Gazilik ve Önemi
‘Ey iman edenler! ‘Allah yolunda sefere çıkın!’ denildiği halde, size ne oldu ki yere çakılıp kaldınız. Yoksa ahireti bırakıp dünya hayatına razı mı oldunuz....
‘Ey iman edenler! ‘Allah yolunda sefere çıkın!’ denildiği halde, size ne oldu ki yere çakılıp kaldınız. Yoksa ahireti bırakıp dünya hayatına razı mı oldunuz. Hâlbuki ahiretin yanında dünya metaı, çok az bir şeydir…’ Tevbe.38
Gazi kelime olarak savaşa katılan ve sağ olarak dönen kişilere verilen bir isimdir. Kuran-ı Kerim’de Allah cc şöyle buyurmaktadır. ‘De ki. Bize iki iyilikten, (gazilik, zafer ve şehitlikten) başka bir şeyin gelmesini mi bekliyorsunuz’ Tevbe Suresi,52
Yine Yüce Rabbimiz Kuran-ı kerim de ‘Sakın, Allah yolunda öldürülenleri ölüler sanma! Doğrusu onlar, Rableri indinde diridirler, rızıklandırılırlar. Allah’ın kendilerine verdiği ihsandan dolayı se vinçlidirler. Geride kalanlara şunu müjdelemek isterler: Onlara hiçbir korku yoktur ve onlar üzülmeyeceklerdir. Al-i İmran,169-170
Galibiyet için sayıca çokluk şart değildir. ‘Nice az
topluluklar, sayıca çok olanlara galip gelmiştir.’ Bakara, 249.
Başka bir ayette ise Allah cc farklı bir anlatımla şöyle buyurur. ‘
“Onlar müstahkem kaleler içinde veya duvarlar arkasında olmadan
sizinle toplu hâlde savaşmazlar. Kendi aralarındaki çekişmeleri
şiddetlidir. Sen onları toplu sanırsın. Hâlbuki kalpleri
darmadağınıktır. Bu, onların akılları ermez bir topluluk
olmalarındandır.” Haşir,14. Kısacası her zaman hedefi ve gayesi
menfaat olanların, hedefi şahadet olanları yenmesi mümkün değildir.
Sonuçta mümin ya Gazi ya Şehit olarak her iki durumda da
kazanmaktadır.
Yine tarihe bakarsak inananların da zaman zaman beşeri zaafları
olabilir. O zaman, onlar da dağılır, mağlubiyet acısını
tadabilirler. Mesela, Uhud savaşının sonunda Müslümanlar
sarsılmıştır. Müşriklerin ‘Muhammed sav öldürüldü yaygarası,
Müslümanları adeta çökertmiştir. Bu münasebetle gelen ayetlerde
şöyle buyurulur:
‘Muhammed, ancak bir peygamberdir. Ondan önce de nice peygamberler
gelip geçmiştir. Şimdi, O ölür veya öldürülürse, gerisin geriye mi
döneceksiniz? Kim bu şekilde dönerse, Allah’a asla zarar veremez.
Allah, şükredenleri mükafatlandıracaktır.’’Hiçbir nefis, Allah’ın
izni olmadan ölmez. Herkesin eceli yazılmıştır. Kim dünya
menfaatini isterse, ona ondan veririz. Kim de ahiret sevabını
isterse, ondan veririz. Şükredenleri mükafatlandıracağız.’ ‘Nice
peygamberler geldi, yanlarında pek çok Rabbaniler (Rabba kul
olanlar) savaştı. Allah yolunda başlarına gelen musibetten dolayı
gevşemediler, zaaf göstermediler, miskinlik etmediler. Allah,
sabredenleri sever.’ ‘Onların sözleri ancak şu oldu: Ey Rabbimiz,
günahlarımızı ve işimizdeki taşkınlıklarımızı bağışla. Ayaklarımıza
sebat ver. Kafirlere karşı bize yardım et! ‘Allah da onlara hem
dünya menfaati verdi, hem de ahiret sevabının güzelliğini verdi.
Allah, muhsinleri sever.’ Al-i İmran,144-148
Bu ayetler ümitlerini yitirmiş Müslüman bir topluluğu yeniden diriltecek, şevkle harekete geçirecek telkinlerle doludur. Kur’an-ı Kerim, Gaziliğe ve Şehitliğe teşvik ederken, önceki ümmetlerden örnekler verir. ‘Mü’minlerden öyle rical (er kişiler) vardır ki, Allah’a verdikleri sözde sadık oldular. Kimi (şehit oldu da) adağını yerine getirdi, kimi de bekliyor. Verdikleri sözü değiştirmediler.’ Ahzab,23
Peygamberimiz Efendimiz sav bir hadislerinde , ‘Kim Allah cc yolunda cihada çıkan bir gaziyi donatırsa aynen cihada çıkmış gibi olur.’ Buhari, cihad, 38 buyurmuşlardır. Buda bize gösteriyor ki cepheye bizzat gidemeyenlere veya görevlerini tam yerine getiremeyenlere telafi imkanı veriyor.
Rabbimiz şehitlerimize rahmet ve gazilerimize şifa nasip eylesin….