8 Mart Kadınlar Günü bitti, nerede kalmıştık?

Kamil Akyürek

Kamil Akyürek

Tüm Yazıları

Türkiye’deki standart bir dolmuş şoförü düşünelim; (buradaki standart kelimesi istisnaları tenzih edilerek kurulmuş bir kelimedir) Perşembe günü eşinin, annesinin ya da çevresindeki değer verdiği kadınların, kadınlar gününü kutladı ve Cuma günü aracına binen kadına; ‘bayan’a yer verir misiniz dedi. Burada ne demek istediğimi anlayan kesim, zaten benim hitap ettiğim kesim. “Ne var ki canım bunda, amma da abartıyorlar.” diyen kesim ise yazının bu kısmından sonra okumayı bırakabilir. Anlamak isteyen kesime ise bir başka köşede bunu daha ayrıntılı işleyeceğime şimdiden söz veriyorum.

Bu hafta kadınların başrolde olduğu bir haftaydı. Ne haftaydı ama!
Ekrandaki reklamlar, sosyal medya mesajları hepimize böyle günlerin önemini hatırlatmada büyük rol alıyor. Eşine yılın belli başlı günleri hariç iltifat etmeyen erkek bile(o da yine sosyal medya baskısı) kendini bu role kaptırıp sosyal medya aracılığıyla eşinin ya da annesinin kadınlar gününü kutluyor, bak sen şu işe. Akşam eve gelince bir sarılmak, kutlamak yok ama. Neden? Paşam kutladı ya sosyal medyadan, vır vır edip durmayın siz de canım. Misafirliklerde hangi reklam daha iyi konuşmaları, hangi ünlü nasıl video çekmiş, toplumsal farkındalık yarıştırmacaları. Yanlış anlaşılmasın yarıştırılsın, bir şeyler yarıştırılıp bir kategoride sıralanacaksa bu tür projeler konu olsun bizlere. Olsun ki günün anlam ve önemini iyice kazıyalım zihnimize, yedirelim hayatımıza.
Bu yazıyı yazmadan önce Kadınlar Günü hakkında birçok yazı okudum, toplumun önde gelenleri bu gün hakkında ne düşünüyor diye merak ettim. Açıkçası iç ferahlatıcı bir tane bile yazıya rastlamadım desem yeridir. Kadının toplumdaki yeri, kadınların istihdama katılım oranı, kadına şiddet, kadına tecavüz, kadına ölüm! O yüzden pek de haksız sayılmazlar; çünkü bugünün ortaya çıkışı bile kadınlara yapılan haksızlıklardan meydana gelmemiş miydi?
Tarih 8 Mart 1857, yer New York’ta bir dokuma fabrikası. İçlerinde kadın işçilerin yoğunlukta olduğu 40.000 işçi, ağır çalışma saatleri ve iş koşulları. Kadın işçiler yoğun çalışma saatleri ve düşük ücretlere tepki vermek ve haklarını aramak için örgütlenir ve grev yaparlar. Bu grev o güne kadar yapılmış en büyük kadın eylemlerinden biri olur. Kadınların örgütlendiği bu eylemi durdurmak isteyen polis, kadın işçilere saldırmış ve fabrikanın patronlarının da desteğiyle binlerce işçiyi fabrikaya kilitlemişlerdir. Sonrası büyük bir faciaya sebep olmuş, o sırada fabrikada nedeni bilinemeyen çıkan yangında içeride kilitli kalan işçilerden 129’u yanarak yaşamını yitirir. Ve bu facia kısa sürede tüm dünyaya sıçramış bu günün Dünya Emekçi Kadınlar Günü olarak doğmasına sebep olmuştur.
Cumhuriyetimizin odak noktasında yer alan kadınlar, ne istediğini bilen kadınlar; kadın olmanın tadını çıkartın. Tek vasfınız çocuk doğurup, büyütmek, eşine hizmet etmek, evi silip süpürmek değil bunu unutmayın. Sevgili Kadınlar; kalıplara aldırmadan üretebilin, ürettikçe daha da özgürleşin ve bundan vazgeçmeyin. Sizlere sağlık mutluluk ve esenlik dolu günler diliyorum. 8 Mart Dünya Kadınlar Gününüzü kutluyorum. Haftaya görüşmek dileğiyle…