Toprağım Sınıfı Geçiyor mu? Sınıfı Geçmesi İçin Ne yapmalıyım?

Merhaba değerli okurlar,

Mesleğimin yirmi üçüncü senesinde şunu çok rahat bir şekilde ve kimseden korkmadan söyleyebilirim ki: günümüzde tarım; özellikle de bitkisel üretim Facebook’tan öğrenilmeye çalışılmakta, il ve ilçelerde tarım teşkilatları sağlıklı yönlendirme yapmadıkları gibi derde derman da olmamakta veya olamamakta, çiftçinin devlete en yakın olduğu Ziraat odaları konusunu zaten biliyorsunuz! Ha bire de zirai ilaç bayileri var ki…

Çiftçilerin tecrübelerini paylaşması gereken söz konusu internet platformu kirli bilgilerle dolu, kendine çiftçiyim diyenler ile ürün satıcıları kafa karıştırmakta, bilgi-tavsiye almak için sorulan sorulara verilen cevaplar dalga geçer nitelikte veya yanıltıcı olmakta. Çiftçiliği meslekleri olarak benimsemeyenler de bu rüzgâra kapılmakta.

Bilerek veya bilmeyerek sizlere anlatılmayan, bilgisi verilmeyen, yanlış yaptırılan konular var ve bunların sayısı hayli fazla. Örneğin Türkiye Ziraat Odaları Genel Başkanlığı’nın ağzından ben bu mesleği yapmaya başladığım günden bu yana hiç “ey çiftçi toprak analizi yaptırırsan tabana atacağın gübre parasından tasarruf edersin!” lafını duymadım. Denklem basit gübre pahalıysa toprak analizi yaptırarak sadece gereken kadar gübre alırsın, fazla para vermemiş olursun. Burada Amerika’yı yeniden keşfetmiyoruz, bu zor bir şey değil.

Çiftçilikte en büyük maliyet kalemlerinden birisidir taban gübresine harcanan para! İşte bu hafta çok önemli olan “toprak analizi” konusunu yazmak istedim. Muhtemelen şu yazacağımı daha önce hiç duymayanlarınız vardır. “TOPRAK ANALİZİ TOPRAĞIN KARNESİDİR, TOPRAK ANALİZİNDEKİ RAKAMLAR İSE TOPRAĞIN NOTLARIDIR” Şimdi tekrar soruyorum sizce toprağınız sınıfı geçebilir mi? Burada da denklem basit: toprak analizi yaptırırsın, gübreni analizde çıkan eksik ve fazla değerlere göre alırsın, tabanı hallettin sıra geldi üste: üst gübrelemeyi ve ilaçlamayı zamanında, gerektiği kadar, ilaçla veya başka gübre ile karışımlara dikkat ederek yapar, kaliteli mal üretirsin. Bu şekilde yapınca bu da mı gol değil? O zaman ziraatcini değiştir, ziraatci değil Ziraat Mühendisinin senin derdinde uzman olanıyla çalış herkesle değil. Neyse başka konulara dallanmayalım.

Çiftçi ekonomisi tarafından bakacak olursak sadece gübre parası olarak görmemek gerek; gübre atarken mazot yakacaksın. Tohum ekerken de mazot yakacaksın, çapa yaparken de mazot yakacaksın, sularken de mazot veya elektrik yakacaksın, işçilere para da vereceksin. Havalar iyi gitmezse bu masrafların biri veya birkaçı ikiye hatta üçe katlanacak. (Ki bitkisel üretimde riskin %50 den fazlası doğrudan veya dolaylı olarak hava durumu ile ilişkilidir)

Neyse çok karardık. Hava olaylarını bir kenara koyun çünkü müdahale edemeyeceğiniz olaylar. Gelelim yeniden toprak analizine! Nerede yaptıracağım? Kaç para? Kaç senede bir yaptıracağım? Ne zaman yaptırmam gerek? Balıkesir’de yaptıracağım analizde hangi değerlere bakılıyor? Sorularına cevap arayın. Haftaya yazacağım yazımda bu soruların cevaplarından bahsedeceğim sizlere. Hatta benden size bonus bir bilgi: ekmek/dikmek istediğiniz bitki veya mevcutta olan ağaçlarınız için nasıl numune almanız gerek?

Çiftçiliğinizi meslek olarak görün. Üretim maliyetini tahmini olarak hesaplayın (emin olun bu yapılabiliyor). Bu maliyeti azaltarak veya en azından aynı seviyede tutarak daha iyisini nasıl yaparım? Düşünün.

Bir konu hakkında sorular sormak, o konuyla ilgilendiğini gösterir. Samimi şekilde ilgileniyorsa daha iyisini nasıl yaparımı araştırır, sorar. Bilgi isteyene verilir. Herkes aynı şeyi yapıyor diye çiftçilik yapılmıyor bu devirde.

Bilinçli üretin, kaliteli, verimli, daha az masraflı olsun ki cebinize kaşana para çoğalsın.

Haftaya görüşmek üzere, kalın sağlıcakla.