Mübarek Bir Diken: “Meryemana Dikeni “
Halk arasında bir adı da “mübarek diken” olan Meryemana dikeni hakkında birçok ilginç efsane anlatılır. İşte bu efsanelerden birinde şöyle bir hikâye anlatılır; Hz. Meryem doğum yaptıktan sonra göğsünden gelen anne sütü bu bitkinin yapraklarının üzerine damlamış ve bundan dolayı da yapraklarında beyaz beyaz süt damarcıkları oluşmuş. İşte bitki de ismini bu rivayetten almıştır. Bitkinin yapraklarındaki bu beyaz damarcıklar, bitkiyi diğer yakın akrabalarından ayıran karakteristik bir özelliktir.
Meryemana dikeni, Orta Çağ’dan bu yana şifalı bitkiler arasında kendisine yer bulmuş mucizevi bir bitkidir. Romalılar bu dikenli bitkiyi sebze olarak yetiştirir, bitki özünü balla karıştırıp safra kesesine iyi geldiğine inandıkları bir karışım yaparlardı. On ikinci yüzyılda da devedikeni birçok Avrupa ülkesinde, özellikle Almanya’da, tıbbi alanda kullanılan bir bitki olarak yerini almış ve karaciğer yetersizliğinden kaynaklandığı düşünülen rahatsızlıklar için kullanılmıştır.
Günümüzde ise Meryemana dikeni karaciğere zarar veren birçok toksine karşı koruyucu olarak kullanılmaktadır. Bilimsel adı Silybum marianum olan bu bitkinin içerisinde karaciğere iyi gelen; silymarin, silybinin ve silybin gibi bileşikler bulunur. Viral hepatit, kronik karaciğer hastalığı ve siroz için de tavsiye edilmektedir. Ulusal Kanser Enstitüsü’ne göre silymarin, toksinlerin hücrelere girmesini engeller, ayrıca karaciğerdeki toksinleri zararsız hale getiren enzimleri harekete geçirerek karaciğeri korur. Meryemana dikeni; karaciğer yenilenmesini uyarır, iyileştirici ve antioksidan özelliği vardır, karaciğer için bir detoks etkisi yapar yani zararlı maddelerin alımını bloke ederek toksinlerden arındırır. Bitkilerin güvenilirliğini ve etkisini test eden Alman E Komisyonu, toksin ve siroza bağlı karaciğer rahatsızlıkları ve iltihapları için Meryemana dikenini önermektedir.
Nasıl Kullanılmalı? 1 çay kaşığı ezilmiş devedikeni tohumunu 1 bardak suda 10 dakika demledikten sonra süzün ve günde 1-3 bardak için.
Karaciğeri korumak için kullanacağınız bitki ekstraktları ise uzmanların dediğine göre en az %70 oranında silymarin içermesi gerekir. Bunun dozu da genellikle günde 210-420 mg’dır.
Doğa, şifa arayanlar için bir eczane, her bir bitki hatta her bir hayvan ise canlı bir ilaç. Eğer insanoğlu çalışırsa yeryüzünde her derdin dermanını bulabilir.
Sağlıklı günler dileğiyle…
