GündemKöşe Yazıları

Türk Edebiyatında Eylül Ayı

Türk Edebiyatında Eylül Ayı

Parmak uçlarımdan öptü sonbahar. Eylülün nazı, sonbahar yapraklarının hışırtısı, ağustos böceğinin yazdan kalan son şarkısı nasıl da nostaljik bir havaya bürünmüştü. Sonbahar deyince aklıma hep Türk Edebiyatı’nın Fecri Âti dönemi sanatçısı Ahmet HAŞİM gelir. Annesini küçük yaşta kaybeden Haşim’in içine kapanıklığı, anne sevgisinin derin boşluğu idi belki de kendisini şiir yazmaya iten sebep. Sonbahar, sararmış yapraklar, sarı ve turuncu rengin kızıl tonlarla buluşması, karanlık, günbatımı, su sazları, ikindi vakti, gökyüzünün portakalımsı rengi, sarımtırak tonların göğe aksedişi, ölüm, yalnızlık, güz vakti gibi konular Ahmet Hâşim’in şiirlerinin en belirgin temalarıdır. Akşam, akşam ve yine akşam… İkindiüstü vaktinde gökyüzünde beliren o eşsiz manzara, ressamların tuvaline bile ilham olur ki belki de en iyi şiirler bu yüzden eylülde demleniyor olsa gerek.

Güz mevsimi yaşlılık dönemini ve ölümü çağrıştırır çoğu şairin iç dünyasında. İlkbaharda dünyaya gözlerini açan bir çocuk sanki yazın ergenliğini yaşarken hazan mevsiminde yaşlılık evresini tamamlayıp kışın da ölüm ile kendini noktalar. Aslında sana belki de hiç şiir hediye edesimiz yok Eylül, hüznü çağrıştırmadan eteklerinde mutluluğu ve gençlik tohumlarını topla gel. Turşu kurma, salça kaynatma, reçel yapma, erişteler hazırlama, ambara kış hazırlığı yapma mevsimimizdir annelerimizin gözünde şu eylül. “Ayva sarı, nar kırmızı, sonbahar…” demiş şairimiz hani o unutulmaz mısralarında. “Otuz Beş Yaş” şiirini yazarken insan ömrünün yarısı olarak ifade ettiği 35. yaşına kıyasla 70. yaşını tamamlayamadan erken vefat etmiş Cahit Sıtkı TARANCI bile. Acımasızsın ey Eylül! Kimileri bu aylarda ve yakın mevsimde doğan kız çocuklarına Eylül ismini bağışlarken kimisi de eylülde en sevdiği yakınlarını toprağa bağışladı ölüm öpücüğüyle. ‘Veda busesi’ bırakmadan ‘hoş geldin öpücüğü’ ile aramıza gel sonbahar! Bize sağlıkla, şiirle, huzurla gel ki seni ‘sosyal mesafe kuralı’ ile değil de yürekten kucaklayalım. Hoş geldin Eylül, hoş geldin! Merhaba hazan mevsimi, merhaba güz yaprakları! Selâm sana sonbahar!

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu