GündemKöşe Yazıları

Hoş Geldin

Hoş Geldin

 

Hoş geldin ey Şehr-i Ramazan, Hoş geldin evveli rahmet, ortası mağfiret, sonu da cehennem ateşinden kurtuluş ayı. Hoş geldin bereket ayı. Hoş geldin gözümüzün nuru, gönlümüzün süruru. Hoş geldin beden ve ruhumuza şifa olan oruç ayı.

Müjde mü’minler size ihsân-ı rahmandır gelen                                                                                                Şânına ta’zim için bu mâh-ı gufrandır gelen                                                                                                 Ondadır feyz-i hidâyet ondadır afv ü kerem                                                                                                Kadrini bil mevsîm-i inzâl-ı Kur’an’dır gelen

(Ahmet Hamdi Akyürek )

Mübarek ve faziletli bir ayın, Kur’an ve oruç ayının rahmet gölgesi üzerimize düşmüş bulunuyor. Bu akşam camilerimizde ilk teravih namazımızı kılacak, yarın da ilk orucumuzu eda edeceğiz inşallah. Bizleri bu aya kavuşturan yüce Allah’a hamdolsun.

Yüce Allah Kur’an-ı Kerimde buyuruyor ki;

Ey iman edenler! Allah’a karşı gelmekten sakınmanız için oruç, sizden öncekilere farz kılındığı gibi, size de farz kılındı. Oruç, sayılı günlerdedir. Sizden kim hasta, ya da yolculukta olursa, tutamadığı günler sayısınca başka günlerde tutar. Oruca gücü yetmeyenler ise bir yoksul doyumu fidye verir. Bununla birlikte, gönülden kim bir iyilik yaparsa (mesela fidyeyi fazla verirse) o kendisi için daha hayırlıdır. Eğer bilirseniz oruç tutmanız sizin için daha hayırlıdır. (O sayılı günler), insanlar için bir hidayet rehberi, doğru yolun ve hak ile batılı birbirinden ayırmanın apaçık delilleri olarak Kur’an’ın kendisinde indirildiği Ramazan ayıdır. Öyle ise içinizden kim bu aya ulaşırsa onu oruçla geçirsin. Kim de hasta veya yolcu olursa tutamadığı günler sayısınca başka günlerde tutsun. Allah size kolaylık diler, zorluk dilemez. Bu da sayıyı tamamlamanız ve hidayete ulaştırmasına karşılık Allah’ı yüceltmeniz ve şükretmeniz içindir. ( Bakara suresi: 183-185 )

Ramazan ayını, diğer aylardan ayıran ve daha faziletli ve üstün kılan bir takım özellikleri vardır. Pek çok manevi sonuçlara sebep olan bu özellikleri şöyle özetleyebiliriz:

1-Ramazan ayı, Kur’an-ı Kerim’in indirilmeye başlanıldığı ayıdır. Kalplere nur, gönüllere şifa, müminlere rahmet ve bütün insanlığa hidayet kaynağı olan Kur’an-ı Kerim bu ay içerisinde bulunan Kadir Gecesinde indirilmeye başlanmıştır.

Beşeriyetin ufkunda batmayan bir güneş gibi doğan bu yüce kitap, dünya durdukça da insanlığı aydınlatmaya devam edecektir.  İnsanlığın ufuklarını karartmış olan cehalet, delalet ve vahşet bulutları, bu ayda sevgili peygamberimizin şahsında bütün insanlığa gönderilen Kur’an-ı Kerim’in evrensel mesajlarıyla dağılmış,  cehaletin yerini bilgi, haksızlığın yerini adalet ve düşmanlığın yerini de sevgi ve barış almıştır.

2-Yüce Allah’ın âlemlere rahmet olarak gönderdiği, yaratılmışların en şereflisi, Allah’ın en sevgili kulu, insanlığın yüksek ve en mükemmel ahlak örneği, peygamberlerin sonuncusu olan Hz. Muhammed’e peygamberlik görevi bu mübarek ayda verilmiştir.

3-Bin aydan hayırlı olan “Kadir gecesi” bu ayın içinde yer almaktadır.

4-İslam’ın beş temel direğinden biri olan ve müminleri kötülüklerden arındırıp manevi anlamda temizleyen oruç, bu ayda tutulmaktadır.

5-Ramazan ayında cennet kapıları açılır, cehennem kapıları kapanır ve şeytanlar zincire vurulur.

Bu hadis-i şerifte şu vurgulanmak istenmiştir. Ramazan ayında mümin kendisini cennete götürecek ibadetler ve iyi işler yaptığı için cennet kapıları ona açılmış, kendisini cehenneme sürükleyecek kötülüklerden uzaklaştığı için de cehennem kapıları onun için kapanmış olur. Yine bu ayda mümin, nefsinin kötü arzularına ve şeytanların isteklerine uymayacağı için, şeytanlar zincire vurulmuş gibi olacağından artık oruçluyu aldatamayacak ve ona olumsuz bir etki yapamayacaktır.

6-Fıtır sadakası ( fitre ) vermek bu aya mahsus bir ibadettir.

7- Teravih namazı bu ayda kılınır.

Hz. Peygamber Ramazan ayı girerken ashabına hitap ederek ramazan ayının kutsiyet ve faziletini şöyle açıklamıştır.

“Ey insanlar! Yüce ve mübarek bir ayın gölgesi üzerinize düştü, o ayda bir gece vardır ki bin aydan daha hayırlıdır. Allah o ayda oruç tutmayı farz kıldı. Geceleyin ibadet yapmayı nafile kıldı. O ayda bir farz işleyen diğer aylarda yetmiş farz işlemiş gibi sevap alır. O, sabır ayıdır. Sabrın karşılığı ise cennettir. O, yardımlaşma ayıdır. O ayda müminin rızkı bollaştırılır. O ayda kim bir oruçluyu iftar ettirirse bu, günahlarının bağışlanmasına ve cehennemden kurtulmasına sebep olur. Aynı zamanda oruçlunun sevabı kadar sevap verilir. Oruçlunun sevabından da hiçbir şey eksilmez. O öyle bir aydır ki evveli rahmet, ortası mağfiret ve sonu cehennemden ateşinden kurtuluştur.”

Müslümanlar için Ramazan ayı, bir zaman diliminin adı olmaktan öte bir şeydir. Sadece, nefsimize ve ağzımıza girene gem vurduğumuz günler değil, ağzımıza girene de çıkana da çok dikkat etmemiz gereken günlerdir. Ramazan yoksulların, düşkünlerin, muhtaçların, kimsesizlerin hatırlandığı ve korunduğu yoğun bir seferberlik ayıdır. Ramazan fert ve toplumu manen ihya edecek olan bir silkiniş ve diriliş hamlesidir.

İhlas ve samimiyetle tutulan oruç, kişiyi kötülüklerden korur. Biz oruç tutarız, oruçta bizi tutar. Hz. Muhammet (s.a.v.) şöyle buyurmuşlardır: “ Oruç bir kalkandır. Oruçlu, saygısızlık yapmasın, kötü konuşmasın. Eğer biri kendisiyle dövüşmeye veya sövüşmeye kalkışırsa, iki defa, “Ben oruçluyum.” desin…”

Ramazan ayının kalplerimize huzur, hanelerimize bereket, ailemize, ülkemize ve İslâm âlemine hayırlar getirmesini diliyor, bu mübarek ayı, insanlığın hidayet ve iyiliğine, yeryüzünün barış ve huzuruna vesile kılmasını Cenâb-ı Hak’tan niyaz ediyorum. Ramazan ayınız mübarek olsun.

Fahri SAĞLIK

Emekli Müftü

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu