BU İŞ AZAR İŞİTMEDEN ÖĞRENİLMEZ
Söz Sanayi’de köşemizde haberlerimiz ile sanayi esnafının nabzını tutmaya devam ediyoruz. Sanayi esnaflarımızdan bu haftaki konuğumuz El- Press Oto Kaporta ve Motor Tamiri işletmecisi Suat Aldemir oldu.
Çocukluğundan beri sanayinin içinde olduğunu dile getiren Aldemir, genel olarak tüm sektörlerde yaşanan çırak sıkıntısına değindi. Yetişen genç neslin de takdire ihtiyacı olduğunu dile getiren Aldemir, “insanlar genç olduğumuz için pasif görüp ezmeye çalışıyor” dedi. Ayrıca mesleğini çok sevdiğini belirtirken bu işin azar işitilmeden öğrenilmeyeceğini vurguladı.
Güzel meslek
Genç yaşta bir meslek sahibi olmanın mutluluğunu yaşayan Aldemir, “Baba mesleği olduğu için çocukluğumdan beri sanayinin içindeyim. Yeri geldi okul çıkışında buraya geldim. Hafta sonu gece gündüz demeden emek verdim. Mesleği öğrendim. Yaşım 27. Güzel bir meslek. Ve mesleğimi çok seviyorum. Burada kaporta hizmeti veriyoruz. Bunun yanında klima elektrik üzerine de başladık. fiziksel olarak kaporta, elektrik aksamı olarak da soğutma ve klima sistemi üzerine. İşlerimiz şükürler olsun ki güzel” dedi.
İleri görüşlü olmak gerekir
Balıkesir sektörünün biraz geri kaldığını ifade eden Aldemir, “Balıkesir sektörü biraz geri.
5 lira aracın değeri biz bir masraf çıkartıyoruz 10 lira. Eski arabaların silinmesi gerekir. ÖTV çıkarsa zengin arabasını yeniler, zenginin arabasını da fakir alır. geri kafalılık yaparsak biz Her zaman kaybederiz, ileri görüşlü olmak gerekir. Ondan sonra diyorlar ki sanayi esnafı şöyle, böyle. Ama hiç gelip sormuyorlar. Burayı sabah sekizde açıyoruz. Geceleri de çalıştığımız oluyor. Gündüz çok fazla işi ilerletemiyoruz. İnsanlar ön yargılı.
Mesleğimizin zorlukları bunlar. Ağır bir iş. Sabır ve özen gerektiriyor. Önce araba ile sonra da araba sahibi ile uğraşıyoruz. İnsanlar ile uğraşması daha zor” şeklinde konuştu.
Eti senin kemiği benim
Sanayide yaşanılan çırak sıkıntısına değinen Aldemir, “Sanayide yer yok, kiralar yüksek. Bunun yanında çırak yok. Bu gelecek için eksi. Bizim işte kimse bağırmadan azar işitmeden öğrenilmez. Ben 19 yaşındaki bir gence nasıl bağırıp azarlayabilirim. İş çok geriye dayanıyor. Şimdi kimse çocuklarını sanayiye göndermek istemiyor. Her imkan var. Her şey ellerinde. Ben de çıraklıktan geldim. Ben de babamdan çok sopa yedim. Bizim iş sabır işi. Usta yetişecek ise eti senin kemiği benim olacak. Usta yeri geldiğinde dövecek, yeri, geldiğinde sevecek. Akıllanacak çocuk. Çocuk kaçtı mı bir de babası dövecek. Bu iş ancak böyle öğrenilir” dedi.
Teşvik gerekiyor
Yetişen genç neslin de takdire ihtiyacı olduğunu dile getiren Aldemir, “İnsanlar genç olduğumuz için pasif görüp ezmeye çalışıyorlar. Buraya gelenlerin çoğunun yüzünde o güvensizlik hissini görebiliyorum. Arabasını bırakırken tedirgin oluyorlar. Bunun yanında ödeme sırasında da ezmeye kalkıyorlar. Bizim de bu sefer gönlümüz kırılıyor. Bizi teşvik etmeleri gerekiyor. Ama köstek oluyorlar. Ama işimizi yapıp teslim ettiğimizde bize güven duyuyorlar. Sonuçta işimiz de kesinlikle gerekli bilgi ve beceriye sahip olmak gerekiyor. Sonuçta bir sanat icra ediyorsun. Ayrıca bizim mesleğimizin en önemli özelliği sabır, dikkat, özen, gerektirmesidir. Müşteriye saygı ve güven olmazsa olmazdır. Nasıl ki ben işimi gerektiği gibi dört dörtlük yapıyorsam ve onlara saygı duyuyorsam, bizim gibi genç nesille de onların aynı şekilde davranmaları gerekir” şeklinde konuştu.
Araç bakımlarını yaptırmayı unutmayın
El- Press Oto Kaporta ve Motor Tamiri’nde çalışan Harun Şen ise şu ifadeleri kullandı. “Ben klima elektrik aksamı kısmında ustama yardım ediyorum. Ben de 13 yaşından beri sanayinin içindeyim. Okumadık. 10 sene oldu. Şu anda bir sıkıntım yok. İşimi çok seviyorum ve severek yapıyorum. Öteki türlü zaten yapılmaz. Klima ağırlıklı çalışıyorum ben. Basınca dikkat etmedik mi patlar. Biraz risk var. Allaha şükürler olsun şu zamana kadar olmadı. Bundan sonra da olmaz umarım. Elektrikle de uğraşıyoruz. Şu andaki bütün arabalar da elektronik zaten. Araç sahipleri her sene rutin olarak bunların bakımı yaptırmalılar. Yaptırırsa kendi için avantajlı çünkü daha uzun ömürlü olur. Polen fitrelerimiz var 6 ayda değişmesi gerekiyor. Çok maddiyatı bir parça da değil ama nedense ihmal ediliyor. Küçükken önlemini almak gerekiyor.”
