Toplu Sözleşmede İmza Var, Beklenti Büyük
Toplu Sözleşmede İmza Var, Beklenti Büyük
Bugün, kamu işçileri açısından önemli bir dönüm noktasına tanıklık ettik. Uzun süren müzakerelerin ardından, Kamu Kesimi Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Anlaşma Protokolü nihayet imza altına alındı. Türkiye Enerji, Su ve Gaz İşçileri Sendikası (TES-İŞ) tarafından yapılan açıklamada, protokolün detaylarının ilerleyen süreçte şekilleneceği ifade edildi. Bu protokol, yalnızca masadaki imzaların değil, milyonlarca kamu emekçisinin umutlarının ve geçim derdine dair beklentilerinin de sembolü.
Protokolün imzalanması, elbette müzakerelerde bir ilk adım. Henüz işyerlerine özel talepler ve kritik detaylar için sendikalar ile TÜHİS arasında yeni görüşmeler sürecek. Ancak bu adım, 2025 yazının kamu işçileri açısından "kararsız" değil, kararlı bir yaz olacağını gösteriyor.
Sadece Zam Değil, Gelecek Meselesi
Toplu iş sözleşmesi denince akla sadece zamlar gelir; ancak mesele bu kadar basit değil. Geçim, alım gücü, sosyal haklar, iş güvenliği, hizmet kalitesi ve nihayetinde vatandaşın da memnuniyeti, bu masalarda alınan kararlarla doğrudan bağlantılı.
TES-İŞ’in kamuoyuna yaptığı “üyelerimize ve tüm kamu işçilerine hayırlı olsun” açıklaması, elbette olumlu bir havayı yansıtıyor. Ancak kamu işçilerinin son yıllarda yaşadığı ekonomik sıkışmışlık düşünüldüğünde, hayırlı olması için sözleşme metninin içeriği büyük önem taşıyor.
Balıkesir'de de Gözler Bu Protokolde
Balıkesir’de, enerji, su ve altyapı hizmetlerinde görev yapan yüzlerce kamu işçisi bu sürecin doğrudan tarafı. Onların alacağı ücret sadece bir maaş değil, aynı zamanda şehrin ekonomik nabzını da belirliyor. Pazardaki fiyatlardan kiralara, hatta yerel esnafın cirosuna kadar her şey kamu çalışanlarının alım gücüyle yakından ilişkili.
Bu yüzden bugün imzalanan protokol, Ankara’daki bir salonda atılan birkaç imzadan ibaret değil. Bu, Balıkesir’den Kars’a kadar her kamu çalışanı ailesinin sofrasındaki ekmeğin büyüyüp büyümeyeceğine dair bir karar.
İmza Yetmez, Takip Şart
Gazetecilik sadece haberi vermek değil, süreci izlemek ve kamuoyunu bilgilendirmek. İmza atıldı, evet. Ama sözleşmenin içeriği açıklanınca; zam oranları, sosyal haklar, iş güvencesi netleşince kamu işçisi gerçekten “rahat bir nefes” alabilecek mi? İşte o zaman bu sürecin gerçekten başarılı olup olmadığını değerlendireceğiz.
Sendikalar görevini yaptı, şimdi gözler siyasette ve ekonomide. Gerçek kazanç, çalışanlar memnun olursa yazılacak.