Kömürde Ejder Meyvesi Kebabı
Kömürde Ejder Meyvesi Kebabı
Bir meyve, sebze veya et ürününün pişirilmesine yönelik isimler vermek oldukça ilginç değil mi?

Mesela siz tarihte patatesi ilk keşfeden kişisiniz. Önce ne yaparsınız? Isırıp tadına bakarsınız, değil mi? Peki, aranızda hiç bunu denemiş olan var mı? Varsa bile eminim tadını çok beğenmemiştir… Fakat bir gün birinin çıkıp “Ben bunu doğrarım, tuzlarım, baharatlarım, yağ atıp kızartıp yerim, mis gibi!” diyebilmiş olması gerçekten güzel bir yaratıcılık örneği.
Mesela siz hiç ejder meyvesi yerken, “Bunun tadı biraz az gibi, şunu bir de yağda kızartıp deneyim,” veya “Bunları şişe geçirip kömürde ejder meyvesi yapıp, sonra da kremşantiyle süsleyip yerim,” dediğiniz oldu mu? Olmamıştır sanırım. Ama patatesin kaderi öyle olmamış. Başka bir yazıda da patates kızartmasının tarihini inceleriz belki de. Şimdilik burada bitirelim ve günün kelimesine geçiş yapalım dilerseniz.
Günün Kelimesi “Prestij”
“Prestij” kelimesini duyduğunuzda, aklınıza ne geliyor? Lüks arabalar, pahalı saatler, belki de topuk sesleriyle yürüyen bir iş insanı. Bugün prestij, çoğunlukla itibar ve saygınlık ile özdeşleştirilse de, bu kelimenin kökeni pek de o kadar “parlak” değil. Hadi, biraz geriye gidip bu kelimenin ne kadar derin bir geçmişi olduğunu inceleyelim.
Prestij, Fransızca “prestige” kelimesinden gelmiştir ve Bu kelime de Latince “praestigium” kelimesinden türetiliyor. Praestigium ise “göz boyama” veya “illüzyon” anlamına gelir. Dahası, bu kelime “praestringere” fiilinden türetilmiştir, yani bu da “göz bağlamak” anlamına geliyor.
Bir başka deyişle, prestij kelimesi eski zamanlarda tam anlamıyla bir göz boyama numarasını ifade ediyordu. Bir şeylere inanmak, gözümüz bağlıyken hayal ettiğimiz gibi görünüyordu. Kimse gerçekten gözümüzün ne gördüğünü anlamıyordu, çünkü illüzyon her şeydi. Ancak zamanla bu kelime, göz boyamanın ötesine geçip saygınlık ve itibar anlamlarına büründü. Yani, prestij bir noktada göz boyamaktan çıkıyor ve gerçek bir etki yaratma noktasına geliyor.
Günümüzde Prestij Ne Anlama Geliyor?
Bugün prestij dediğimizde aklımıza ne geliyor? Muhtemelen büyük markalar, sosyal medya fenomenleri, ünlüler… Prestij artık sadece “göz boyama” değil, aynı zamanda bir başarı simgesi, yüksek bir statü göstergesi. Ama yine de, eski anlamından bir şeyler taşıyor. Mesela, prestijli bir üniversite, prestijli bir otel, prestijli bir restoran… Hala o eski “boş görüntü” ve “illüzyon” havası var, değil mi?
Bugün prestij, aslında biraz da “algı yönetimi” meselesine dönüşmüş durumda. Markalar ve influencer’lar artık prestijlerini bir fotoğraf, bir paylaşımla yaratıyor. Bir anlamda, prestij hâlâ göz boyamak ama bu sefer büyü ve sihir, daha çok “takipçi” sayısında ve “doğru an” da gizli.
Görünen o ki, prestij dediğimiz şey, zamanla ne kadar değişirse değişsin, hep bir şekilde “göz boyama” işine dayanıyor. Geçmişte sihirbazların elindeki bir hileydi, şimdi ise markaların ve sosyal medya fenomenlerinin elinde bir başarı aracı.