Prof. Dr. Nilay Şahin

Prof. Dr. Nilay Şahin

ZATÜRE AŞISI YAPTIRALIM MI?

Kovid-19 hayatımızda pek çok şeyi değiştirdi. İşte bu şeylerden biri de aslında yıllardır yapılan zatüre aşılarına karşı olan ilgi. Herkes bu aşıları yaptıralım mı, yaptırmayalım mı diye soruyor. Ben de bu hafta sizlerle bu sorunun cevabını paylaşmak istiyorum: Aşıyı kimler yaptırsın, kimler yaptırmasın?

Öncelikle ilk önerilen grup 65 yaş ve üzeri sağlıklı olan tüm bireyler diyerek cevabıma başlamak istiyorum. Bu bireylerin hepsine zatüre aşısı önerilmektedir. Bir diğer aşının önerildiği grup ise yaş aralığı fark etmeksizin kronik kalp hastalığı bulunanlar. Herhangi bir nedenle uzun süreli bir kalp sorunu yaşayanlar bu aşıları yaptırmalılar.

Yine yüksek şeker yani diyabeti olan hastalarında aşılanması önerilmektedir. Çünkü şeker hastalığı da devamlı, kronik bir hastalık olduğu için bu hastaların aşılanması gerekli görülmüştür. Bunlar dışında KOAH, astım gibi devamlı bulunan bir akciğer hastalığında da aşı yapılması tavsiye edilmektedir.

Yazının Devamı

KALBİN SAĞLIK VE MUTLULUKLA DOLSUN!

Eylül ayının 29’ u dünya kalp günü. İşte böyle günler bizlere sağlığımızı hatırlatmak adına çok iyi oluyor bence. Bunlardan biri de Dünya Kalp Günü. Kalp hastalıkları gerçekten gittikçe artan ve insanlarda ölüme yol açan bir hastalık olduğu için böyle anlamı bir gün ile tekrar hatırlatılması değerli oldu.

Öyle ki kardiyovasküler hastalık dünyada ölüm ve sakatlığın önde gelen nedenlerinden biridir. Yılda 17,9 milyon insanın ölümüne neden olmaktadır. Bu yıl Dünya Kalp Günü yetkilileri bireylerin daha sağlıklı bir kalbe sahibe olabilmeleri için yapmaları gereken şeyleri tekrar hatırlatmak ve bu farkındalığı arttırmayı amaçlamıştır.

Bu öneriler neler şimdi size bunları anlatacağım. İlk sırada daha sağlıklı yemekler yaparak sağlıklı beslenmek ve bunu özellikle çocuklarımıza aşılamak geliyor. Gerçekten yeni kuşağın hazır gıdalara yönelmelerini azaltıp, sağlıklı besinlerle tanıştırarak onlara bunu sevdirmek çok önemli. Unutmayın ağaç yaşken eğilir. Yine özellikle çocukluk çağında kazanılması gereken egzersiz alışkanlığı da kalp hastalıklarından korunmak adına çok değerlidir. Çocuklarımızın daha fazla egzersiz yapması ve daha aktif olmalarına yardımcı olmalıyız. Bir diğer kalp hastalıklarının destekçisi olan sigaraya ‘hayır’ demeliyiz. Sevdiklerimizin sigarayı bırakmasına yardım etme sözünü bu önemli günde hep birlikte verelim. Dünya Kalp Günü platformu ayrıca bu desteğin hem sağlık uzmanları hem de politikacıların vermelerini de istiyor.

Yazının Devamı

STRES VE ENDİŞENİN BİTKİLERLE ÇÖZÜMÜ VAR MI?

Evet son dönemde hayatımıza giren bu kovid-19 virüs pandemisi hepimizi gerdi ve endişeli bir hale getirdi. Ama tabii bu duygularda sonuna kadar hepimiz haklıyız. Çünkü hayatımız tamamen değişti üstüne birde hasta olup sonunda ölmekte buna eklendi. İşte bu nedenlerle gelişen haklı endişe duygularımız karşında biz bir şeyler yapmalı mıyız diye sorarsanız cevabım evet olacaktır. Kaygı ve endişeleriniz hatta çok üst düzeylerde ise profesyonel yardım almaktan sakın çekinmeyin. Çünkü bu endişe hali daha derin farklı sorunlara yol açabilir. Peki bu endişeyi giderecek neler yapabiliriz diye sorarsanız siz farklı yanıtlar vermek mümkün. Ben ise bu yanıtlar içinde size endişemizi azaltacak bazı bitki takviyelerinden bahsetmek istiyorum.

İlk sırada size limon otu öneririm. 2004 yılında yapılan bir araştırma, limon balsamı almanın olumsuz ruh hali etkilerini hafiflettiğini buldu. Limon balsamı alanlarda bir sakinlik duygusu olduğunu bildirdiler. Bu bitki kapsül olarak doktor önerisi ile alınabilir.

Bir diğer bitki kutsal fesleğendir. Bilimsel araştırmalar, kutsal fesleğenin zihninizin birçok stres türü ile başa çıkmasına yardımcı olacak farmakolojik özelliklere sahip olduğunu gösteriyor. Yine bu bitki de kapsül olarak hekim gözetiminde alınabilir.

Yazının Devamı

NE ZAMAN DOKTORA GİDELİM?

Hep sorulan sorulardan biridir: “rutin doktora gitmek gerekir mi?”. Gerçekten hep merak edilen bir soru değil midir bu. Çünkü artık teknolojinin ilerlemesi ile bazı hastalıkların daha erken tanısı koyulur hale geldi. Bu erken tanılarda genellikle yapılan rutin kontrollerle koyulabilmektedir. Peki biz ne zaman ve ne için rutin doktor kontrolü yaptıralım? İşte bu önemli ve bazen hayatı kurtaran sorunun cevabını bu hafta sizlerle paylaşacağım.

Bu rutinler kadın ve erkekler için aynı yaşlarda başlasa da içerikte bir takım farklılıklar içermektedir. Öncelik kadınların olsun. 20-40 yaş arasındaki kadınların senede bir kez genel sağlık muayenesi, hekimin belirlediği kan ve idrar testleri ile meme ve jinekolojik muayene gereklidir. Yaş 40 üzeri olunca bu yapılanlara kalp ve akciğer muayenesi, büyük abdestte kan taraması ilave edilmelidir. Hatta ailede bir barsak veya mide kanser hikayesi veya bilenen bir mide ve barsak hastalığı varsa bunlara endoskopi ve kolonoskopide eklenmelidir. Erkekler de ise durum benzer diyebiliriz. Onlar içinde 20-40 yaş arasında senede bir kez genel sağlık muayenesi, hekimin belirlediği kan ve idrar testleri gereklidir. 40 yaş üzerinde ,se tıpkı kadın hastalar gibi yine ancak burada ürolojik muayene özellikle prostat testleri ve muayenesi yapılmalıdır.

50 yaş üzerinde her iki cinsiyette de yukarıda saydığımız testlere ilave rutin bir sorunu olsa da olmasa da endoksopi ve kolonoskopi yapılır.

Yazının Devamı

ZİHNİNİ GÜÇLENDİR: MUTLU OLURSUN!

Zihnin gerçekten ciddi bir gücü vardır. Zihin aslında direkt olarak beyin değildir. Zihin nedir o halde diye sorarsanız sözlük anlamı olarak “yaşantıları, öğrenilenleri, bunların geçmişle olan bağlantılarını bilinçli olarak kafada saklama gücü, bellek” demektir. O halde zihnimizi güçlendirmek bizi daha bilinçli ve makul bir hale getirecektir demek sanırım yanlış olmayacaktır. Hatta öyle ki bazı bilim insanları zihnin gücünün insanları hastalıklarından kurtardığını bile ileri sürmüştür. O halde vücut üzerinde bu kadar etkin olan zihnimizi nasıl güçlendirelim diye sorarsanız işte cevabı.

İlk vereceğim cevap aslında sizin de tahmin edeceği gibi egzersiz ve doğru beslenme olacaktır. Araştırmalar, egzersiz ve doğru beslenme gibi sağlıklı davranışlar sergileyen kişilerin yaşlanma sürecinde zihinlerinin daha canlı ve iyi olduğunu tekrar tekrar göstermiştir. Örneğin düzenli egzersiz yapan erkeklerin ileri yaşlarında %60’ ında bunama olmadığını göstermiştir. Yani daha iyi bir zihin oluşturmak istiyorsanız, önce fiziksel sağlığınız üzerinde çalışarak başlayın. Yürüyüşe çıkın, diyetinize daha fazla taze meyve ve sebze eklemeye başlayın ve aşırı alkol tüketimi veya tütün kullanımı gibi kötü alışkanlıklardan vazgeçmeye çalışın. Bunlardan bazıları zor olabilir, ancak beyniniz size yıllarca bunun için teşekkür edecektir.

Diğer bir tavsiye size enteresan gelecek ama mahallenizin haritasını çizmeye çalışın. Yaşadığınız yerde rutin yaptığınız işlerin dışında yaşadığınız yere ne kadar hakimsiniz bunu size harita çizmek gösterecektir. Kendinizi mahallenizin düzenini hatırlamaya, çizmeye ve etiketlemeye zorlamak beyninizin çeşitli alanlarını harekete geçirmeye yardımcı olacaktır.

Yazının Devamı

HEP POPÜLER BİR HASTALIK: FİBROMİYALJİ

Fibromiyalji sendromu yani yumuşak doku romatizması veya kas romatizması her zaman hastaların sıkıntı duyduğu ve hiçbir zamanda tam olarak iyileşemediği bir hastalıktır. Fibromiyalji, genellikle stresli, her şeyi kafaya takan, uykusu düzensiz olan kişilerde sıklıkla karşılaştığımız, yıllar içinde gelişen tıpla birlikte gerek neden geliştiği gerekse tedavisi ile ilgili gelişmelerin yaşandığı bir hastalıktır. Öncelikle evet bu hastalığın stres ve depresyonla ilişkisi olduğu gösterilmiş ama temel nedenin bunlar olmadığı da belirtilmiştir. Fibromiyalji temelinde ağrının algılanmasında görülen bir bozukluk olup ağrı yaratmayacak olan şeylerin kişilerce ağrılı olarak hissedilmesidir. En belirgin şikayet yaygın vücut ağrısı ve sabah tutukluğudur. Evet sıklıkla kadınlarda görülmektedir ancak bu erkeklerde görülmeyecek anlamına gelmemektedir.

En yaygın şikayet genellikle yaygın vücut ağrısı olup hastaların tabiri ile saç telinden ayak tırnağına her yerin ağrımasıdır. Bu ağrı bazen sadece vücudun sağ veya sol yarısında bazen de vücudun alt veya üst yarısında olabilir. Bunun yanında hastada ara ara olan karın ve migren benzeri baş ağrıları, eklemlerde ve hatta vücutta yaygın görülen şişlik hissi, kadınlarda şiddetli adet sancıları görülebilmektedir. Hastanın neresine dokunsanız ağrıdan yakınmaktadır.

Peki fibromiyaljinin tanısı nasıl koyulur diye sorarsanız işte cevabı. Öncellikle hastanın hikayesi ve ardından yapılan muayene bizi tanıya yaklaştırır. Tüm bunların ardından da olmazsa olmazımız bazı kan, idrar ve gerekirse görüntüleme testleridir. Bu testler mutlaka yapılmalıdır. Çünkü benzer şikayetler bazı hastalıklarda da görüldüğü için bunları dışlayıp ondan sonra tanı koymak gerekir. Bu hastalıkların başında da iltahaplı bazı romatizmal hastalıklar, uyku bozuklukları, depresyon, tiroid hastalıkları gibi hastalıklar gelmektedir.

Yazının Devamı

BU DOĞAL YOLLA BİR YÜZ GÜZELLEŞTİRME TEKNİĞİDİR!

Prof. Dr. Nilay Şahin

Balıkesir Üniversitesi Tıp Fakültesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı

www.profdrnilaysahin.com

Yazının Devamı

GERÇEKTEN KÖK HÜCRE TEDAVİSİ NEDİR?

Prof. Dr. Nilay Şahin

Balıkesir Üniversitesi Tıp Fakültesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı

www.profdrnilaysahin.com

Yazının Devamı

ŞİMDİLERDE DAHA DA DEĞERLİ: EGZERSİZ YAPMAK!

Prof. Dr. Nilay Şahin

Balıkesir Üniversitesi Tıp Fakültesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı

www.profdrnilaysahin.com

Yazının Devamı

BAYRAMLAR HER DAİM GÜZELDİR: HERKESE İYİ BAYRAMLAR!

Prof. Dr. Nilay Şahin

Balıkesir Üniversitesi Tıp Fakültesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı

www.profdrnilaysahin.com

Yazının Devamı

SON GÜNLERDE FELÇ SAYILARINDA ARTIŞ VAR!

Prof. Dr. Nilay Şahin

Balıkesir Üniversitesi Tıp Fakültesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı

www.profdrnilaysahin.com

Yazının Devamı

MASKE KULLANIMINDA DİKKAT ETMENİZ GEREKENLER: BİRDE BENDEN DİNLEYİN!

Feleğin Çarkından Geçenlerin Bitkisi: Çarkıfelek (Passiflora)

Prof. Dr. Nilay Şahin

Balıkesir Üniversitesi Tıp Fakültesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı

Yazının Devamı

VİRÜSLÜ GÜNLERDE OZON ALMAK İYİ Mİ?

Prof. Dr. Nilay Şahin

Balıkesir Üniversitesi Tıp Fakültesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı

www.profdrnilaysahin.com

Yazının Devamı

KARPAL TÜNEL SENDROMUNUN TEDAVİSİ VAR MI?

Prof. Dr. Nilay Şahin

Balıkesir Üniversitesi Tıp Fakültesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı

www.profdrnilaysahin.com

Yazının Devamı

BİR SİNİR SIKIŞMASI NEDENİ: KARPAL TÜNEL SENDROMU NİYE OLUR?

Prof. Dr. Nilay Şahin Balıkesir Üniversitesi Tıp Fakültesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı www.profdrnilaysahin.com prof.dr.nilaysahin-instagram

Geçen hafta el ağrıları yazımdan sonra çok kişi bana karpal tünel sendromu ile ilgili sorular sorunca ben de bu hafta özellikle bu hastalıkla ilgili yazı yazmaya karar verdim. Karpal tünel sendromu ile ilgili bu kadar soru gelmesini doğal karşıladım çünkü gerçekten çok yaygın görülen bir sorun. Öncelikle karpal tünel sendromu nedir bilmeyen okurlarımız için bunu açıklamak isterim. Bu sendrom elin; el bileğimizde yer alan bir sinirin (adı median sinirdir) çeşitli nedenlerle sıkışması sonucunda el bileği ve elin özellikle ilk dört bazen de tüm parmaklarında görülen ağrı ve uyuşma şikayetleri ile giden bir hastalığıdır. Temel şikayet ise özellikle uyuşma olup genelde geceleri uykudan uyandıran bir sorundur. Hatta hastalar tam olarak şikayetlerini şöyle söylerler: “gece ellerim uyuşuyor, biraz silkeleyince hafifliyor”. İşte böyle bir şikayetiniz varsa bu muhtemelen karpal tünel sendromudur. Peki bu sendrom neden oluşur derseniz işte cevabı. İlk sırada fazla kilo demek sanırım yanlış olmaz. Yine şeker ve guatr hastalıkları, romatizmal hastalıklar, böbrek problemleri, gebeliğin özellikle son dönemleri, el bilek kemiğinde görülen sorunlar karpal tünel sendromuna kapı açacaktır. Guatr sorunlarında özellikle hipotiroidi sıklıkla bu sendroma neden olabilir. Tabii tüm bu nedenlerin yanında en sık nedenlerden biri de el ve el bileğinin sık kullanımı yani yoğun iş yapılması yer alır. İş derken kastteğim şey ev işleri dışında örneğin ellerin çok kullanıldığı tenis gibi sportif faaliyetler, uzun yolda araba kullanmak gibi durumlardır. El ve el bileğinde görülen yoğun kireçlerde median siniri sıkıştırarak bu sendromun gelişmesine neden olabilirler. Bazen de hiçbir neden altta olmayabilir. Şikayetleri biraz daha açacak olursak da el ve el bileğinde ağrı ve uyuşma, keçeleşme, kramp, parmakları kapatmakta zorluk ve şişlik, nadiren omuza kadar yayılan ağrı ve uyuşma, ileri dönemlerde ise el ve parmaklarda kuvvet kaybı görülmektedir. Peki bu hastalığın tanısı nasıl koyuluyor ve tedavisi nedir derseniz size bu soruların yanıtı haftaya vereceğim. Herkese sağlıklı ve virüsten uzak günler diliyorum…

Yazının Devamı

ELLER AH ELLER!

Prof. Dr. Nilay Şahin

Balıkesir Üniversitesi Tıp Fakültesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı

www.profdrnilaysahin.com

Yazının Devamı

YÜZÜNÜZÜN GÜZELLİĞİ ÖNEMLİDİR -2

Prof. Dr. Nilay Şahin

Balıkesir Üniversitesi Tıp Fakültesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı

www.profdrnilaysahin.com

Yazının Devamı

YÜZÜNÜZÜN GÜZELLİĞİ ÖNEMLİDİR -1

Prof. Dr. Nilay Şahin

Balıkesir Üniversitesi Tıp Fakültesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı

www.profdrnilaysahin.com

Yazının Devamı

GÜZEL BAYRAMLARIMIZ OLSUN!

Prof. Dr. Nilay Şahin Balıkesir Üniversitesi Tıp Fakültesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı www.drnilaysahin.com

Bu sene oruçlarımızı maalesef hep birlikte açamadık veya sahurlara kadar birlikte oturup hem sohbetlerimizi yapıp hem de tatlılarımızı yiyemedik ama olsun; sağlık olsun dedik, iyi de dedik. Olsun bu yılda böyle geçsin yeter ki dünyamız bu sıkıntılı süreçten bir an evvel kurtulsun. Aslında tüm bu karamsar laflarıma da bakmayın. Ramazan ayı bize şu süreçte iyi de geldi. Bu sayede karantina da bozulan yeme düzenimiz sanki biraz daha toparlandı. Bayram heyecanı da öyle veya böyle hepimizi sardı. İşte bizi saran bu heyecanı kabusa çevirmemek için size bu hafta Ramazan bayramı yani hepimizin şeker bayramı olarak söylemeyi sevdiği bu bayramda tutulan oruçlar sonrası beslenme düzenimizi nasıl ayarlayacağımızı paylaşmak istedim. Öncelikle şunu belirtmek isterim ki oruç nedeniyle bir miktar yavaşlayan metabolizmamızı dikkate alarak eski beslenme düzenine geçiş yapmalıyız.

Size ilk tavsiyem kesinlikle hamurlu ve şekerli gıdalara karşı temkinli ve dikkatli olmanızdır. Bayramda eğer yoğun tatlı ve hamurlu gıdalar tüketirsek bunlar direkt yağ olarak vücuda geçiş yapacaktır bunu lütfen unutmayınız. Bu yağlarda vücutta kilo olarak kendini gösterecektir. Yulaf, bulgur, çavdar gibi ürünlerin tercihi özellikle oruç sonrası karşılaşılabilen kabızlığa karşı koruyucu olacaktır. Elbette posası yüksek meyve ve sebze tüketimi de bu noktada önemlidir. Su tüketimini de oruç sonrası arttırmak şarttır. Unutmadan bayramın ilk günü yani oruç sonrası ilk kahvaltınızı lütfen hafif yapın. Bayram ilk günü yapılan zengin aile kahvaltılarında abartmadan ve hamurlu işlerden uzak durarak hafif yiyecekleri tercih edin.

Yazının Devamı

GENÇLİK NE KADAR GÜZEL!

Prof. Dr. Nilay Şahin

Balıkesir Üniversitesi Tıp Fakültesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı

www.profdrnilaysahin.com

Yazının Devamı

ZAMANINIZ DEĞERSİZ Mİ?

Prof. Dr. Nilay Şahin

Balıkesir Üniversitesi Tıp Fakültesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı

www.profdrnilaysahin.com

Yazının Devamı

DİYET VE BEN

Prof. Dr. Nilay Şahin

Balıkesir Üniversitesi Tıp Fakültesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı

www.profdrnilaysahin.com

Yazının Devamı

ZORDA OLSA OMUZ AĞRILARI TEDAVİ EDİLEBİLİR Mİ?

Prof. Dr. Nilay Şahin

Balıkesir Üniversitesi Tıp Fakültesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı

www.profdrnilaysahin.com

Yazının Devamı

TEDAVİSİ ZORDUR: OMUZ AĞRILARI!

Prof. Dr. Nilay Şahin

Balıkesir Üniversitesi Tıp Fakültesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı

www.profdrnilaysahin.com

Yazının Devamı