GündemKöşe Yazıları

Tülütabakların Hikayesi

Tülütabakların Hikayesi

 

Tülütabaklar, keçi ya da koyun postu, baca kurumu, atkuyruğu, çan ve değnekle korkutucu bir görünüme kavuşan debbağlar yani tabak ve deri işçileridir. Başlarında “Tülükadı” adı verilen liderlerin rehberliğinde Yunan askerlerine karşı korku salan silahsız kahramanlara deniyor.

Her 6 Eylül öncesi hazırlanıp kurtuluş gününde ortaya çıkan tülütabaklar şenliklerde ve benzeri kutlamalarda dikkat çekiyor. Halk ve özellikle gençler gülümseyerek fotoğraf çektiriyor. Küçük çocukların çok mutlu olduğu söylenemez. Anlamlandırmadıkları tülütabakları gören minikler en yakınlarına sarılıp ağlayabiliyor ve korkuyorlar.Tıpkı palyaço gördüğünde ağlayan çocuklar gibi…

Gelelim Balıkesir’de tülütabakların hikayesine ;işgal yıllarında yüzlerini isle boyayıp, üstlerine hayvan derisi giydikleri ve düşman birliklerini korkutup, kaçırdıklarına inanılan tülütabaklar, Balıkesir’in kurtuluşunu kutladığı törenlerde en çok ilgiyi görüyor. Vatandaşları hem eğlendiren hem korkutan tülü tabaklar, özellikle çocukların ilgi odağı oluyor. Kurtuluş günü törenlerine katılan Balıkesirliler tülü tabaklarla anı fotoğrafı çektirmek için birbiriyle yarışıyor.

Tabakhane ve deri çalışanlarının milis kuvvetleri gibi yaptıkları bu kahramanlıkları unutulmayarak her yıl Kurtuluş günü tören kortejinde yer alarak temsil edilmektedirler.

Milli Mücadele döneminde debbağların (tabak, deri işçisi), keçi ya da koyun postu, baca kurumu, atkuyruğu, çan ve değnekle korkutucu bir görünüme kavuşarak düşman askerlerini kaçırdıkları rivayetinden ortaya çıkan “Tülütabak” gösterisi, Balıkesir’e özgü bir gelenek olarak yıllardır sürdürülüyor.

Yılda bir kez sadece Balıkesir’in kurtuluş günlerinde vatandaşların karşısına çıkan Tülütabaklar’ın, işgal dönemlerinde düşmanı korkutup, kaçırdıkları rivayet ediliyor. Tören sırasında işgal kuvvetlerinin askerlerini nasıl korkutmuşlar ise aynısını tören esnasında izleyenlere de yaparak o günün zor koşullarını anımsatmak ve anılarda yer edinmelerini sağlarlar. Ellerine aldıkları baca kurumuyla siyaha boyanmış değnekleriyle, aynadan baktıklarında kendilerini bile tanımayacak hale gelen deri işçileri, yıllardır beraber “Tülütabak” olan arkadaşlarını, siyaha boyanıp, post giydikten sonra tanımakta güçlük çekiyor.

“Tülükabak, Tüylütabak, Tüylüdebbağ”

“Tülükabak, Tüylütabak ve Tüylübeddağ” da denilen Tülütabaklar’ın, belirledikleri bir simit fırınından edindikleri baca kurumunu suyla karıştırıp, açıkta kalacak baş, el, kol, bacak ve ayaklarını siyaha boyuyorlar. İş yerlerinde hazırladıkları koyun ya da keçi postlarını üzerlerine geçiren, deriden yapılmış şapka giyen debbağlar, boyunlarına ses çıkarması için çan takıyorlar, bıyık olarak da at ya da manda kuyruğu kullanıyor.

 

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu