıp, endüstri ve tarım başta olmak üzere pek çok alanda sorunları çözmek için bu canlılardan yararlanarak uyarlamalar ve geliştirmeler yapmaktadır. Yani sentetik biyoloji; hayatı, faydalı amaçları olan biyolojik sistemler oluşturmak için bir araç olarak kullanır.

Yazının Devamı

Yeryüzünün Görünmeyen Mücevherleri

Yeryüzünün Görünmeyen Mücevherleri: DİYATOMELER

Denizden alınan bir damla su bir mikroskop altında incelenecek olursa görüntü alanında çeşit çeşit, renk renk, desen desen mikro boyutlarda cam görünümlü mücevherimsi canlılar dikkatimizi çekecektir. Diyatome denilen bu canlılar aslında mikroskobik alglerdir. Ortalama 10-60 mikron büyüklüğünde olan bu minik canlılardan 1 cm3 deniz suyunda, yaklaşık 10 bin tane bulunur. Aslında bu mikro canlılar sadece deniz suyunda değil ışık, su, karbondioksit ve gerekli besinlerin olduğu her yerde bulunabilirler.

Yazının Devamı

SALEP

Soğuk Kış Günlerinin Vazgeçilmez İçeceği: SALEP

Aromasıyla insanı kendine cezbeden salep, içildiğinde vücut ısısını artırması ve hoş kokusu ile soğuk kış günlerinin vazgeçilmez içeceklerindendir. Salep, orkide ailesinin türlerinin yumrularından elde edilen bir tozdur.

Yazının Devamı

Bin bir Derde Deva Reyhan

Bin bir Derde Deva Reyhan

Anavatanı Hindistan olan reyhan, yaklaşık 2500 yıldan beri Ortadoğu ve Akdeniz havzasında tıbbi amaçlarla kullanıla gelmiştir şifalı bir bitkidir.

Acımsı, keskin ancak çok hoş kokusu ve rengi ile iyi bir antosiyanin kaynağı olan reyhanın yalnızca gıda olarak değil, aynı zamanda kozmetik ve tıbbi açıdan da önemli bir bitkidir.

Yazının Devamı

Doğal Ağrı Kesici Bitkiler

Doğal Ağrı Kesici Bitkiler

Bazı bitki ve meyveler binlerce yıldır doğal ağrı kesici olarak kullanılıyor. Hayatlarının belli dönemlerinde çeşitli ağrı şikayetleri nedeniyle yaşam kalitesi düşen çok sayıda kişi, ilaçların yerine daha az yan etkisi olduğunu düşündüğü doğal ağrı kesicileri tercih ediyor. Vücudu gevşeterek bazı ağrıları hafifleten bu bitki ve meyveleri tüketirken aşırıya kaçılmaması gerekiyor.

Yazının Devamı

Sürdürülebilir Tarımın Şifreleri: KURDA, KUŞA, AŞA…

Sürdürülebilir Tarımın Şifreleri: KURDA, KUŞA, AŞA…

Anadolu insanı ekim ayında tohumları elleriyle tarlaya fırlatırken kullandığı “Kurda, kuşa, aşa…” lafı tarlaya düşen her bir tohumun yalnızca insan için olmadığını çok net bir şekilde ifade ediyor.

Anadolu insanının tohum serperken söylediği bu üç kelime, belki de sürdürülebilirliğin en eski tanımlarından biridir. Kadim Anadolu kültürü bu üç kelime ile yeryüzündeki yaşamın ve doğal dengenin formülünü vermiş bize. Yani ekilen tohumların birini kendi rızkı için ikisini de yeryüzünü paylaştığı canlılar için pay etmenin adıdır bu nakarat. Eskiler işte böyle aşını bölüşürlerdi; zira her şey paylaşınca güzeldi. Kurda, kuşa, aşa derken boş laflar değildi bunlar. Tohumlar dört bir yana saçılacak, kurdu kuşu nasiplenecek, kalanı da sofralarda aş olacaktı.

Yazının Devamı

Boyacı Bitkiler

Bitkiler, bünyeleri için gerekli olan mineral ve besin maddelerini topraktan kolaylıkla alabilecekleri sistemlerle donatılmıştır. Bu alınan elementlerin topraktan alındıktan sonra bir takım biyokimyasal değişimlerden sonra bitkide gerekli olduğu yerlerde ve fonksiyonlarda kullanılır. Bu maddelerin kimisi bitkiyi soğuktan korur, kimisi bitkinin daha sert ve dayanıklı olmasına yarar; kimisi de yara ve hastalıklarına ilaç olur. Tabi bu maddeler sadece bitkiler için mi faydalı? Elbette ki hayır. Bitki içinde üretilen bu maddelerin bazıları da biz insanlar kullanalım diye sayısız faydalar için depolanmıştır. İşte depolanan bu faydalı maddelerden biri de doğal boyar maddelerdir. Bitkilerin çoğu az ya da çok oranda boyarmadde içerir.

Renk maddelerince zengin olan ve bu nedenle doğal boyamacılıkta kullanılan bitkilere «boya bitkileri» adı verilir. Gerçekte her bitkinin kök, sap, kabuk, yaprak, çiçek ve meyve gibi organları potansiyel doğal boyarmadde kaynağıdır. Bu tür bitkiler geçmiş yüzyıllarda da boya amaçlı özel olarak yetiştirilmiş ve ülkeler arasında önemli bir alışveriş metaryeli olmuştur.

Yazının Devamı

Kur’an’da Neden Zeytin Üzerine Yemin Ediliyor?

Zeytin, tarihin her döneminde meyvesi, yağı ve çekirdeği de dahil şifa kaynağı olarak görülmüş ve özellikle zeytin yetiştiriciliğinin olduğu bölgelerde halk tıbbı pratiklerinde kullanılmıştır.

İslam inancına göre de zeytin, Allah’ın üzerine yemin ettiği meyvelerden biridir ve Kur’an-ı Kerim’de altı kez zikredilmektedir. Yüce kitabımızda “mubareketin zeytunetin” ifadesiyle zeytinden “bereketli, kutlu, uğurlu, sayısız yarar sağlayan” anlamlarına gelen mübarek bir ağaç olarak bahsedilmekte ve zeytinyağına da dikkat çekilmektedir. Başka bir ayette ise zeytin meyvesinin değerli bir katık olduğundan söz edilmektedir: “Tûr-ı Sinâ’da yetişen bir ağaç da meydana getirdik ki, bu ağaç hem yağ hem de yiyenlerin ekmeğine katık edecekleri (zeytin) verir.” (Mu’minin 20).

Yazının Devamı

Kış Aylarının Vazgeçilmezi Ihlamurun Bilmediğimiz Kullanım Alanları

Latince adının Yunanca “tilos-lif” kelimesinden geldiği düşünülen ıhlamur için Heredot bazı uygarlıkların dini törenlerinde kullanıldığına dair bilgiler aktarmıştır. Slavlar ve Germenler için de ıhlamur ağacı kutsal sayılan ağaçlardan biridir. Hatta çocuğu dünyaya gelenler kısmeti açık olsun diye ıhlamur fidanı dikerlermiş. Almanların masal, hikâye ve mitlerinde ıhlamur ağacına geniş yer verilmiştir.

Orta Avrupa’da birçok köyün merkezinde ıhlamur ağacı vardır. Bu ıhlamur ağaçları insanların buluşma noktası olduğu gibi aynı zamanda haberleşmenin ve alışverişin de merkeziydi. Festivaller mutlaka ıhlamur ağacının altında düzenlenirdi. Orta Avrupa tarihinde ise ıhlamur ağacı ‘mahkeme ağacı’ olarak bilinmekteydi. Bu ağaç genelde tek başına köy meydanlarına dikilirmiş, heybetli gölgesinde köy mahkemeleri kurularak yerel duruşmalar orada görülürmüş.

Yazının Devamı

Kadim İnsanlık Tarihinde Zeytin ve Zeytinyağının Kullanım Alanları

O dönemden beri zeytin ve ürünleri; yemeklerde, törenlerde, yakmak için lambalarda, saçın parlatılmasında ya da vücudun ovulmasında olduğu gibi birçok kullanım alanının varlığı bilinmektedir.

Yapılan arkeolojik araştırmalar ve elde edilen arkeolojik bulgular ışığında zeytin ve zeytinyağından önemli bir besin maddesi olmasının yanı sıra tıpta ilaç üretiminde, kozmetik ve aydınlatma amaçlı olarak da yararlanılmıştır.

Zeytin ve zeytinyağı Antik çağ Yunan ve Roma uygarlıklarının yemek kültüründe çok önemli bir yer teşkil etmekteydi. Zeytinin meyve olarak tüketimi içerdiği glikozit sebebiyle tuzlama yapmayı gerektirdiği için salamura yapılan zeytin antik mutfak için çok önemli bir besindi.

Yazının Devamı

Sivil Toplum Örgütlerinin Dijital Kapasitelerinin Geliştirilmesi

Endüstri 4.0 ve Toplum 5.0 ile tüm dünyada hızlı bir dijital dönüşüm başladı. Bu gelişmeye paralel olarak dijitalleşme konusu ulusal ve uluslararası politika ve hedefleri arasına alındı. İşte tam da bu kapsamda tüm kurumlar gibi sosyal politikanın önemli bir aktörü olan sivil toplum kuruluşlarının da bu dijital dönüşüme ayak uydurması bekleniyor.

Sivil Toplum Kuruluşlarımız (STK) hayatın her alanında önemli projeler ürettikleri gibi kentlere sosyo-kültürel alanlarda katkılar sağlıyor. İşte sivil toplum kuruluşlarının bu çalışmalarını topluma anlatabilmeleri için sosyal medyaya ihtiyacı var. Ancak yapılan araştırma sonuçlarına göre; sosyal medya kullanımı açısından STK’ların neredeyse yarısının sosyal medya hesabı olmadığı görülmüştür. Diğer taraftan sosyal medya hesabına sahip olan STK’ların ise yarısından fazlasının paylaşımlarını doğru sıklıklarla yapmadığı da ayrı bir gerçektir.

Yazının Devamı

Mitolojiden Sofralara Defne Yaprağı

Mitolojik öykülere konu olmuş defne ağacı ve yaprağı çok eski çağlardan beri çeşitli sebeplerle değer verilmiş, eşsiz bir bitkidir. Defne, mitolojide hem barışın hem de zaferin simgesi olarak kullanılır. Eski olimpiyatlarda kazananların ve kralların başına defneli taç takılması da zaferin simgesi olduğunun örnekleridir.

Defne Yunan mitolojisinde Apollon’un da simgesidir. Efsaneye göre Apollon, Dafni’ye adındaki bir kızı karşılıksız sever. Ancak Dafni, Apollon’dan kaçar. Tam yakalanacağı sırada Peneus Dafni’yi ağaca dönüştürür. Apollon ağacı sahiplenerek galibiyetin ve erdemin simgesi haline getirir. Bu yüzden Antik Yunan ve Roma’da zafer kazananlara ve şairlere defne yapraklarından yapılan çelenkler verilirdi.

Defne yaprağının görüntüsü kadar tadı ve kokusu da etkileyici güzelliktedir. Bu ağacın yaprakları değişik aroması ve kokusuyla yemeklere ayrı bir lezzet katar. Hemen her türlü et yemeğini aromasıyla zenginleştirdiği gibi her çeşit çorbada ve domatesli yemeklerde tadını sergiler.

Yazının Devamı

Atayurt Özbekistan İzlenimleri

Geçtiğimiz haftalarda Balıkesir Üniversitesi ve Özbekistan Gülistan Üniversitesi arasındaki uluslararası akademik iş birliği protokolü kapsamında Özbekistan’ın Gülistan Devlet Üniversitesinde “Yenilikçi Fikirler Haftası” (InnoWeek.uz-2023) etkinliklerine katılarak “Bilimsel inovasyon projeleri ve Özbekistan ile iş birliklerimiz” başlıklı bir sunum gerçekleştirdim. Akademik programlar arasında Özbekistan’ın tarihi mekanlarını ziyaret etme fırsatı da yakaladım.

Özbekistan, Asya’nın ortasında Türkiye’nin yarısından biraz büyük, zengin bir tarihe ve doğal kaynaklara sahip bir ülke. Halkı çalışkan ve yetenekli. Birçok ürünü kendisi üretiyor. Özbekistan’ın hemen hemen her bölgesinde yoğun tarımsal ve hayvancılık faaliyetlerini görmek mümkün. Ürünler arasında pamuk üretimi önemli. Et ve sebzeler olmak üzere birçok ürünün fiyatı Türkiye’den daha ucuz.

Yazının Devamı

Evrim ve Tesadüfü Savunanlar Yöntem mi Değiştirdi?

Tesadüf, etimolojik tanımıyla birbiriyle ilişkisiz, aralarında bir bağ bulunmayan veya tanımlanamayan olayların genellikle eş zamanlı olarak ortaya çıkması, oluşması, meydana gelmesi demektir. Google, “tesadüf” sözcüğünü “birbiriyle ilişkili olduğu belli olmayan olaylar veya durumların sıra dışı bir şekilde bir arada meydana gelmesi” olarak tanımlamaktadır. Merriam-Webster sözlüğü de tesadüfü, “planlanmamış ya da beklenmedik olayların bir arada meydana gelmesi” olarak tanımlamaktadır.

Evrim görüşünü savunanlar yıllardır yeryüzünde hayatın tesadüfen kendi kendine ortaya çıktığını savunup dururlardı. Ama son yıllarda ne hikmetse evrimcilerin söylemlerinde değişiklikler olmaya başladı. Artık evrende tesadüf yok diyorlar hatta da ileri gidip “Evrim Kuramı, hiçbir zaman kompleks bir canlının, daha basit olan parçaların tesadüfi bir birleşimi sonucunda oluştuğunu iddia etmemiştir, iddia etmemektedir ve iddia etmeyecektir!” diye de oldukça iddialı cümleler kuruyorlar. Sanki yıllardır ısrarla “tesadüf” kelimesini dillerine dolayan kendileri değilmiş gibi aklımızla alay ediyorlar.

Anlaşılan o ki evrim görüşünü savunanlar evrendeki muhteşem düzeni ve programı gördükçe onlar da evrende hiçbir yerde tesadüfe tesadüf edilemeyeceğini anlamışlar ya da böyle bir iddiada bulunmanın akıl dışı olduğunu görmüşler.

Yazının Devamı

BAÜN Botanik Bahçesi Hayali Gerçekleşiyor

Ancak, profesyonel manada gerçek botanik bahçelerinin üniversiteler tarafından kurulan bahçeler olduğu da bir gerçektir. Ülkemizde; İstanbul Üniversitesi, Ege Üniversitesi, Anadolu Üniversitesi, Çukurova Üniversitesi küçük alanlarda hizmet veren botanik bahçeleridir. Bununla birlikte, Süleyman Demirel, Akdeniz, Harran, Van Yüzüncü Yıl ve Atatürk Üniversitelerindeki botanik bahçeleri de kısmen hayata geçirilebilmiştir.

Balıkesir’in iklim kuşağı, arazi yapısı ve mevcut bitki örtüsü bir botanik bahçesi için son derece uygundur. Yaşayan bir kampus alanı hedeflenen üniversitemizde gerek üniversite personelinin gerekse öğrencilerimizin zaman geçirebileceği rekreaktif alanlar maalesef yok denecek kadar azdır. Oysaki kampüs alanında, içerisinde göleti ve deresiyle birlikte değerlendirmeyi bekleyen geniş bir yeşil alanımız mevcuttur.

BAUN. Botanik Bahçesi için Çağış Yerleşkesinde 20 ha’lık bir alan ayrılmıştır. Hatta bu alanın GMKA’dan alınan proje desteği ile master planı, bitki yerleşim planı, alt yapı planları ile yönetim binasının projesi bile hazırlanmıştır. Hazırlanan bu projenin maliyeti oldukça yüksek olması nedeniyle projenin hemen hayata geçirilmesi elbette kolay olmayacaktır ve tek başına üniversitenin altından kalkacağı bir proje değildir. Bu konuda geniş kapsamlı bir iş birliğine ihtiyaç vardır. Bu projenin gerçekleşmesi; Üniversite, Yerel yönetimler, DSİ, Orman bölge müdürlüğü ve STK’larla hatta yurt içi ve dışı Botanik Bahçelerinin iş birliği ile mümkün olacaktır.

Yazının Devamı

BAÜN Kampüste Yürüyüş ve Bisiklet Yolları

Avrupa Hareketlilik Haftası; sürdürülebilir bir dünya ve yüksek yaşam kalitesi için hareketin, daha az enerji tüketiminin, temiz ve akıllı ulaşım biçimlerinin önemini vurguluyor.

Avrupa kıtasında hafta boyunca, yaklaşık 3.000 belde ve şehir, yerel paydaşlarla farkındalık artırma faaliyetleri ve etkinlikleri düzenleyerek aktif hareketlilik, toplu taşıma ve diğer temiz, akıllı ulaşım çözümleri lehine davranış değişikliğine teşvik ediyor.

Öğrencilerimizin bisiklet kullanımını teşvik etmek amacıyla Balıkesir Büyükşehir Belediyemizin destekleriyle BAÜN Kampüs içerisinde KYK yurdu ile fakülte ve kampüs giriş kapısına kadar bisiklet yolu düzenlendi. Hedefimiz bu bisiklet yolunu kampüsten şehre kadar uzatarak uzakları yakın etmek. Pek yakında bu bisiklet yolları, bisiklet ve skoter desteği ile daha aktif ve kullanılabilir hale getirilecek.

Yazının Devamı

Çocuklarda Zihin Sağlığı Üzerinde Ağaçların Etkisi

Kent hayatında yaşamaya alışan çocuklar, zamanla doğaya yabancılaşmaya başlıyor. Oysa doğayla iç içe olmak; gelişme çağındaki çocuklarda fiziksel ve ruhsal sağlığı olumlu yönde etkiliyor. Çocuklar çevreye, doğaya ve hayvanlara karşı daha duyarlı, daha bilinçli oluyor. Doğada hayvanları, bitkileri, dağları ve akarsuları gözlemleyen çocuklar neden-sonuç ilişkisi kurma konusunda daha başarılı oluyor, hayal gücü artıyor.

Yapılan bazı çalışmalarda, ormanlık alanların ve yeşil alanların çocukların zihinsel sağlığı üzerinde faydalı bir etkiye sahip olduğu ve bilişsel işlevi iyileştirdiği sonucuna varmışlardır. Şaşırtıcı bir şekilde, çayırlar, göller ve nehirler gibi doğal ortamlar, ormanlar kadar çocuğun bilişsel gelişimi üzerinde olumlu bir etkiye sahip değildir.

Londra Imperial College Çocuk Sağlığı ve Refahı Merkezi tarafından, yaşları 9 ile 15 arasında değişen 3 568 öğrenci üzerinde yapılan bir araştırmada, ağaçlarda daha fazla zaman geçiren çocuklarda bilişsel işlevler ve zihinsel sağlıklar bakımından bir iyileşme gözlemlenmiştir. Bilimsel bir dergide de yayınlanan bu çalışmanın sonuçlarına göre doğal çevrenin çocuklarda beynin istikrarlı gelişimi için önemli bir koruyucu faktör olduğu görülmüştür.

Yazının Devamı

Mevsim Geçişinde Bağışıklık Sistemini Destekleyen Bitkiler

Bu süreç iyi yönetilmediği takdirde, yorgunluk, uykusuzluk ya da bağışıklık sistemimizin zayıflamasıyla sonuçlanabilir. Bu nedenle de insanlar sonbahar ve ilkbahar aylarında hastalıklara daha kolay yakalanabilir. Mevsim geçişlerinde yaşanan nezle ve grip gibi hastalıkların riskini azaltan, bağışıklık sisteminizi koruyup güçlendirmek için tıbbi bitkilerden faydalanabiliriz. İşte bunlardan bazıları:

Zencefil: Bronşit, öksürük, astım, hazımsızlık ve ses kısıklığına şifalı özellikleri ile yardımcı olur. Bağışıklık sisteminin kuvvetlenmesine destek olan zencefil, C vitamini, magnezyum, kalsiyum, potasyum, sodyum ve fosfor içerir. Yapılan deneysel araştırmalarda zencefilin sahip olduğu antioksidan etkilerin standart antioksidan maddelerle karşılaştırılabilecek kadar yüksek olduğu tespit edilmiştir.

Yazının Devamı

BAÜN’de Gençlere Yönelik Bir Yeşil İstihdam Projesi

Yeşil istihdam, sürdürülebilir kalkınma hedefleri ve iklim kriziyle mücadele doğrultusunda karbonsuz bir ekonominin en önemli iş dallarını oluşturuyor.

Farklı farklı sektörlerde yeşil iş imkanları ile enerji verimliliğinin artırılması, sera gazı emisyonlarının azaltılması ve kirliliğin minimum düzeyde olması öncelikli hedefler olarak belirlenmiştir. Tarım, üretim, araştırma ve geliştirme, hizmet sektörü ve idari işler alanları başta olmak üzere yeşil işlerden bazıları şöyle sıralanabilir:

Yazının Devamı

BAÜN Hastanesinde Neler Oluyor?

BAÜN Hastanesinde Neler Oluyor?… Kıymetli dostlar basından sizlerin de takip ettiğiniz kadarıyla üniversitemiz kabuk değiştiriyor ve akademik anlamda normalleşme sürecine giriyor. Yani yeni yönetim aslında normal yapılması gereken işleri yapıyor. Ama bu yetmez, BAÜN’ü hak ettiği noktaya çıkartmak için çok çalışmamız gerekiyor.

Bu haftaki köşemde Üniversitemizin şehre bakan yüzü olan Balıkesir Tıp Fakültesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanemizdeki gelişmelerden bahsetmek istiyorum. Rektörümüz Prof. Dr. Yücel OĞURLU’nun göreve geldiği günden bu yana üniversite hastanesi en önemli gündemimiz oldu. Sürekli Dekanlık, Başhekimlik ve Hastane baş müdürlüğü ile toplantılar yapıp hastanede görülen aksaklıklara, eksikliklere, halktan gelen şikayetlere ve bunlara karşı çözüm önerilerine kafa yorup durduk.

Hastanede ilk yapılan işlerden birisi veznede bekleme sırasına son vermek oldu. Vezne sayısı ikiye çıkartıldı, her vezneye pos cihazı kondu ayrıca iki tane de elektronik ödeme makinası getirildi. Hastanemizde metrelerce uzayan o nakit para ödeme kuyruğu artık yok.

Yazının Devamı

Cinayeti Aydınlatan Sessiz Tanıklar: BÖCEKLER

Cinayeti Aydınlatan Sessiz Tanıklar: BÖCEKLER… Konu özellikle ölümlü vakalar olduğunda, hemen her zaman her yerde bulunan ve kendilerini dikkate alanlara asla yalan söylemeyen ve olayın gizeminin çözülmesine yardımcı olacak bir kanıt bulunmaktadır. Kim bunlar?

Cevabı pek de tanıdık değil aslında. Bu tanıklar hiç kimsenin aklına gelmeyen Böcekler. Kazalarda, cinayetlerde ve fâili meçhul ölümlerde olay yerindeki kanıtlar kadar ölüm yeri ve zamanının bilinmesi de adlî yargılama açısından oldukça önemlidir.

İnsan ya da hayvan cesedi öldükten sonra böcekler için büyük bir besin kaynağı olurlar. Cesedin farklı çürüme evresine bağlı olarak böcekler belli bir sırada cesede ulaşırlar. Bazı türler çürümekte olan cesedi besin olarak veya yumurtlama ortamı olarak kullanır, bazı türler direkt olarak cesede gelirken, bazı türler de diğer böceklerin oluşturduğu topluluklar üzerinden beslenmek üzere cesede gelirler. İşte tüm bunlar cesedin ölüm zamanı ve yerini tespitte ip ucu veren önemli kanıtlar.

Yazının Devamı

Kedilerin Sevdiği Otlar

Kediler, etçil hayvanlar olmalarına rağmen zaman zaman ot yediklerine şahit olmuşsunuzdur. Bu ilginç davranışın nedenleri arasında kedilerin sağlığı ile ilgili olduğu kadar zevkleri ve damak tatları da sayılabilir. Her ne kadar kedilerin ot, çim ve benzeri bitkileri yemelerinde bir sakınca görülmese de bazı otlar belirli bir oranın üstünde tüketildiğinde kedinin sindirim sistemine zarar verebileceğini hatta bu bitkilerden bir kısmının da zehirli olabileceğini unutmamalıyız.

Kedilerin sevdiği bitkiler arasında kedilerin tadına bayıldıkları kedi otu, kedi nanesi, kedi çimi, limon otu, meyan kökü ve yonca sayılabilir.

Kedi otları ve kedi çimleri gibi otlar; kedilerin sindirimlerini düzenlemeye ve günlük olarak tükettikleri gıdalardan elde edemedikleri besin değerlerini almalarına yardımcı olur. Kedi çimi, keskin kokusu sayesinde kedileri enerjik hale getirir. Ayrıca kediler “nane” ailesinden bitkileri de çok severler ve onlar için oldukça faydalıdır.

Yazının Devamı

BAÜN’de Neler Oluyor - 1 ?

BAÜN’de Neler Oluyor – 1 ? Bilenler bilir daha önce “BAÜ” kısaltmamızı bile tescillemediğimiz için başka bir üniversiteye kaptırmıştık. O nedenle yeni yönetimin ilk işi “BAÜN” kısaltmasına sahip çıkmak oldu. Ardından, Sınai Mülkiyet Kanunu kapsamında Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından tescil ettirildi.

Malumunuz web sayfası bir üniversitenin dışa bakan yüzüdür. Yine ilk yapılan işlerden birisi de çok klasik ve hareketsiz olan üniversite web sayfasının değişmesi oldu. Bu değişim hemen etkisini gösterdi. Devamında, üniversite web sayfası ziyaretçi sayısında dikkate değer bir artış orta çıktı. Bu değişim hem YÖK’ün hem diğer üniversitelerin hem de öğrencilerin dikkatinden kaçmadı. Tabi bu yetmezdi. Tercih dönemi öncesi üniversitemizin tüm birimlerinin ve bölümlerin tanıtıldığı yaklaşık 90 profesyonel video ile öğrencilere ulaşımı oldu. Bir üniversitenin tanınırlığı için oldukça önemliydi bunlar. Ayrıca sosyal medya hesapları daha aktif hale geldi. Ayrıca, üniversitenin tüm faaliyetleri daha geniş kitlelere ulaşma çalışmaları oldu. Akademik ve idari personelimizin de bu paylaşımlara duyarsız kalmayıp destek olması ile kurumsal sahiplenme adına önemli bir gelişme de gerçekleşmiş oldu.

Balıkesir üniversitesinin tüm çalışanlarına Rektörlüğün kapılarını açtılar. Artık isteyen rahatlıkla Rektör ve Rektör yardımcıları ile doğrudan görüşebiliyor. Bununla birlikte yeni yönetim tam kadro her fakülteyi ve bölümü yerinde ziyaret ediyor. Ardından, sorunları yerinde görüyor. Beraberinde, çözüm önerileri sunuyor.

Yazının Devamı