GündemKöşe Yazıları

Kadrini Bil Ki Kadrin Bilinsin

Kadrini Bil Ki Kadrin Bilinsin

 

27 Nisan Çarşamba gününü Perşembeye bağlayan gece yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim’in indirilmeye başlandığı Kadir Gecesi’ni bir kez daha idrak edeceğiz. Bizleri böyle değerli bir geceye eriştirdiği için Rabbimize hamdü senalar olsun.

Kadir Gecesi, Müslümanların kadrini yüceltmek için onlara bahşedilmiş müstesna bir zaman dilimidir. Zira Rabbimiz bu gecede gönderdiği Kur’an-ı Kerim ile son ve en mükemmel din olan İslam’ın temel ilkelerini insanlığa tebliğ etmiştir.  Kadir; izzet, şeref, değer ve itibar demektir. Yeryüzünün en değerli varlığı olarak yaratılan insanoğlu, bu lütfun kıymetini bildiği ve varoluş gayesini gerçekleştirdiği oranda kadrini yüceltecektir. İnsan olarak Rabbimiz katında değer kazanmamızın yolu, yüce Rabbimizin ve birbirimizin kadrini ve kıymetini bilmekten geçmektedir.

Mübarek Kadir Gecesi için Kur’an-ı Kerim’de müstakil bir sure tahsis edilmiş, bu surede gecenin en güzel biçimde tasviri yapılmıştır. Kadr suresi, bizlere üç temel mesaj ile verir:

Birinci mesaj; surenin ilk ayetinde yer alan “Biz onu ( Kur’an-ı )Kadir Gecesinde indirdik.” buyruğundadır. Yüce Rabbimiz bu gecenin kutsiyetinin doğrudan Kur’an’a bağlı olduğunu bildiriyor. Kadir gecesi nasıl Kur’an ile değer kazanmışsa, Müslümanlar da aynı şekilde Kur’an’a uymakla değerlenir, özgürleşir, olgunlaşır, yücelir. Dolayısıyla Kadir gecesinde biz müminlere düşen en büyük vazife, asırlar önce dünya semasına indirilerek insanlığı aydınlatmaya başlayan Kur’an’ı, kalbimizin semasına yeniden indirmektir.

İkinci mesajı; surenin 2. ve 3. ayetlerindedir. Rabbimiz önce “ Kadir gecesinin ne olduğunu sen bilir misin? diye sorar ve cevabını şöyle verir: “Kadir gecesi, bin aydan hayırlıdır.” Bin ay, ortalama bir insan ömrü olup 80 yılı aşkın bir süredir. Her sene gelen Kadir gecesi müminlere bir ömür bahşederken, adeta bir hayat muhasebesi yapmalarını, ömürlerini nasıl ve ne uğurda harcadıklarını gözden geçirmelerini istemektedir. Yüce Allah’ın rahmet, mağfiret ve umut kapılarını sonuna kadar açtığı bu gece, ailemizin, dostlarımızın, mümin kardeşlerimizin ve insanlığımızın kıymetini bilmeden ihya edilemez. Bu gece, kadir ve kıymeti, onur ve değeri başka yerlerde arayarak gafletle geçirilen yıllarımızın, günahla kirletilen ruhlarımızın arındırılması için büyük bir fırsattır.

Üçüncü mesajı ise; son ayetlerinde gizlidir: “ O gecede, Rablerinin izniyle melekler ve Ruh (Cebrail), her iş için iner dururlar. O gece, esenlik doludur. Ta fecrin doğuşuna kadar.” Kur’an’ın nüzulünün hürmetine her sene vahiy meleği Cebrail (as) ve diğer melekler Kadir gecesinde yeryüzüne misafir olurlar. Selâm ve esenlik getirmek üzere aramıza inen bu kutlu misafirler, fecre kadar insanların yaptıkları dualara, tövbelere, istiğfarlara, zikir ve tilavetlere ortak olurlar.

Bizler bu gece kendimize Allah’ın meleklerini misafir edebilecek bir konumda olup olmadığımızı sormalıyız. İslam dünyası bugün neden kadrini ve kıymetini, saygınlığını, emniyetini ve esenliğini kaybetti? Müslümanlar olarak neden birbirimizin değerini bilmez, birbirimize güvenmez, müsamaha göstermez hale geldik? Rahmet Peygamberinin ümmeti arasındaki kardeşlik, sevgi ve merhamet bağları nasıl bu kadar zedelendi? Adına İslam ülkesi denilen beldelerin halkı, özellikle yöneticileri bu gece bu ve benzer sorular etrafında derin bir tefekkür ve nefis muhasebesi yapmalı, kurtuluş yollarını aramaya çalışmalıdır. İşte o zaman Ümmet-i Muhammed için fert ve toplum olarak bu gece bin aydan hayırlı olur.

Bu gece hakkı, hakikati, adaleti, ahlakı, erdemi, fazileti anlatan, iyiliği ve kötülüğü fark etmemizi, eğriyi doğrudan ayırt etmemizi, kendimize gelmemizi sağlayacak Yüce Kitabımızı anlama ve yaşama azim iradesi ortaya konulmalıdır. Unutmayalım ki, Kadir gecesini ancak Kur’an’ın kadrini, kıymetini bildiğimiz oranda hakiki anlamda ihya etmiş oluruz. Kur’an’ın ilkelerine sahip çıktığımız ölçüde bu gecede bir ömre bedel manevî gelişmeler yaşayabilir, Kur’an’ın barış mesajlarına kulak verdiğimiz nispette yeryüzünde huzur ve esenliği sağlayabiliriz.

Yüce Allah daha nice Kadir Gecelerine, nice bayramlara bu şuurla erişmemizi nasip etsin. Rabbimizden niyazım odur ki, asırlar önce Kadir Gecesi nasıl bize Kur’an’ı getirdiyse, bu Kadir Gecesi de ülkemize, milletimize, acılar içerisinde kıvranan İslâm âlemine ve bütün insanlığa Kur’an’ın rahmetini, merhametini, adaletini, sevgisini getirsin. Kadir gecesi, kadrimizin yücelmesine vesile olsun.

Bu duygu ve düşüncelerle aziz milletimizin ve bütün İslam âleminin Kadir Gecesini gönülden kutluyorum. Kadir Gecesinin feyz ve bereketinden hepimizin nasiplenmesini, dua ve niyazlarımızın kabul olmasını, topyekûn insanlığın ve bilhassa İslâm dünyasının geçmekte olduğu zorlu süreçten bir an evvel kurtulmasını, akan kan ve gözyaşının bir an önce durmasını, Ramazan Bayramına sağlık, afiyet içerisinde huzur ve mutlulukla erişebilmeyi niyaz ediyorum.

Fahri SAĞLIK

Emekli Müftü

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu