Prof. Dr. Fatih Satıl

Prof. Dr. Fatih Satıl

Yaz Sıcağında Serinleten Bitkiler

Yaz Sıcağında Serinleten Bitkiler.. Özellikle çok sıcak günlerde vücut ısısını artıran yüksek kalorili ve zor sindirilen besinlerden kaçınılmalıdır. Yaz mevsimde öne çıkan su içeriğinden zengin salatalık, marul, kabak, kavun, karpuz, limon, ananas, çilek, üzüm gibi yiyeceklerin çiğ tüketimi sıvı ihtiyacının karşılanmasını destekler. Yüksek su içeriğine sahip yiyecekler hem daha kolay sindirir. Hem de vücudunuzu ferahlatır.

Ayrıca yüksek posa ve su içeriği nedeniyle bu sıcak havalarda salatalığa çok daha fazla yer vermek gerekir. Posalı olması nedeniyle tokluk sağlar, içeriğinde su barındırmasıyla da susuzluk hissinin önüne geçer.

Tahıl, badem, havuç, hurma, ayçiçeği ve muz gibi besinler de yaz sıcağında tercih edilecek potasyumca zengin bitkilerdir.

Yazının Devamı

Güdül İçin Şifalı Bitkiler Rehberi

Güdül İçin Şifalı Bitkiler Rehberi… Benim ve Prof. Dr. Gülendam Tümen hocanın da danışman olarak görev aldığı bu projenin raporlarında bölgeyle ilgili olarak; çok çeşitli eko turizm faaliyetleri, yörede yayılış gösteren bitkilerin etnobotanik özellikleri, butik üretimler pazar yerleri, fotoğraf safari imkanları, hasat şenlikleri, festivaller, butik konaklama tesisleri ve gastronomi turizmi ile ilgili önemli birçok konuda bilgiler yer alıyor.

Ayrıca proje kapsamında Güdül İçin Şifalı Bitkiler Rehberi adında güzel bir çalışma da yayınlandı. Bu rehberde özellikle Güdül civarında yetiştirilebilecek 25 bitkinin listesi ile birlikte literatüre dayalı derleme bilgilere yer verilmiş.

Söz konusu rehber; Tıbbi ve Aromatik Bitki Yetiştiriciliği konusunda iyi uygulamaların devamını sağlamayı ve var olan çalışmaların bilinirliğini artırmayı amaçlayan Besler Şifa Girişimi’nin GEF Küçük Destek Programı tarafından desteklenen Sakin şehir Güdül Şifa Yolu Projesi kapsamında yayımlandı.

Yazının Devamı

Elmayı Soyup Armudu Sayıp mı Yemeliyiz?

Elmayı Soyup Armudu Sayıp mı Yemeliyiz?… Son yıllarda elma ve diğer meyvelerin mutlaka kabuğu soyulduktan sonra tüketilmesi konusundaki uyarılar yazılı ve sözlü yayınlarda dikkatimizi çekiyor olmalı. Aslında gerekçe belli, tarım ilaçları, çevresel toksin bulaşmaları ve ürünlerde raf ömrü uzatmak amaçlı uygulanan işlemlere karşı bir önlem.

Esasında yazılı ve görsel basında sürekli olarak farklı öneriler ile insanlar ne yapacağını bilemez halde. Bir görüşe göre tüm tarım ilacı kalıntıları ve zararlı çevresel toksinlerin (ağır metaller vb) meyvelerin kabuğunda birikmesi nedeniyle, yenmeden önce mutlaka soyularak çıkarılması öneriliyor. Bir de elmanın da kabuksuz, soyarak yenmesi sindirimini kolaylaştırdığından dolayı sağlık gereği bu şekilde yenmesi daha uygundur.

Ancak meyvelerin kabukları aynı zamanda sağlığımız için yararlı antosiyaninler, karotenoitler gibi çok sayıda bileşeni de taşıdığını unutmamalıyız.

Yazının Devamı

Geleneksel Tedavide Mizacın Önemi

Geleneksel Tedavide Mizacın Önemi… Geleneksel tıp hekimleri reçetelerini düzenlerken önerdikleri bitkinin hem hastanın mizacına uygun olması şartına dikkat ederler. Hem de aynı reçetede uygulanacak olan bitkilerin birbirleriyle mizacının uyumlu olmasına dikkat ederler. Bu sayede, bugün farmasötik etkileşme ya da ilaç geçimsizliği dediğimiz tedavi engelini bertaraf etmeye çalışırlar.

Tıpta klişe bir ifadedir bu: “Hastalık yoktur, hasta vardır”. Ama bu söylem uygulamada ne kadar dikkate alınıyor. Maalesef modern sağlık sistemi, insanı genel olarak bir “makine” gibi algılıyor. Oysa her insanın yapısı, bağışıklık sistemi, beslenmesi ve mizacı farklıdır.

Yazının Devamı

BAÜN’de GETAT Hizmeti Başladı

BAÜN’de GETAT Hizmeti Başladı… DSÖ, geleneksel tıbbı; “Fiziksel ve ruhsal hastalıkların önlenmesinde, teşhis edilmesinde, tedavi edilmesinde, sağlığın korunmasında ve iyileştirilmesinde farklı kültürlere özgü teoriler, inançlar ve deneyimlere dayanan bilgi, beceri ve uygulamaların toplamı” olarak tanımlamaktadır.

Ayrıca, modern tıbbın tüm gelişmiş tedavilerinin yanı sıra yüzyıllardır kültürümüzde olan geleneksel tedavilerin steril ve sağlıklı koşullarda profesyonel uzman kişilerce tedavileri uygulamaları artık hastanemiz GETAT biriminde yapılacak. BAÜN-GETAT Birimimizde şimdilik akupunktur, kupa ve ozon tedavisi uygulanmaktadır. İlerleyen zamanlarda fitoterapi ve sülük uygulaması da hizmete girecektir.

Vücut üzerinde belirli noktalara ince iğneleri batırması ile uygulanan Geleneksel Çin tıbbının bir türü olan tedavi yöntemidir.

Yazının Devamı

Meyveler ve İnsan Organları Arasındaki Şaşırtıcı Benzerlikler

Meyveler ve İnsan Organları Arasındaki Şaşırtıcı Benzerlikler… Aslında dikkatli bakıldığında bu benzerliğin altında bizler için bir mesajın olduğu ve bu benzerliğin hiç de tesadüfî olmadığı görülecektir. Bu konuyla ilgili olarak, meyvelerin hangi organa benziyorlarsa o organlara faydası olduğunu savunan bazı görüşler vardır. Bu noktada, bitkilerin şifası ile ilgili halen günümüzde de kabul gören “The Doctrine of Signatures–İşaretler veya imzalar doktrini” teorisi de doğayı okumak üzerine kurulu bir yaklaşım biçimidir.

Ceviz, bu konuda hepimizin aklına ilk gelen meyvedir. Ayrıca, ceviz küçük bir beyin görünümündedir: Ceviz içi, koruyucu sert bir kabukla örtülüdür. Tıpkı insan beyninin koruyucu sert bir kafatası ile örtülü olması gibi; Cevizin bu odunsu sert kabuğu açıldığında, kabuğun altındaki ceviz içinin iki eşit parça halinde olduğu dikkatimizi çeker. Tıpkı insan beyninin iki yarımküreden oluşması gibi; En içteki ceviz içi; zarla çevrili kıvrımlardan oluşur, tıpkı beyinde olduğu gibi. Tüm bunlara ek olarak, meyveler arasında içeriğinde Gümüş iyonu taşıyan tek meyve cevizdir. Enteresandır, gümüş iyonuna insan bedeninde ihtiyaç duyan tek organ da beyindir. Ayrıca ceviz beynin ihtiyaç duyduğu Omega 3, Omega 6, A, B ve E vitaminlerini de içerir.

Tüm bunlardan anlaşılıyor ki ceviz, hem görünüşüyle, hem de içerdiği besin ve mineralleriyle, adeta “Ben beyin için yaratıldım!” demektedir. O halde beyni kim yarattıysa, tıpkı beyne benzeyen cevizi yaratan da O’dur.

Yazının Devamı

Park ve Bahçelerimizdeki ZEHİRLİ GÜZELLİKLER

Park ve Bahçelerimizdeki ZEHİRLİ GÜZELLİKLER

Yenildiğinde ya da herhangi bir şekilde temas halinde, insan ya da hayvanların normal hayatsal fonksiyonlarında istenmeyen durumlar meydana gelmesine neden olacak miktarda toksik madde içeren bitkilere zehirli bitki denir. Türkiye’de azımsanamayacak çokluktaki zehirli bitkiye, kent parklarımızda da rastlamak mümkün; at kestanesi, zakkum, porsuk ve nergis bu bitkilerden sadece birkaçı.

Bu bitkinin kırmızı renkli meyveleri, içerdiği kimyasallar nedeniyle oldukça zehirlidir. Bu bitkinin tohumuyla birlikte meyvesini yiyen kişilerde önce kol ve bacak kasılmaları görülmektedir. Ölüm vakası da kayıtlara geçmiştir.

Yazının Devamı

Etin Yanına Yakışan Otlar

Etin Yanına Yakışan Otlar

Kurban Bayramı denince akla ilk gelen besin et hatta kurban et oluyor, haliyle et tüketimi de artıyor. Kurban Bayramını sağlıklı bir şekilde geçirmek, keyifli bir bayram tatili geçirmek istiyorsak biraz da beslenme şeklimize dikkat etmemiz gerekiyor. Malum kurbanın kesilmesi ile kahvaltıda da yerini alan kırmızı et, günlük et tüketim miktarının oldukça artmasına neden olur. Öğlen ve akşam yemeğinde de sofrada yerini alan kavurmalar, günlük protein alımının fazla olmasının beraberinde posa alımının normale oranla düşmesine neden olur. Bu nedenle etle birlikte bol limonlu yağsız bir salata tüketmeniz gün içerisindeki besin ögesi dengesini de sağlar.

Bayram sevincine kapılıp tabak tabak et yiyenler etin fazlası vücudumuzda yağ olarak depolanacağını ve vücuttaki kalsiyum dengesinin bozulacağını da unutmamalı. Bu nedenle etin yanında yeşil salata ve posa bakımından zengin sebzeler bolca tüketmek gerekiyor. Uzmanların da dediği gibi tükettiğimiz proteinin iki katı salata yemeliyiz. Çünkü sebzelerde bulunan C vitamini etlerde bulunan demirin emilimini artırması açısından epey önemli.

Yazının Devamı

Dua Eden Çiçek!

Dua Eden Çiçek!

Dekoratif görüntüsüyle insanda huzur ve ferahlık uyandıran “dua çiçeği” hemen hemen her eve girmiş ilginç bir bitkidir.

Evlerde ve işyerlerinde var olan ve herkes tarafından bilinen dua çiçeği çeşidinin doğal yetişme alanı Brezilya’daki yağmur ormanlarıdır. Bununla birlikte bitkinin anavatanı Amerika kıtasının tropik bölgeleri ve Karayipler’in doğu kıyısıdır.

Yazının Devamı

Yatak Odasında Bitki

Yatak Odasında Bitki Bulundurmak Zararlı mı?

Yatak Odasında Bitki… Yıllardır insanlar “Yatak odalarınızda çiçek bulundurmayın, odanın oksijenini tüketir” diye söyleyip dururlar. Acaba bu söz ne kadar doğru yoksa büyük bir şehir efsanesi mi?

Bilindiği gibi bitkiler ışık varlığında fotosentez yaparlar. Bu mucizevi olay sayesinde de karbondioksit alıp oksijen vererek havanın temizlenmesinde görev alırlar. Ancak bu konuda yapılan bilimsel çalışmalar gösteriyor ki, bitkilerin evinizdeki havayı anlamlı ölçüde temizlemesi mümkün değil. Oksijen veya karbondioksit seviyelerinin insanlara etki edecek düzeyde olabilmesi için her 10 metrekare başına en az 10 adet bitki bulunması gerekli ki odanın havasını temizlemede etkili olabilsin. Oysa yalnızca odanızın penceresini açmanız bile bitkilere atfedilen bu beceriden kat kat daha etkilidir.

Yazının Devamı

BAÜN “Sıfır Atık Belgesi” Aldı

BAÜN “Sıfır Atık Belgesi” Aldı

BAÜN “Sıfır Atık Belgesi” Aldı Doğada her şeyi geri dönüştürmek mümkün değildir. Bir kısmını geri dönüştürebilsek bile önemli kayıplar olacaktır mutlaka. Mesela beyaz bir kâğıdı geri dönüştürerek gene beyaz kağıt üretebilmemiz çok zor, ancak bir alt kalite kağıt üretmek mümkün olur. Bu nedenle de geri dönüştürme sıfır atık kavramının küçük bir parçası olsa da temeli değildir.

Aslında sıfır atığın temeli, atık üretmemektir. Bildiğimiz gibi doğada “maksimum iktisat prensibi” hakimdir. Örneğin doğada bir canlının atığı diğer bir canlının besinidir. Yani hiçbir şeyde hakiki bir israf yoktur. Her şey bir şekilde doğal çevrim içerisinde değerlendirilmektedir. Bu nedenledir ki insan yapısı yapay sistemler doğru kurulduğunda bizim de doğanın bir parçası olarak (fazla) atık üretmeden yaşamamız mümkün olabilecektir.

Yazının Devamı

Geleneksel Türk Mutfağı

Geleneksel Türk Mutfağında Yenilebilir Çiçekler Hem Damağa Hem Göze Hitap Ediyor

Her mevsimin özelliğine göre ortaya çıkan çiçekler; renk, tat ve koku gibi duyusal özellikleri ile sofraları süslemek amacıyla da kullanılabilmektedir.

Dünyanın önemli mutfaklarından biri olan Türk mutfağında farklı çiçeklerden, farklı amaç ve şekillerde hazırlanan yiyecek ve içecekler özel bir yere sahiptir. Bu yiyecek ve içeceklerin, Türk mutfağının zenginleşmesinde önemli katkıları olmuştur.

Yazının Devamı

Benzeme Sen Yabandaki Güllere Sen Kırların Çiçeğisin, ŞAKAYIK

Yukardaki dizelerden de anlaşılacağı gibi bu haftaki köşemizi kırların çiçeği ŞAKAYIK ‘lara ayırdım.

Anadolu’da ‘ayı gülü’ olarak bilinen ve birçok türü bulunan şakayık çiçeğinin halk arasında; şakayık, ayı gülü, yörük gülü, beyaz tombak, gagaç gibi farklı isimlerle bilinir. Kırmızı iri çiçekleri ile görenleri kendine hayran bırakan bu nadir çiçekler ilkbahar döneminde bulunduğu yüksekliğe bağlı olarak nisan ya da mayıs ayında çiçek açar.

Türkiye’de 8 çeşidi olan ayı güllerinin Kaz Dağı’nda da 2 çeşidi bulunuyor (Paeonia arietina subsp. arietina ve Paeonia mascula subsp. bodurii). Bunlardan Paeonia mascula subsp. bodurii Dünyada sadece Kaz Dağı’nda bunmaktadır ve diğerlerinden farklı olarak beyaz çiçekleri ile dikkatleri çekmektedir.

Yazının Devamı

Akıllı Adam Teknolojileri

Dünya nüfusu her geçen gün büyüyor. Nüfus artışıyla birlikte çevresel bazı problemlerin de etkisi sonucu; gıda, beslenme ve tarım gibi konularda da sorunlar artıyor.

Tarım alanlarında yaşanan problemler beraberinde gıda yetersizliğini de ortaya çıkarmaktadır. İşte bu endişeleri gidermek amacıyla son yıllarda akıllı tarım teknolojileri gündeme gelmiştir. Yakın gelecekte dünyanın çok daha fazla gıdaya ihtiyacı olacağından, çiftçilerin talepleri karşılamak konusunda ciddi sorunlarla karşılaşabilecekleri tahmin ediliyor. Ortaya çıkabilecek hem bu durumlara karşı önlem almak, hem de iklimsel ve çevresel zorlukların üstesinden gelmek için, hükümetlerin ve yatırımcıların yenilikçi tarım teknolojilerine yönelimi artıyor. Akıllı tarım uygulamaları ile tarımda üretim süreçlerini hızlandırmak, daha verimli ve kaliteli ürünler yetiştirmek amaçlanmaktadır.

Bununla birlikte akıllı tarım teknolojileri, sadece gıda kalitesini veya üretimini arttırmak için değil, aynı zamanda çiftçilerin hayatını kolaylaştıracak uygulamalarla hayvanların ihtiyaçlarını daha iyi görmeleri ve beslenmeleri buna göre ayarlayabilmeleri de sağlanacaktır. Dünya dijital anlamda büyük bir dönüşüm içerisindeyken tarım da bu dönüşüme kayıtsız kalamadı ve dijital ve akıllı tarım devri olarak da adlandırılan yeni bir dönem başladı. Akıllı tarım, tarım ürünlerinin miktarını, verimliliğini, kalitesini artırmak, bunlarla beraber maliyeti ve kullanılan ilaçları azaltmak amacıyla modern teknolojileri kullanan yeni bir tarım yaklaşımıdır. Akıllı tarım uygulamaları aynı zamanda tarımda tüketilen kaynakların doğru ve yeterli miktarda kullanılmasını sağlayarak, boşa kullanımlar önlenecek ve tasarruf sağlanacaktır. İyi bir tarım için ekinlerin doğru sulanması da büyük önem taşıyor. Tasarlanan akıllı sulama sistemleriyle beraber gereksiz su kullanımının önüne geçilebilecektir.

Yazının Devamı

Kültürümüzde Gülden Sonra Bayramı Yapılacak Bir Çiçek Varsa O da “ERGUVAN”dır

Kültürümüzde Gülden Sonra Bayramı Yapılacak Bir Çiçek Varsa O da “ERGUVAN”dır

Eflatun rengiyle görenleri etkileyen Erguvanlar, Antik Yunan’dan Mısır’a, Bizans’tan Osmanlı’ya kadar birçok kültürde kendini sevdirmiştir. Efsanelere de konu olan bu gizemli ağaç, Türk mutfağından Türk edebiyatına kadar kültürün birçok alanında günümüze kadar varlığını sürdürmüştür.

Yazının Devamı

Mutfakta Sıfır Atık

Mutfakta Sıfır Atık. “Sıfır Atık”, israfın önlenmesini, kaynakların daha verimli kullanılmasını, oluşan atığın miktarının azaltılmasını ve atıkların geri dönüştürülmesini kapsayan atık önleme yaklaşımı olarak tanımlanan bir hedeftir.

Sayın Emine Erdoğan’ın himayesinde 2017 yılında başlatılmış olan ‘Sıfır Atık Projesi’, 2022 yılı sonunda BM Genel Kurulu’nun gündemine kadar geldi ve Türkiye’nin iklim değişikliği ile mücadele ve sürdürülebilir kalkınma planları kapsamında sunduğu “sıfır atık” kararı BM Genel Kurulunda kabul edildi. Türkiye’nin başlatmış olduğu sıfır atık ideali böylece küresel boyuta ulaşmış oldu ve BM Genel Kurulundaki 105 ülkenin oyuyla 30 Mart Uluslar arası Sıfır Atık Günü ilan edildi. BM ayrıca sıfır atık girişimlerini teşvik amacıyla gönüllü ve seçkin kişilerden oluşan bir danışma kurulu kuracağını da duyurdu.

Yazının Devamı

Kurum Kültürü ve Çalışanların Aidiyeti

Kurum kültürü, en basit şekilde “Bir kurumun yazılı olan ve olmayan; tüm çalışanlarını kapsayan ve tamamının davranışlarını düzenleyen; kuruma özgü alışkanlık, inanç ve davranışlar bütünüdür.” Kurumsal aidiyet ise “Çalışanların kurum ile olan bağlantılarını veya bağlarını ifade eder.” Çalışan aidiyeti ile kurum kültürü arasında sıkı bir bağ vardır. Kurum kültürü oluşturulurken çalışan aidiyetinin de dikkate alınması gerekir.

Kurum kültürü, kuruluş anında olmayan ancak zamanla ortaya çıkan kurallar bütünüdür. Bu nedenle kurum kültürünü oluşturmak zaman alır. Bir kurumda yer alan kişiler, kendilerinden önceki çalışanları takip ederek onlarda gördükleri davranışlara göre hareket ederek ya da düşünerek kurum kültürünü benimserler. Bununla birlikte kurum kültürünün oluşmasında yöneticilerin davranışları belirleyici bir role sahiptir.

Bir çalışan kendi kurumuna aidiyet hissettiği zaman kurumun ortak hedefine, vizyonuna ve misyonuna inanır. Dolayısıyla üretmek için hedefler belirler. Ayrıca, daha fazlasını yapmak için her zaman çaba harcar. Bu durum, tüm kurumda motivasyon ve verimlilik konusunda bir artışa da sebep olarak kurumun başarısını da yükseltir. Ancak çalışan aidiyetinin düşük olduğu kurumlarda verimlilik düşer. Kendisine ve çalışmalarına değer verilmeyen çalışanlar rutin işlerinin üzerine bir şey katmaya çalışmazlar. Sadece günü kurtarırlar.

Yazının Devamı

Deprem, Bitki Örtüsü ve Tarım

Deprem, Bitki Örtüsü ve Tarım

Ülkemiz geçtiğimiz ay Kahramanmaraş merkezli büyük bir deprem felaketi yaşadı. İnsanlar başta olmak üzere diğer canlılar da bu felaketten olumsuz etkilendiler. Depremler; hava kirliliği, salgın hastalıklar, ekonomik durgunluk, sanayi alanlarından zararlı madde sızıntısı, yüzey şekillerinin yer değiştirmesine ilave olarak tarımsal alanların zarar görmesine, toprak veya bitki örtüsü kaybına da neden olabilmektedir.

Yazının Devamı

Ters Lalenin Hazin Hikayesi

Ters Lalenin Hazin Hikayesi

Hüznün sembolü olarak ifade edilen Ters Lale bilinen en eski süs bitkilerinden birisidir. Bu güzel çiçekler halk arasında; ağlayan gelin, taç şahı, imparator çiçeği, şah tuğu, dağ lalesi, kejan lalesi, ters kupa, mungur ve tönbek gibi birçok isimle anılır.

Yazının Devamı

Teknoloji Transferler Ofisi (TTO)

Teknoloji Transferler Ofisi (TTO)

Üniversitemizle ilgili haberleri ulusal ve yerel basından takip edenler, BAUN Rektörü Prof. Dr. Yücel Oğurlu ve ekibinin göreve başlamasıyla birlikte üniversitede yoğun bir faaliyet başladığını fark etmiş olmalılar. Üniversiteyi bekleyen bu büyük değişimin ilk sinyalleri üniversite web sayfasının değişmesiyle de verildi. Yeni rektörümüzün göreve başlamasının daha ilk haftalarında, Batı Balkanlar ve Asya ülkeleriyle yapılan 8 uluslar arası anlaşma ile üniversitemizin uluslar arasılaşması noktasında hızlı adımlarla ilerleyeceği mesajı da verilmiş oldu.

Yeni yönetimin üniversite için ortaya koyduğu en önemli girişimlerden biri de Teknoloji Transfer Ofisinin (TTO) kurulmuş olmasıydı. BAUN Rektörü Prof. Dr. Yücel Oğurlu’nun göreve başlamasının hemen ardından bir ay içerisinde TTO’nun kurulması ve yeni yönetimin ilk yürütme kurulunu toplanıp faaliyete başlaması üniversite-sanayi işbirliğinde hızlı adımlar atılacağının ayak sesleriydi.

Yazının Devamı

Kış Aylarının Vazgeçilmezi Ihlamurlar Hakkında Bilip Bilmediklerimiz

Ihlamur çayı, bağışıklık sistemini uyararak vücut direncini artırıp tedaviye yardımcı olur. Gribal enfeksiyonlara karşı faydalıdır. İdrar söktürücü, terletici özelliği vardır. Kuru öksürüğü kesip rahatlatır, göğüsü yumuşatır, balgam söktürücüdür. Uykusuzluk ve sinirleri yatıştırıcı özelliği vardır. Yüksek tansiyon, damar tıkanıklığı ve migren tedavisinde önerilir. Ihlamur ile hazırlanan banyo gerginliğe ve migrene iyi gelir. Bağırsak sancılarına iyi gelir. Ihlamurun kan basıncını düşürücü etkiye sahiptir. Bu özelliği sayesinde hipertansiyona iyi gelir. Bilinenin aksine, ıhlamur tansiyonu yükseltmez, aksine düşürür.

Ihlamurdan beklenilen şifayı elde edebilmek için günlük doza dikkat etmek gerekir. Çay olarak yetişkinler için günde 2-4 gram; 1-4 yaş grubunda ise 1-2 gram kullanılabilir.

Ihlamur çayını hazırlarken kurutulmuş çiçek ve yaprak karışımından 1 tatlı kaşığı alınıp üzerine 1 bardak kaynar su dökülerek 10 dakika süreyle demlendirilir.

Yazının Devamı

Ağaç Kökleri ve Peyzaj Düzenlemeleri

Herkesin hayalidir yeşil bir yerde yaşamak doğayla iç içe olmak. Bundan dolayı bahçesi olan bahçesine olmayan da evlerini ve binaların yakınlarına ağaçlar dikip durur.

Ancak diktiğimiz bu ağaçların komşumuza, binamıza ve diğer bitkilere zararı olmamasına da dikkat etmemiz gerekiyor. Şimdi diyeceksiniz “ağaç dikmenin neresi zararlı”, ağaç dikmenin zararı yok elbette ama doğru yere doğru şekilde dikilmesi ve bakılması şartıyla.

Peki Dikilecek Ağaç Türü Seçilirken Nelere Dikkat Edilmelidir?

Yazının Devamı

Ağaç Yaş Halkaları Bize Neler Söyler?

Bir ağaç kütüğünü daha önce gördüyseniz, kütüğün orta kısmında bir dizi eş merkezli halka olduğunu fark etmişsinizdir. Bu halkalar bize ağacın kaç yaşında olduğunu ve ağacın hayatının her yılında nasıl bir hava olduğunu söyleyebilirler. Açık renkli halkalar ilkbahar ve yaz aylarını, koyu renkli halkalar yaz sonunda ve sonbaharı temsil eder. Bir açık renkli halka artı bir koyu renkli halka ağacın ömrünün bir yılına eşittir.

Tabi bu ağaç halkaları sadece ağacın yaşını bildirmez bizlere. Doğru koşullar altında, her halkanın genişliği, değişen sıcaklık veya yağışla doğrudan ilişkilidir. Ağaçlar, yağmur ve sıcaklık gibi yerel iklim koşullarına duyarlı olduklarından, bilim insanlarına geçmişte o bölgenin yerel iklimi hakkında bazı bilgiler verir. Örneğin, ağaç halkaları genellikle ılık ve yağışlı yıllarda daha da büyür ve ılıman ve kurak olduğunda yıllar içinde daha incedir. Ağaç kuraklık gibi stresli koşullar yaşadıysa, ağaç o yıllarda zorlukla büyüyebilir.

Yazının Devamı

Üç Kız Kardeş: “MISIR-KABAK-FASULYE”

Mısır, fasulye ve kabak üç kız kardeş olarak bilinirler. Üç kız kardeş, bir araya geldiklerinde birbirlerinin gelişmesine ve hayatta kalmasına yardımcı olmak için birlikte çalışırlar. Yüzyıllar boyunca bu üç mahsul, tarımının ve mutfak geleneklerinin merkezini oluşturmuştur.

Üç kız kardeş ekim yöntemi, bitkilerin ihtiyaçlarını karşılamak, bakımı düşük tutmak ve kimyasal gübreler eklemeden toprak verimliliğini yüksek tutmak için doğayla birlikte çalışır.

Bu üç mahsulün hem bahçede hem de besleyici olarak birbirini tamamlamasının iyi bir nedeni var. Mısır, fasulyelerin tırmanması için uzun saplar sağlamakla görevlidir. Fasulye azot sabitleyicidir. Yani köklerinde bitkiler için ihtiyaç duyulan bir besin maddesi olan azotu havadan alıp bitki kökleri tarafından emilebilecek formlara dönüştürür, aynı zamanda şiddetli rüzgarlar sırasında uzun mısırı stabilize etmekle görevlidir. Kabak bitkisinin büyük yaprakları iyi bir yer örtücüsüdür. Toprağı gölgeleyerek toprak nemini korumaya ve yabani otları önlemeye yardımcı olur.

Yazının Devamı