Şehitler…. Dün ve Bugün…

Dr. Hüseyin Yıldırım

Dr. Hüseyin Yıldırım

Tüm Yazıları

Şehitler…. Dün ve Bugün…

“Allah yolunda öldürülenlere HP”ölüdür” demeyin. Aslında onlar diridirler fakat siz farkında değilsiniz.” Bakara Suresi,154

Şehid, kelimesi kuranda elliden fazla ayette geçmektedir. Kelimenin çoğulu olarak Şüheda kullanılır.Şehid kelimesi Allah’ın isim sıfatlarından olan Şehid olarak da Kuran-ı Kerimde birçok ayette geçmektedir.

Şehitler…. Dün ve Bugün…
Şehitler…. Dün Ve Bugün…

Şehidin kelime manası: Şahit, tanık, bir şeyin aslını ortaya koymada kendisine başvurulandır.

Şehitlik, malıyla ve canıyla Allah’ın varlığını ve birliğini ispat için çalışan ve onun dinini yüceltmek için gayret eden kimselere, Allah’ın verdiği bir ünvandır. İslam’da bütün varlığını Allah yolunda tüketen kimselere Allah, şehitlik makamını layık görmüş ve şöyle buyurmuştur:

“Allah yolunda öldürülür veya ölürseniz, Allah’ın bağışlaması ve rahmeti onların topladıklarından daha iyidir.” Al-i İmran Suresi,157

Her millet, inancı, vatanı, malı ve çıkarları için her şeyi göze alır ve bunlar için savaşır, ölür veya öldürür. Müslümanın farklı olan yönü ise bunların tümünü Hz. Allah için ve Hz. Allah’ın istediği gibi yapmış olmasıdır.

“Sakın Allah yolunda öldürülenleri ölü sanma, aksine onlar diridirler. Rableri katında rızıklandırılmaktadırlar. Onlar, Allah’ın kendilerine verdiği nimetten dolayı sevinç içinde olup, arkalarından henüz kendilerine katılmamış bulunanlar için de korku olmadığına, onların da üzülmeyeceklerine sevinirler.” Al-i İmran Suresi,169-170

“Onlar yaralandıktan sonra da Allah ve elçisinin çağrısına uymuşlardı. Onlardan güzel davranan ve Allah’a saygılı olanlara büyük bir ödül vardır.” Al-i İmra Suresi,172

Hayber Yahudilerinden Âmir’in Yesâr adında Habeşli kölesi vardı. Davarları güder dururdu. Hayber kalesinin kuşatıldığı sırada, davarları otlatmaktadır. Merak ederek,

Hz. Resûlullah sav’in huzuruna gelir.

“Sen neler söylüyor ve nelere dâvet ediyorsun?” diye sorar. Resûl-i Ekrem, sav

“İslâmiyete dâvet ediyorum. Allah’tan başka ilâh bulunmadığına ve benim de O’nun Resûlü olduğuma şehâdete, Allah’tan başkasına ibâdet etmemeye çağırıyorum.” Buyur,

Yesâr,

“Peki, ben, dediğin gibi iman eder ve şehadette bulunursam bana ne var?”

Resûl-i Ekrem, sav

“Eğer bu iman ve bu şehadet üzere olursan Cennet var!” der.

Bunun üzerine Yesâr, hemen orada Müslüman olur. Resûl-i Ekrem sav ona bu iman ve şehadet üzere ölürse Cennete gireceğini söylemiştir.

Yesâr, “Yâ Resûlallah! Ben Habeşî (siyah tenli) çirkin yüzlü buve fakir bir adamım, bir köleyim! Bu halimle Yahudilerle çarpışır ve ölürsem yine Cennete girer miyim?”der.

Resûl-i Ekrem sav “Evet, Cennete girersin!”

Yesâr “Yâ Resûlallah! Şu davarlar bana emânettir. Şimdi ben onları ne yapayım?” diye sorar.

Peygamberimiz, sav “Onları buradan çıkar. Onlara doğru ufak taşlar at ve bağır! Onlar, sahiplerinin yanına dönecektir.” diyerek Yesâr’a yol gösterir. Yesâr yerden bir avuç çakıl alıp davarlara doğru savurur

“Haydi, artık sahibinize dönünüz.” der. Davarlar, sanki biri tarafından güdülüyormuş gibi, topluca gider.

İslâmiyetle şereflenen Yesâr, artık o andan itibaren Hz Allah yolunda çarpışan bir mücahid olmuştur ve cesurca savaşır . Çok geçmeden şehid olur. Böylece, bir vakit namaz kılma fırsatını bulamadan Cennete giren Müslüman olmuştur . İbni Kesîr, Sîre, III, 361

“Hiç kimse cennete girdikten sonra bütün dünya’ya sahip olsa bile tekrar dünya’ya dönmek istemez. Yalnız şehitler, keramet (ve erdikleri nimetler) sebebiyle dünya’ya dönüp on defa şehit olmayı arzu ederler.’ Bizzat Peygamberimiz sav, bir defa değil birkaç defa şehit olmayı istemiş ve şöyle buyurmuştur: ‘Ruhumu kudret elinde tutan Allah’a yemin ederim ki, Allah yolunda savaşıp öldürülmemi, sonra tekrar dirilip savaşarak tekrar öldürülmemi, yine dirilip savaşta öldürülmemi arzu ederim” buyurmuşlardır. Buhârî, Cihâd, 21;Müslim, İmâre, 109

Şehitler kanlı elbiseleri ile defnedilirler. Dirilme gününde de aynı hal ile dirilecekleri ifade edilmektedir. Peygamberimiz sav Uhud’da şehid sahabeleri elbiseleri ile defnettirmiştir. Onun sünneti de budur. Bu nedenle şehitleri bulundukları hal ile defnetmek Sünnet-i Rasulullah’tır.

Rabbimiz bizlere ve tüm inananlara şehitliği veya mükafatını nasip eylesin özellikle Filistin ve Gazze’deki kardeşlerimize en kısa zamanda Muzafferiyyet versin..

Duâ’nın Tesiri…

Dr. Hüseyin Yıldırım

şehitler Dr. Hüseyin Yıldırım