Nursima Akyürek

Nursima Akyürek

EBRU SANATINI ÇOK SEVERİM

Ebru sanatı ile uğraşmak çok güzel. Tavsiye ederim. Ebru sanatını sadece kendim yapmakla kalmayıp Sizler içinde sordum. İstanbul’da ki ebru sanatının ebruli gözlerle bakan ebru öğretmenine teşekkür ederim. Ebru sanatı özel olarak hazırlanmış su üzerine, fırça darbeleri ve yardımcı aletlerle yapılan desenlerin, kağıt üzerine aktarılma işlemi. Günümüzde güzel vakit geçirmek, kafa dağıtmak ve sanatsal ürünler çıkarmak isteyenler, hobi olarak ebru yapmayı deneyebilir. Son derece görsel olan bu sanatı SİZLER için sordum. Ne yapmalı ne etmeli…

Ebru sanatı görsel açıdan renkleri konuşturuyor ve bambaşka bir kapı açıyor her kağıtta.Su üzerine dökülen bir gözyaşı adeta su damlacıkları sizi anlatıyor yada farklı dünyaları…Bir şölen gibi çok renkli ve kıymetli bir sanat. Suyun üzerinde renk verme çalışmalarıyla yapılan süsleme sanatı Geleneklerimizde çok kullanılırmış. Bu sanatın önceleri kursları, eğitimleri yoğun şekilde bulunurken günümüzde sınırlı ve bazı yerlerde sayılı kişilerce yapılırmış. Halk eğitimlerde Balıkesir’de de olduğunu duymuştum. Aldığım bilgilere göre,Osmanlı döneminde uygulanan ebru sanatı, önemli bir iş kolu. Birçok kişiye kazanç sağlamış. Doğu topraklarından Avrupa’ya yayılmasıyla ebruya Avrupa’da, Türk kağıdı ismi verilmiş. Tüm dünya üzerinde ilgi çekmiş, uygulanmış ve sevilmiş bir sanat.

Ebru sanatı ile ilgili kısaca bilgi verdikten sonra gelelim yapılışına. Bunun için öncelikle tüm malzemeleri eksiksiz bir şekilde temin etmemiz gerekiyor. En önemli nokta malzemelerin kaliteli olması. Ne kadar iyi malzeme kullanırsanız, yaptığınız çalışma o kadar güzel olacaktır. Ebru sanatı için gerekli malzemeler ise şöyle;

Yazının Devamı

BAYRAM HEYECANIM

Ramazan bayramı geldi, yine çikolatalar ve şekerler ile bol gülümseme kahkahalar ile günler geçecek.

Sahi bayram nedir? Bayram bizim dini ulusal toplumsal olarak kutladığımız heyecanımızı mutluluğumuzu paylaştığımız anılarımızı geçirdiğimiz Bol hatıralara yer vererek zamanımızı geçirdiğimiz zamandır.

Bu bayramda beklentilerimiz ailemizin ve dostlarımızın yanımızda olması. Birlikte bayram sofralarında vakitlerinde karnımızı doyurduğumuz zamanlara şükretmek olması şüphesizdir. Bayram, sevinç ve heyecan yaşatır hem çocuklara hem büyüklere. Kimi zaman büyüklerimizi ziyaret ederiz , Kimi zamanda komşumuzu. Bayramlar sahiden ne güzeldir içimizde dolup taşan o güzel hissi tatmak. Her bayram çocuklar erkenden kalkar kimi bayramlıklarını giyer, süslenir püslenir. Çocuklar şeker toplar bazen de kaçamak harçlıklar onları çok mutlu eder. Bayram sadece çocukları değil yetişkinleri de mutlu eder. Sabah vakti ezan sesi duyulunca yaşanılan heyecan çok farklıdır. Bayramların ilk sabahı erkekler bayram namazı kılmak için camiye gider. Bayramda asıl yapılması gereken, insanlardan uzakta tatil yapmak değil, eş, dost, akraba ziyaretlerine gidilerek yapılmasıdır. Bu bayram eski bayramları anımsatıyor, büyüklerin ellerinden öpüp sonra büyüğümüzün yüzündeki tebessüm her şeye değermiş gibi geliyor o an sanki. Mutluluk tüm şehrimi sarmış gibi bayram havası ciğerlerime dokunuyor, Ramazan bayramında bu bayram yine çok güzel.

Yazının Devamı

CANLILAR ALEMİNDE MAYMUN OLMAK

Bugün sizlere aktaracağım şey bir çeşit aklımda oluşan uzun süredir biriktirdiğim bilgileri ve soruları paylaşmak olacak.

Etrafı ağaçlarla çevrili ormanın nerede ise tüm bitkileri şu anda maymunun bulunduğu habitatta yer alıyor. Maymunların kendilerine ait bir gelenekleri var . Belki insanlar gibi dans edebiliyorlar ve şarkı söyleyebiliyorlardır ? 15-20 Yıl arası yaşam mücadelesi veren bu canlılar bizler gibi aile ve topluluk halinde yaşamayı adet edinmişler. Peki sizce maymunlar tüm canlıların dilinden anlayabiliyorlar mı ?

Maymunlar kahverengi kıllı büyüklü küçüklü canlılardır bildiğimiz üzere memeli canlı grubuna girmektedir. Bazı maymunlar karada rahatlıkla yaşayabiliyor.

Yazının Devamı

AVLU DUMAN İÇİNDE

Duman ve ekibi Balıkesir ‘de verdikleri hafta sonundaki konserle hem gençlerin hem büyüklerin gönlünü kazandı. Bilindik günümüz şarkıları ile kısa sürede herkesi etkilemeyi başaran Duman, konserinde bulunan herkesi eğlendirdi. Binanın içi dolup taşmış ve çoğu genç gruplar birlik ve beraberlik içinde şarkılara eşlik ediyordu. Konser saatler sürdü ancak, bizim için çok çabuk geçmiş dakikalara sığdırmıştık bu konseri. Gençlere, içlerindeki enerjiyle daha fazlası gerekiyordu…

Ben nasıl geçtiğini anlayamadım. Konserden bahsetmişken, o kadar kalabalığın yeni bambaşka bir atmosfer yaratmasından da bahsedelim. Gülüp eğlenmek ve ailesi dostları ile güzel vakit geçirmek isteyen herkes farklı bir hava katmıştı Duman’a. Bazıları ayakta, bazıları yere oturarak şarkılarda dans etti. Şarkılara eşlik ederek söylemek apayrı bir güzellikti.

En güzel şeylerden biri de kahkahaları ile boğulan birkaç çocuğun kol kola zıplayıp ‘Duman. Duman’ tezahüratları idi. Yeni bir akıma tanıklık eden çoğu grup ayak uydurup konserin tadını çıkardı.

Yazının Devamı

EFSANE TÜCCAR

Bir varmış bir yokmuş la başlayan basit hikâyelerden biri bu da . Bir tüccar varmış gemi ile iki kasaba arasından gelip gidiyormuş ve kumaş, kuruyemiş gibi malları satıyor sonra da geri dönüyormuş, malı mülkü çok olduğundan bazen de artanları yoksullara ve ihtiyacı olanlara dağıtıyor bağış yapıyormuş. Gel zaman git zaman halk bu tüccar adamı çok sevmeye başlamış. Lakin tüccarın eşi ve güzeller güzeli iki kızı farklı kasabada yaşadığı için onlara çok az zaman ayırabiliyormuş. Bir süre sonra tüccar işi bırakmaya karar vermiş. Kendi memleketi ne geri dönmüş. Bunun üzerine tüccarı seven halktaki yaşlı ve gençler bir araya toplanıp tüccar için bir kutlama yapmaya karar vermişler. Her yeri süsleyip püslemişler .Tüccar gemiden inmiş ve hazırlığı görmüş . Gözleri sevinç göz yaşı ile dolmuş taşmış o sırada anlamış ki halk tarafından çok sevildiğini son kez tüm mallarını herkese yoksula zengine dağıtıvermiş . Böylelikle tüccarın adını kimse bilmesede efsane olarak tarihe adı yazılmış.

Yazının Devamı

GARAJ BALIKESİR’DE KONSER Mİ?

Sosyal bir müessese olarak halka açık konserler ilk kez 18.yüzyılda opera ve resital ile birlikte ortaya çıkmış. Günümüz de hâlen devam eden açık alan konserleri, kapalı alan konserleri çoğumuzun ilgisini çekiyor. Tabi ki benimde. Neden mi ? Ankara’nın yolları taştan Garaj konserleri çıkardı beni baştan diye diye, söyleye söyleye tuttum Avlunun yolunu…

Balıkesir’de son birkaç haftada verilen konserler oldukça dikkat çekti, biletler büyük bir heyecan ile alındı. Bu hafta verilen Fatma Turgut konseri ise apayrı bir dünyaya açılan kapı gibi büyüleyiciydi. Sahne ışıklandırması ve diğer her şey bana göre tamdı. Koltuklar sırası ile doluyor ve kimseden çıt çıkmıyordu. Kırmızı koltuklardan bazısı yalnız kalmıştı ama onlarda ilerleyen zamanlarda doldu. Tüm ilgi sahnede ve tüm gözler Fatma Turgut’un üzerindeydi.

Konser başladığında kulakları dolduran ses elbette tarif edilemez ancak şu söylenebilir; Yaşlı olsun çocuk olsun genç olsun herkes eşlik etti gerek alkışlarla gerek ağızlar ile. Yabancılık çekmedi bizlere sanki doğma büyüme Balıkesirliymiş gibi içimizden biri gibi davrandı. Şarkılarının arasına konuşmalar serpiştirdi, bir konuşma esnasında kekeledi lakin bu daha da sıcakkanlı biri olduğunu ve ardından hemen hafif tebessüm etmesinden anlaşıldı ki cidden o da bizden biriydi. Konserin ortalarına doğru neredeyse hiç kimse oturmuyordu koltuklar engel değilmişçesine gençler dans ediyor ve çocuklar mutluluklarını belirtiyorlardı. Konser durmaksızın heyecan ile ilerliyordu ve Fatma Turgut ona eşlik eden gitarist arkadaşlarını tanıttı Hüseyin Deniz ve Egemen Sarıkaya yeni grubunda artık beraber olduklarını da açıkladı. Konserde hiçbir aksaklık olmadı. Beğendim. Güzeldi. Heyecan veriyordu.

Yazının Devamı