Gazete: Haberleri Taşlara Kazımak
Gazete: Haberleri Taşlara Kazımak
Bugün incecik hafif kağıtlardan okuduğumuz gazetelerin bir zamanlar ağır taşlardan okunduğunu biliyor muydunuz? İlginç bir tarihi olan gazetelerin kökeni M.Ö 59 yılına kadar dayanıyor, gelin birlikte inceleyelim.
2 bin kopya olarak Roma Senatosu’nca çıkarılıp imparatorluğun değişik köşelerine dağıtılan “Acta Diurna” bilinen ilk gazete. Taş veya metal üzerine haberler kazınarak halka iletiliyordu. Fethedilen toprakları, siyasi gelişmeleri, toplumsal olayları ve gladyatör dövüşlerinin sonuçlarını içeren bu gazeteler , zaman zaman ölüm haberlerini de halka aktarıyordu. Acta Diurna “Günlük Faaliyetler” anlamına geliyordu. Gazeteler okuma bilen vatandaşlar tarafından sesli bir şekilde, okuma bilmeyenlere aktarılıyordu.

Belli bir süre kısıtlı miktarlarda basılan gazete ve dergiler, matbaanın icadı ile çok daha hızlı şekilde basılmaya başlanıyor. 16. yüzyılda Avrupa’da savaşlara tanıklık etmiş kimselerin birinci elden aktardığı birkaç sayfalık savaş haberleri yayımlandıktan sonra, süreli yayımlanan ilk gazeteler ise 17. yüzyılın başlarında Almanya’nın bazı kentlerinde ve Belçika’nın Anvers şehrinde basılıyor. İlk Türkçe gazete ise 1828’de Kahire’de yayınlanmaya başlayan Vekâyi-i Mısriyye oluyor. Sanayi devrimi ile gelişmiş matbaa makinelerinin icat edilmesi gazetelerin tiraj ve maliyetlerini olumlu ölçüde etkileyerek gazete okuma alışkanlığının yaygınlaşmasına neden oluyor. Londra’da yayımlanan The Times gazetesi; 1814 yılında yeni matbaa aletlerini edinince, dakikada 1.100 baskı yapabilecek kapasiteye ulaşıyor. Osmanlı Devleti’nin ilk resmi gazetesi 1831 yılında yayınlanan Takvîm-i Vekâyi olsa da, 1828 yılında Osmanlı topraklarında Kavalalı Mehmet Ali Paşa’nın girişimleriyle çıkarılan Vekâyi-i Mısriyye gazetesi Türkçe- Arapça yayınlanan ilk gazete olarak biliniyor.
GÜNÜN KELİMESİ: GAZETE
Gazetenin geçmişinden bahsedip, etimolojisinden bahsetmemek olmaz. Gelin birlikte hem kelime kökenini hem de Türk Dil Kurumu sözlüğündeki anlamını inceleyelim.
Gazete anlamında Osmanlı döneminde Arapça kökenli “ceride” sözcüğünün yanında günlük gazete anlamında Farsça “rûznâme” sözcüğünün de kullanıldığı [2] ve geçmişte günlük olayları kaydetmek üzere “günnâme” aylık olayları kaydetmek üzere “aynâme” yazıldığı biliniyor. Gazete sözcüğünün Türkçe eş anlamlısı ise yenün sözcüğü olarak geçiyor.
Günümüzde “gazete” olarak kullandığımız sözcüğün kökeni ise Fransızca “gazette” sözcüğünden alıntıdır ve “parayla satılan haber bülteni” anlamına gelmektedir.
Türk Dil Kurumu ise şu şekilde açıklıyor:
“1. isim Politika, ekonomi, kültür ve daha başka konularda haber ve bilgi vermek için yorumlu veya yorumsuz, her gün veya belirli zaman aralıklarıyla çıkarılan yayın; ceride:
“Çağdaş insanın hayatında gazete mühim bir yer tutar.” – Mehmet Kaplan
- isim Bu yayının yönetildiği, hazırlandığı, basıldığı yer:
Her gün gazeteye uğruyordu.”
Bugün sizlerle paylaşmak istediklerim bu kadar, hepinize sağlıklı günler diliyorum.