Su Tasarrufu İçin Bitkilerden Tüyolar!

Prof. Dr. Fatih Satıl

Prof. Dr. Fatih Satıl

Tüm Yazıları

Su Tasarrufu İçin Bitkilerden Tüyolar!

Küresel iklim değişimi sonucu yaşadığımız kuraklık ve yağmursuzduk ülkemizde olduğu gibi tüm dünyayı tehdit edecek boyutlara ulaştı. Bu kuraklık felaketi sadece biz insanları değil yeryüzündeki tüm canlıları etkilemektedir. Yeryüzünün sessiz sakinleri olan bitkiler alemi de bu küresel krizden nasibini almaktadır. Ancak Yüce Yaratan kuraklık krizine karşı koyabilmeleri için bitkilere birçok uyum ve direnç mekanizmaları bahşetmiştir. Susuzluk krizine giren bitkilerde önce acil önlem paketi daha sonra da uzun vadeli önlemler paketi olmak üzere iki aşamalı bir direnç mekanizması devreye sokulmaktadır.

Acil önlem paketi öncelikle bitkinin yapraklarında uygulanır. Yapraklarda terleme görevi yapan gözenekler normal zamanlarda gündüz açık gece kapalıdır. Ancak kuraklık krizi baş gösterdiğinde gündüz de kapatılırlar. Bu tedbire ek olarak ayrıca gözenekler küçültülür. Bu şekilde bitkide su kaybı önlenmiş olur. Doğal olarak gözeneklerin kapalı olduğu için bitkide fotosentez ve solunum gibi hayatsal faaliyetler de azalır. Buna bağlı olarak bitkide büyüme de yavaşlar.

Bitkideki bu davranıştan ders almak gerekirse, günümüz kuraklık krizine karşı ilk yapılacak iş aşırı günlük yaşantımızda su tüketimi azaltıp israfı önlemektir. Bu konuda milletçe su israfını önleyici tedbirlere ilave olarak su tüketimini artırıcı faaliyetleri de azaltmak gerekir.

Kuraklık sürecinde bitkilerde bu acil tedbirlere ek olarak su kaybını önlemek amacıyla, yaprak yüzeyindeki hücrelerde mum salgılanarak yaprak yüzeyi mum tabakası ile kaplanır, bazı bitkilerde ise mum tabakası yerine yaprak yüzeyinde tüy yoğunluğu artırılır. Bu şekilde yaprak yüzeyinde yalıtım yapılarak su kaybının önüne geçilir.

Bu savunma tedbirlerinden alacağımız mesaj ise şu olmalı. Bizler de evlerimizde ve iş yerlerimizde su kaçaklarını önleyici tedbirler almalıyız. Damlayan muslukları tamir etmeli, musluklarda hava filtreleri kullanarak suyun aşırı şekilde musluklardan akışını önleyici tedbirler almalıyız.

Benzer tedbirleri belediyeler de su ve kanalizasyon borularında yapmalıdır. Ayrıca bu konuda, kent estetiğinde ve yeşil alanlarda söz sahibi peyzaj mimarlarına önemli roller düşmektedir. Peyzaj tasarımları yaparken kısa ömürlü, çok fazla su tüketen ve doğayı sömüren düzenlemeler yerine uzun ömürlü doğaya katkı sağlayan kalıcı ve akılcı düzenlemeler yapılmalıdır. Egzotik bitki kullanma eğiliminden kaçınıp, bölgeye uygun, su açısından daha kanaatkâr bitki türlerine yönelmek gerekir.

Bitkiler, ot gibi sessiz ve sakin dursalar da hal dilleriyle biz insanlara nice mesajlar veriyorlar, ama biz farkında olmuyoruz. O halde bizler de bitkilerden ders alıp günlük yaşantımızda kuraklık krizine karşı gereken tedbirleri almamız gerekiyor. Bu nedenle herkesin neyi ne kadar tükettiğine dikkat etmesi şart. Resmi verilere göre her gün 800 çocuğun susuzluktan öldüğü bir dünyada su israfını önlemek insani bir görevimiz olmalıdır.