Köşe Yazıları

HAYVAN MASALI (FABL)

Masal, fabl, fıkra anlatmayı yahut birinden dinlemeyi sever misiniz? Hayvanların, bitkilerin, eşyaların dilinden masallar size neler hissettirir? Herkes şu hayattaki her konudan ders almalı mı? “Hayvanlar, bitkiler, eşyalar ve diğer cansız varlıklar üzerinden özellikle hayvanların dilinden insanlara ders veren masallardır.” diye tanımlayalım edebiyatımızdaki “FABL” türünü. Masallar nasıl ki 7’den 77’ye herkese mutluluk veriyorsa edebî türlerimizden biri olan fabl da her yaştan yüreğe sevgi aşılar. La Fontaine (La Fonten)’den fabl (hayvan masalı, öykünce) türünü, ilkokul yıllarımızdaki resimli okuma kitaplarında zevkle okuduğumuz o manzum dildeki örneklerden sunalım:

KARGA İLE TİLKİ

Karga usta, konmuş bir dala

İlgili Makaleler

Bir peynir parçasıyla ağzında

Tilki kardeş hemen kokuyu almış,

Yanına giderek konuşmaya başlamış:

Günaydın, sayın karga,

Ne güzelsiniz, bu ara!

Parlak tüyleriniz gibiyse sesiniz de

Kimse boy ölçüşemez sizinle!”

Karga, bu sözlere bayılmış,

Sevinçten ne yapacağını şaşırmış.

Göstermek için güzel sesini,

Açıp ağzından düşürmüş peynirini.

Tilki de peyniri yakalayıp yutmuş,

Sonra kargayı öğüde tutmuş:

Her gönül alan kişi,

Bitirmek için bu işi

Yüzünüze güler;

Bu ders de bir peynire değer.”

Karganın aklı gelmiş başına,

Ama iş işten geçtikten sonra…

Karga ile tilki, ağustos böceğiyle karınca, yılan ile adam, tavşanla kaplumbağa, leylekle tilki, köylü ile tilki, kurt ile kuzu, gül ile bülbül, serçe ile papatya, at ile eşek ikili dostlarımız dillerden düşmedi asırlar geçse de. Özellikle kurt, kuzu, tilki, kuşlar ile daha çok eğledik hayvan masallarımızda. Yeri geldi tüm yaz tembel yatan ağustos böceğine kızıp karıncadan yana olduk. Kimimiz de karıncaya küstü komşusu olan böceğe acıyıp bir gram buğday ikram etmedi diye. Yeri geldi tilkiye küfredenler, tilkinin parçalayıp yemek istediği zavallı kuzuya acıyanlar doğdu aramızda. Bir karganın ahmaklığı, gaza gelip de (o berbat sesine rağmen) iki çift övgülü tatlı söze kanıp ekmeğinden olması bile ibretlikti insanımıza. Tilki gibi cin insanlar, akbaba tipli karakterler de toplumda aramızdaydı aslında. Her bir hayvan yahut en ufak bir bitki bile ders verebiliyordu herkese. Deyimler, atasözleri, masallar, fabllar, öyküler, fıkralar, şiirler, romanlar, türküler, ninniler, rubailer, ilahiler, dualar, tekerlemeler, bilmeceler, destanlar, efsaneler, ağıtlar iyi ki var! İyi ki anlatacak canlı değerlerimiz var ki kültürleniyoruz. İyi ki soyut kavramlarımız yaşatılıyor ki insanlıktan nasipleniyoruz. “İyi ki” ile başlayıp biten cümleleriniz bereketli olsun.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu