Neşter
Neşter denince aklınıza ilk ne geliyor? Büyük ihtimalle bir doktorun hassas bir ameliyat sırasında elinde tuttuğu küçük, keskin bir bıçak.
Neşter
Neşter denince aklınıza ilk ne geliyor? Büyük ihtimalle bir doktorun hassas bir ameliyat sırasında elinde tuttuğu küçük, keskin bir bıçak.
Ama aslında neşter sadece hastanelerde değil, dilimizde ve kültürümüzde de keskinliğiyle kendine sağlam bir yer edinmiş bir kelime.
Kelimenin kökeni Farsçadan geliyor. “Nîştar” kelimesi, “sivri, delici” anlamına sahip. Niş kelimesi ise arı iğnesini ifade eder.
Neşter zaman içinde cerrahların vazgeçilmez aleti haline gelmiş. Aslında tarih boyunca, insanların bedenlerine ya da toplumsal yaralarına neşter vurduklarını görmek mümkün.
Mesela tıp dünyasında neşterin yolculuğu oldukça ilginç. Antik çağlardan bu yana hassas kesimler için kullanılmış, zaman içinde gelişmiş ve bugün artık “iKnife” gibi akıllı versiyonları bile var. Düşünün, bu özel neşter, kesim sırasında dokunun kanserli olup olmadığını anında tespit edebiliyor. Yani artık sadece kesmekle kalmıyor, aynı zamanda teşhis koymaya da yardımcı oluyor.
Dilimize de mecazi anlamda yerleşmiş bir kelime neşter. “Bir konuya neşter atmak” ya da “toplumun yaralarına neşter vurmak” gibi ifadelerle sık sık karşımıza çıkıyor. Genellikle cesur ve doğrudan bir müdahaleyi ifade eden bu deyim, özellikle gazetecilikte sıkça kullanılıyor. Bir yazar yolsuzlukları ifşa ettiğinde, “yolsuzluklara neşter vurdu” deniliyor. Çünkü neşterin amacı net: Sorunun kaynağına inmek ve onu açığa çıkarmak.
Neşter, kestiği kadar onaran bir alet aslında. Keskinliğiyle korkutucu gelebilir ama doğru elde olduğunda hayat kurtaran bir araca dönüşüyor. Tıpkı toplumun yaralarına doğru zamanda, doğru eller tarafından vurulan bir neşter gibi.
Bugün sizlerle paylaşmak istediklerim bu kadar, hepinize sağlıklı günler diliyorum.