Sevgi Dili
Sevgi Dili
Sevelim sevilelim dünya kimseye kalmaz…İnsan ilişkilerinde sözel olmayan iletişim, bütün iletişimin %80’ini oluşturuyor. Gerçek sevgi karşı taraftaki insan beyni tarafından algılanabiliyor.Kadınların altıncı hissi kuvvetlidir diyenler o his arasında en çok karşı tarafın niyetini sevgi içerikli ise hemen alıyor ve algılıyor.
Sevgi kelimesinin içinde içtenlik var. Sevgi kelimesinin içerisinde bir içtenlik ve aynı zamanda da karşıdaki kişiye karşı hissedilen duygu barınıyor. Birine seni seviyorum dendiğinde aslında o insana senin hakkında sıcak dostluk, samimi duygular hissediyorum, senin dostunum gibi bir anlam da çıkıyor. Bir merhaba gibi benden sana zarar gelmez gibi bir duygu da ortaya çıkıyor, o yüzden sevgi duygusu içinde dostluk anlamı da taşıyan duygu var. Sevginin tanımı kişiye göre değişir. Mesela aşık olan birine sevgi dendiği zaman sevgi nesnesi kimse sadece onu söyler. Hayat o kişi için sevdiğinden ibarettir. Sevgi onu iyi beslersek gelişir, bütün hücrelerimize kadar yayılır. Bizi insan ilişkilerinde sıcak ilişki kurabilen bir kimse yapar. Yeni doğan bir çocuğun sevgi nesnesi annesidir. İlk doğar doğmaz korkar çocuk. Çünkü anne karnı çok konforlu bir alan, her şey hazır geliyor. Yürümesi ve gayret etmesi gerekmiyor. Doğar doğmaz, soğuk hava dışarıda ciğerlerine giriyor, müthiş bir korku oluyor. O korkuyu anne sevgisi azaltıyor, güven oluşturuyor. Yani aslında sevgi insanın güvene giden yoludur. Güven oluşturmuyorsa o sevgi şartlı sevgidir veya çıkar ilişkilidir. Onlara klasik anlamda sevgi denmez. Ama sonuçta o da bir cazibedir, çekimdir. Ne demiş Yunus Emre;
Hak cihana doludur, kimseler Hakkı bilmez
Onu sen senden iste, o senden ayrı olmaz
Dünyaya gelen geçer, bir bir şerbetin içer
Bu bir köprüdür geçer, Cahiller onu bilmez
Gelin tanış olalım, işin kolayın tutalım
Sevelim sevilelim, dünya kimseye kalmaz
Yunus sözün anlar isen, mani’sini dinler isen
Sana iyi dirlik gerek, bunda kimseler kalmaz
Sevelim sevilelim dünya kimseye kalmaz