Küresel iklim değişimi sonucu yaşadığımız kuraklık ve yağmursuzduk ülkemizde olduğu gibi tüm dünyayı tehdit edecek boyutlara ulaştı. Bu kuraklık felaketi sadece biz insanları değil yeryüzündeki tüm canlıları etkilemektedir. Yeryüzünün sessiz sakinleri olan bitkiler alemi de bu küresel krizden nasibini almaktadır. Ancak Yüce Yaratan kuraklık krizine karşı koyabilmeleri için bitkilere birçok uyum ve direnç mekanizmaları bahşetmiştir. Susuzluk krizine giren bitkilerde önce acil önlem paketi daha sonra da uzun vadeli önlemler paketi olmak üzere iki aşamalı bir direnç mekanizması devreye sokulmaktadır.
Acil önlem paketi öncelikle bitkinin yapraklarında uygulanır. Yapraklarda terleme görevi yapan gözenekler normal zamanlarda gündüz açık gece kapalıdır. Ancak kuraklık krizi baş gösterdiğinde gündüz de kapatılırlar. Bu tedbire ek olarak ayrıca gözenekler küçültülür. Bu şekilde bitkide su kaybı önlenmiş olur. Doğal olarak gözeneklerin kapalı olduğu için bitkide fotosentez ve solunum gibi hayatsal faaliyetler de azalır. Buna bağlı olarak bitkide büyüme de yavaşlar.
Bitkideki bu davranıştan ders almak gerekirse, günümüz kuraklık krizine karşı ilk yapılacak iş aşırı günlük yaşantımızda su tüketimi azaltıp israfı önlemektir. Bu konuda milletçe su israfını önleyici tedbirlere ilave olarak su tüketimini artırıcı faaliyetleri de azaltmak gerekir.