Bandırma’da Bir Yaz Akşamı

Kamil Akyürek

Kamil Akyürek

Tüm Yazıları

Bandırma’da Bir Yaz Akşamı

Haziran ayının sıcak bir günüydü. Okuldan yeni çıkmıştık, yorgun ama enerjiktik. Bir anda ortaya atılan fikirle sekiz kişilik bir arkadaş grubuyla kendimizi mangal yapma planının içinde bulduk. Bandırma’da öğrencilik günlerimizdi. Hava güzel, zaman bol, niyet keyifliydi.

Market Alışverişi ve Hazırlık

Önce markete uğradık. Alışveriş kısa sürdü ama eksiksizdi. Biber, domates, salata malzemeleri, hazır köfteler ve tavuk aldık. İçimizden biri “ekmekleri de unutmayalım” dedi. Herkesin elinde bir poşet, doğanın yolunu tuttuk.

Çalı Çırpı ile Ateş Başlatmak

Mangal yapılacak alanı bulduk ama kömürümüz yoktu. Doğal yollarla işi çözmeye karar verdik. Etraftan çalı çırpı topladık, kurumuş dallarla küçük bir ateş yakmaya çalıştık. Biraz uğraşlıydı ama birlikte olunca her şey kolaylaşıyor gibiydi.

Sofranın Kurulması ve Mangal Keyfi

Köfteler pişerken biri domatesleri doğradı, biri soğanları soydu. Salatayı karıştıran da vardı, sadece izleyen de… Mangalın dumanı yükselirken aramızdaki sohbetler derinleşti. Neşeli, sade, telaşsız bir akşam yemeğiydi. Ortak emeğin verdiği huzur sofraya yansıyordu.

Yemek Sonrası Futbol Maçı

Karnımız doyunca enerjimiz yeniden tazelendi. Yakındaki boş alanda top oynamaya başladık. Çimenlere çıplak ayakla basmak, gülerek koşmak, bazen düşmek… Birbirimize karışmış ayak izleri, sadece top peşinde değil, gençliğin heyecanı peşindeydik.

Kalan Tadın Adı: Birliktelik

Gün battı, serinlik çöktü. Toparlanırken kimse hemen gitmek istemedi. O anın güzelliği, basitliğindeydi belki de. Herkesin içinde “iyi ki geldik” hissi vardı. Şimdi geriye dönüp bakınca, o gün sıradan bir günden çok daha fazlasıydı. Birlikte geçirilen her an, zamanla anlam kazanıyor.

Meltem Gezer

Bandırma’da Bir Yaz Akşamı