Kamil AKYÜREK

YILMAZ’IN ASIL DERDİ BİR DAHA İCRAYA DÜŞMEMEK

35 gün önce Büyükşehir Belediye Başkanlığı koltuğuna oturan Yücel Yılmaz, göreve gelir gelmez doğal olarak acil çözülmesi gereken konularla muhatap oldu.

Başkan Yılmaz, direkt ya da taşeron firmalar aracılığı ile Belediye çalışanlarının ücreti, bütçe yeterliliği, Baltok-Bagyaş gibi belediye iştiraki ile kurulmuş şirketlerin borç stoku yüzünden asıl işlevini yerine getiremez duruma düşmesi ve gerek Balıkesirspor, gerekse Bandırmaspor’a sponsorluğun getirdiği yük gibi sorun yumağına dönüşmüş problemlerle karşı karşıya geldi.

Mart ayı içerisinde, yani seçimlerin arifesinde zaman zaman Büyükşehir’de ki Daire başkanları ile bir araya gelen Yücel Yılmaz, aslında kazanırsa karşı karşıya kalacağı tablo hakkında ve ayrıca o ay içinde Büyükşehir Belediyesinin alacaklı birkaç firma tarafından icraya verildiğini, hatta Banka hesaplarına bloke konulduğu hakkında da bilgi sahibi olmuştu.

Başkan Yılmaz, Belli ki o gün bilgi sahibi olduğu bu problemler ile ilgili kendi yönetim tarzı ile bilimsel veriler ışığında bir yol haritası belirlemiş.

Yılmaz’ın son günlerde kamuoyuna yansıyan taşeron firmalarla sözleşme iptalinden kaynaklanan işsizlik, Balıkesirspor’un FİFA’dan ceza almaması için duyduğu acil kaynak, Baltok’un sponsorluğu ile ilgili ifadesi bu yol haritasının işaretini veriyor gibi.

Belli ki Yılmaz popülist politikalar yerine ayağı yere basan tercihlerde bulunmaya karar vermiş. Zira seçim sonuçları itibari ile hükumetten alabileceği desteği kullanarak günü kurtaracak KAYNAK YARATMA seçeneği yerine, mevcut KAYNAKLARIN doğru kullanılıp kullanılmadığına yoğunlaşmış.

Bu yoğunlaşmanın ipucu da Balıkesirspor ile ilgili başlattığı bağış kampanyası idi. Hatırlayın Yılmaz bu kampanya startını Vali Ersin Yazıcı ile verirken, ısrarla miktarı değil bağışçı sayısını önemsediklerini vurgulamıştı. Buradan ortaya çıkacak sayısal çoğunluğun yerel yönetimler olarak verilecek katkıyı da etkileyeceğini hem Vali Yazıcı, hem de kendisi ifade etmişti.

Sanırım Yılmaz’ın asıl amacı, vatandaşların asıl sahibi olduğu Büyükşehir Belediye kaynaklarını bu sorunu çözmek için kullanırken, vatandaşların bağış kampanyasına gösterecekleri taleple razı olduklarını görmekti. Resmi olmasa bile, aslında bu örtülü bir mini referandumdu.

Ne var ki 1 milyon 226 bin nüfuslu şehirde 100 bin bağışçı hedefleyen kampanyadan 400-500 bağışçı sayısı ortaya çıkınca Yılmaz, bana göre ayağı yere basan ve popülist olmayan ilk cesur kararını verdi. Yılmaz mevcut KAYNAKLARIN heba edilmesindense, konuyu tüm partilerin yer aldığı meclis gündemine taşıyıp, meclisin toplu iradesi ile kalıcı bir gelir sağlanacak yöntemlerin araştırılmasını tartışmaya açtı.

Yılmaz’ın bir diğer cesur kararı taşeron firmalar ile sözleşme iptali yapması oldu. Ramazan ayında 460 civarında insanın işsiz kalmasına neden olan bu cesur kararının ayrıntılarını da bir sonraki yazıya bırakalım ama ipuçlarını vermek için şimdilik Yücel Yılmaz’ın asıl derdinin, icralık olan Başkan, ya da Kaynakları gereksiz heba eden Başkan olarak anılmak istememesi olduğunu söyleyelim.

Şimdilik kalın sağlıcakla… 

 

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu