Sivil Toplum Örgütlerinin Dijital Kapasitelerinin Geliştirilmesi
Endüstri 4.0 ve Toplum 5.0 ile tüm dünyada hızlı bir dijital dönüşüm başladı.
Endüstri 4.0 ve Toplum 5.0 ile tüm dünyada hızlı bir dijital dönüşüm başladı. Bu gelişmeye paralel olarak dijitalleşme konusu ulusal ve uluslararası politika ve hedefleri arasına alındı. İşte tam da bu kapsamda tüm kurumlar gibi sosyal politikanın önemli bir aktörü olan sivil toplum kuruluşlarının da bu dijital dönüşüme ayak uydurması bekleniyor.
Sivil Toplum Kuruluşlarımız (STK) hayatın her alanında önemli projeler ürettikleri gibi kentlere sosyo-kültürel alanlarda katkılar sağlıyor. İşte sivil toplum kuruluşlarının bu çalışmalarını topluma anlatabilmeleri için sosyal medyaya ihtiyacı var. Ancak yapılan araştırma sonuçlarına göre; sosyal medya kullanımı açısından STK’ların neredeyse yarısının sosyal medya hesabı olmadığı görülmüştür. Diğer taraftan sosyal medya hesabına sahip olan STK’ların ise yarısından fazlasının paylaşımlarını doğru sıklıklarla yapmadığı da ayrı bir gerçektir.
Peki neden STK’lar dijitalleşmede istenilen düzeyde değiller? Bunun nedenleri arasında; STK’ların dijital okuryazarlıklarının genel olarak düşük olması, çoğu STK’nın dijitalleşme konusunda bir strateji ya da politika belirlememiş olması ve finansal kaynakların yeterli olmaması sayılabilir.
Bu nedenle, STK’ların sosyal medyayı daha etkili ve aktif bir şekilde kullanmaları için bir sosyal medya stratejisi oluşturmaları gerekmektedir. Dijital içeriklerin hazırlanması ve geliştirilmesi konusunda; STK’ların konunun uzmanlarından danışmanlık hizmeti alması ya da bu konudaki yetkinliklerin geliştirilmesi ve kurumsal hafızanın sağlanması adına STK yönetici ve çalışanlarının eğitilmesi gerekmektedir. Bütçesi kısıtlı olan ve bu yüzden dijital teknolojilerin yönetimi konusunda eğitim ya da danışmanlık hizmeti alamayan STK’ların ise dijital uygulama süreçlerinin yönetimi konusunda yetkin ve tecrübeleri olan STK’larla iş birliği yapmaları, “kardeş STK” uygulamalarıyla iyi uygulama örneklerini kendilerine model almaları önerilmektedir. Bu bağlamda küçük STK’ların kendi faaliyet alanlarındaki veya başka faaliyet alanlarında olup dijitalleşme düzeyleri yüksek STK’lar ile iletişime geçip iş birlikleri kurabilirler.
Sivil Toplum Kuruluşlarımız hayatın her alanında önemli projeler üretiyor, kentlere sosyo-kültürel alanlarda katkılar sağlıyor. STK’ların varlıklarının bilinmesi, görünürlükleri ve faaliyetlerinin duyurulması konusunda da sosyal medya önemli bir araç. Bu nedenle sivil toplum alanında sunulan hizmetlerin dijitalleşmesi, STK’ların iş ve işlemlerinin elektronik ortama aktarılarak hizmet kalitesinin artırılması ve sivil toplum kuruluşlarının dijital yetkinliklerinin artırılması oldukça önem arz etmektedir.
Yapılan bir çalışmaya göre ülkemizde 190 bine yakın sivil toplum kuruluşunun ancak %2-3’ü medyada haber olabilmiş. Bu sonuçtan da anlaşılacağı üzere Türkiye’de STK’ların dernek ve vakıfların medyadaki görünürlüğü az ve haber olma oranları çok düşük.
Türkiye’de sivil toplum kuruluşlarının kendisini anlatma noktasında bir eksikliği var. Bununla birlikte medyanın da iş yükü fazla. Sivil toplum kuruluşları medya üzerindeki yükünü azaltıp içerikleri ve fotoğrafları kendileri üretmesi halinde medyada daha fazla görünür olabilirler. Bu nedenle Sivil toplum kuruluşlarının medya departmanları olmalı.
Mitolojiden Sofralara Defne Yaprağı
Prof. Dr. Fatih Satıl