SANAYİNİN BABA OCAĞI

Söz Sanayide köşemizin bu haftaki konuğu sanayide yılların ustası Tayfun Çöre oldu.

1957 yılından beri sanayinin baba ocağı olarak bilinen Ustası Tayfun Çöre’nin yanında yetişerek ustalaşan Teknik Oto’nun işletmecileri Ayhan Özkan ve Süha Başkent, “25 yıldır ustamızın yanında çalışıyoruz. Artık meslek sahibiyiz” diyerek ustamız Tayfun Çöre’den çok şey öğrendik. Hem insanlık olarak hem de meslek olarak bize kattığı çok şeyler var. Bizim için o sanayinin baba ocağı. Bu devirde böyle insanlar kalmadı. O bizim usta babamız” dediler.

ÇIRAK YOK SIKINTI ÇOK

Sanayinin babası olarak bilinen Tayfun Çöre, “Sanayide, 57 yıllık bir geçmişe sahibim. Burada 25 yıldır yanında çalışan evlatlarımla beraber oto tamiri yapıyoruz. İşlerimiz güzel, iyi. İşlerden yana bir şikâyetimiz yok. Ama çırak sıkıntımız var.Eskiye göre şimdiki zamanı kıyaslarsak, şimdi işler daha teknolojik ve rahat. Eskiden daha zordu. Takımlara ulaşmak, takım almak daha zordu. Şimdi kolay. Aradığımızı bulabiliyoruz. Ama işte en büyük sıkıntı eleman yetişmiyor. Bütün sıkıntı bu. Çırak gelmiyor artık. Bu da ilerleyen zamanlarda çok fazla usta açığının çıkacağını gösteriyor” dedi.

SANAT OKULU SANATI ÖĞRETİRDİ O YOK OLDU

Teknik Oto’nun ustası Çöre, “Sanat okulları açısından baktığımızda bizim zamanımızda eğitim çok güzeldi. Sanat okulundan çıkan birisi iş yapabiliyordu. Ben kendim de sanat okulu motor bölümü mezunuyum. Şu anda sanat okullarında o eğitim de yok. Mezun olan biri bence bir usta olabilecek kapasitede değil. Bu da eğitimin eksikliğinden kaynaklanıyor. Bence daha ilkokul sıralarından çocukların merakları, kabiliyetleri yönünde yönlendirilmeli. Küçük yaşlarda başlamalı bu. Benim en zoruma giden şeylerden birisi de şu. Adam çocuğunu getirip, ‘bunun kafası çalışmıyor, okuyamayacak bari sanatkar olsun dedim’ lafı çok zoruma gidiyor. Sanatkar olmak için önce kafanın çalışması lazım. Piyasada zaten 2 çeşit usta var. Bir kafası çalışmadığı için okuyamamış usta olmuş bir de hasbelkader başka sebeplerden dolayı okuyamamış ama kafası çalışıyor, gelmiş usta olmuş bunlar hemen belli oluyor zaten. Mesleklerindeki başarı ile kendini gösteriyor” diye konuştu.

ÇOK USTA GEZERSENİZ ÇOK MASRAF EDERSENİZ

Araç sahiplerine tavsiyelerde bulunan Çöre, “Bana göre ilk olması gereken araçların bakımlarını zamanında yaptırmaları. Şimdi bir çok araçta bakım zamanını araç kendisi gösteriyor. Bir de çok usta gezmesinler. Güvendikleri bir ustaya gitsinler çok usta gezerseniz çok masraf ederseniz. Çünkü bana devamlı gelen bir müşterinin aracına ne yaptığımı ben bildiğim için onun aracına gereksiz bir şey yapmam. Bir de son zamanlarda çoğaldı bu, adamın arabasın da örneğin bir kesiklik var, hemen internetten bakıyor sonrasında yalan yanlış fikirler ile geliyor kendi zararına oluyor. Güvendiği esnafa emanet etsin arızayı da o çözsün. Çünkü aynı arızanın birden çok fazla sebebi vardır” dedi

KULLANICI OLMAYINCA TAKIM NE İŞE YARASIN

Çöre, “Herkes yapabileceği işin en iyisini yapsın. Ben şimdiye kadar sayısız çırak yetiştirdim. Ama hatırladığım kadarıyla yetiştirdiğim çıraklar arasında 9 tanesinin iş yeri olan elemanım var. Hepsi devamlı gelip, arayıp sorarlar. Bu güzel bir mutluluk. Onların işlerinin güzel olması beni memnun ediyor. Genelde bizim mesleklerde kalfa yetişir, ayrılıp dükkan açacağı zaman ustasıyla kavgalı ayrılır. Ben hiç bir elemanınla böyle sıkıntı yaşamadım. Hatta dükkan açarlarken yardımcı bile oldum. Bu dükkânı da yanımda çalışan elemanlarıma bıraktım. Alın çalışın kazanın dedim. Takımlar için kaç para vereceğiz usta dediler. Hiç para vermeyeceksiniz dedim. Çünkü ben alırken çok zorlandım. Hem şuda var Kullanıcı olmayınca takım ne işe yarasın. Hurdaya vereceğime sanayinin içinde dağıtırım dedim. Her şey para değil. Manevi mutluluk, manevi doygunluk da gerekiyor. Ömrüm olduğu sürece de bu şekilde devam edeceğim” dedi