GündemKöşe Yazıları

GECE…

Gece… Masumiyetini ay ışığına akıtır da hülyalı sabahlara gebe kalır gece. Mehtaplı gecelerin, dolunay vaktinin o şiir tadındaki öykümsü muhtevasına ev kurmayı arzular. Kimileri gün ışığına âşıktır kimisi de günbatımına tutkun. Güneşin doğuşunu muştulayan kuşlar, günbatımı renginde ortaya çıkan turuncumsu bulutlara da şarkı mırıldanır. Kitap aralarında kurutulmayı bekleyen özel günler odunsu bir iklime bürünür. Şairin edebî kaleminde demlenir gönül çayı. Reyhan şerbetinin o keskin kokusu hanımeli ve akasya çiçeğine konuk olur. Çiçeğimsi havanın tuşlarında piyano çalar tabiatın kuşları. Gece kimilerine göre mavidir kimine göre gri. Masmavi bulutları bile yatsı vaktinde siyah değil de mavi olarak anımsarız gündüzden kalma alışkanlıkla, sanki yıldızları fark edemez o gözler. Sisli bulutların ardındaki gecenin akışı gri tonlara bürünür puslu gecelerde.

Maviden griye, siyahtan beyaza doğru renk değiştirir gökyüzü. Mosmor moraran ve buz tutan çatlak dudakların merhemi olur kızıl güneş. Kızgın güneşin ışınlarından ötürü terleyen top top bulutların mendili olur gözyaşı. Gök gürültülü bir gecenin komşusu olur yıldızlar ve asla karanlıktan pes etmez dolunay. Gökkuşağının renkleri pare pare kımıldanır da gözlerimize akseder. Gündüzün yoldaşıdır gece. “Gün doğmadan neler doğar.” dedirtip de umuda bağlar bizleri, ümit verir yeni doğan gün için. Havada uçan kuşun hüznüdür gece, karamsarlıktan sıyrılırken hüznün gülen yüzünü akıtır etrafa. Ahmet Haşim’in mısralarına tutunur gece. İkindiüstü saatleri, yalnızlığı, geceyi, sararan yaprakları, günbatımını, sonbaharı çok seven merhum şairimizin şiirlerinde yaşar çoğu zaman. Her şeyi ve tüm doğallığıyla rüyalarımızda daima var olmuştur gece.

 

ELİF YAVAŞ

 

TARİH = 09.09.2019

Tuzcumurat Mahallesi, Edremit / BALIKESİR

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu