Eyyamı Bahur

Dr. Hüseyin Yıldırım

Dr. Hüseyin Yıldırım

Tüm Yazıları

Eyyamı Bahur

Bismillahirrahmanirrahim

“Allah’ın Resulünün çağrısına uymayarak seferden geri kalanlar yerlerinden ayrılmamış olmaktan dolayı sevinç duydular; canlarıyla mallarıyla Allah yolunda savaşmak istemediler, üstelik “Bu sıcakta sefere çıkmayın” dediler. De ki: “Cehennem ateşi çok daha sıcaktır” anlayabilselerdi!” Tevbe, 81

“Eyyam-ı Bahur” ifadesi, yaz mevsiminin en sıcak, bunaltıcı günlerini tanımlamak için kullanılır.

Arapça kökenli bir ifadedir. Eyyâm: Günler. Bahur, sıcaklık, kızgınlık anlamına gelir. Yani “sıcaklık günleri” ya da “buhar gibi yakan günler” anlamına gelir

Bu dönem özellikle Orta Doğu, Akdeniz ve Anadolu coğrafyasında halk arasında bilinir ve çeşitli takvimlerde yer alır.

Genel olarak her yıl 23 Temmuz - 7 Ağustos tarihleri Eyyam-ı Bahur kabul edilir. Ancak bu birkaç gün öne ya da arkaya kayabilir, çünkü bu tarihsel bilgi eski takvimlere ve astronomik gözlemlere dayanır. Bu dönemde klasik yaz sağanakları azalır, kuraklık hakim olur.

Yine bazı bölgelerde bu dönemde Güneşe fazla maruz kalmama gibi uyarılar nesilden nesile aktarılır. “Eyyam-ı bahur kavurması” gibi deyimler halk arasında kullanılır.

Meteorolojik olarak bu dönem, yüksek basınç sistemlerinin etkili olduğu, hava hareketlerinin durgunlaştığı, sıcak hava kütlelerinin yoğunlaştığı günlerdir. Küresel ısınma ile birlikte bu dönemler daha uzun ve şiddetli hale gelmektedir.

"Eyyam-ı Bahur" ifadesi doğrudan Kur'an-ı Kerim'de ya da sahih kaynaklarda geçen bir terim değildir. Ancak, aşırı sıcaklar, yaz mevsimi, cehennem sıcaklığı ve insanların bu dönemlerde nasıl davranması gerektiğine dair dolaylı anlatımlar vardır.

İlk başta yazılan ayet, Tebük Gazvesi sırasında münafıkların "sıcakta sefere çıkılmaz" bahanesiyle savaştan kaçmasını anlatır. Hz. Allah cc gerçek sıcaklığın cehennem olduğunu hatırlatır.

Peygamberimiz sav “Öğle namazını serinlikte kılın. Çünkü sıcağın şiddeti cehennem nefesindendir.” Buyurmuştur. (Buhârî, Mevâkît, 9, 10, Ezân, 18; Müslim, Mesâcid, 180, 181, 183, 184, 186; Ebû Dâvud, Salât, 4)

Bu hadis, özellikle sıcak coğrafyalarda öğle vakti namazının serinliğe bırakılabileceğini ifade eder. Peygamberimiz Efendimiz sav sıcağın insan üzerindeki etkisini göz önünde bulundurarak ibadet zamanlarında bile kolaylaştırmayı tavsiye etmiştir.

Tarihte kaydedilen en yüksek sıcaklık dereceleri, genellikle ölçümün yapıldığı yerin doğruluğu, resmî onaylanma süreci ve meteorolojik standartlara uygunluk gibi kriterlere göre kabul görür. İşte bu bağlamda dünya ve Türkiye için en yüksek sıcaklıklar;

“Dünya da ölçülen en yüksek sıcaklık, 56,7°C Furnace Creek, Death Valley, California, ABD’ de 10 Temmuz 1913 günü WMO (Dünya Meteoroloji Örgütü) tarafından resmî olarak tanınan en yüksek sıcaklıktır.

Ayrıca daha önce Libya’nın El Aziziyye kentinde 1922’de ölçülen 58°C sıcaklık uzun yıllar rekor kabul edilmiştir. Ancak 2012’de WMO bu ölçümün hatalı olduğunu ve uygun cihazlarla yapılmadığını belirleyerek geçersiz saymıştır.

Ülkemiz Türkiye’de ölçülen En yüksek sıcaklık ise 49,5°C Eskişehir/Sarıcakaya ve Hatay/Hassa'da 15 Ağustos 2023 tarihindedir. Bu ölçümler, Türkiye'de resmî olarak kabul edilen en yüksek sıcaklıklardır.

2021 yılında da Cizre’de 49,1°C ölçülmüştür.”(Meteoroloji Genel Müdürlüğü Web sayfası)

Yüksek sıcaklıklar genellikle. Alçak basınç sistemleri ve durgun hava, çöl etkisi taşıyan sıcak hava dalgaları, nem oranının düşük olması ve şehirleşme (betonlaşma ve ısı adası etkisi) gibi etkenlerle birlikte meydana gelir. Bu rekor sıcaklıklara neden olan iklim olayları, El Nino etkisi, küresel ısınma veya şehirlerdeki mikroklima farkları gibi olaylar da etkili olduğu değerlendirilmektedir.

Rabbimiz bizleri ve tüm insanlığı afetlerden muhafaza eylesin..

yaz mevsimi