Gündem

Katrancı’da Bereketli Sofralar

Büyükkatrancı Mahallesi Camisinde bulunan Köy Odası için Büyükkatrancı köyüne gelen 10’uncu gelin Hüsniye Keçi.  Şimdi 62 yaşında. 10 numara parmaklarıyla, köye gelen misafirlerin yemeklerini köye gittiğimizde o yapıyordu. Köyde her gün bir hanenin sahiplendiği ve pişirdiği yemek sırası 67 yaşındaki Şahin Keçi’nin güler yüzlü tatlı dilli eşi Hüsniye teyzenindi.

 

Hüsniye teyze’nin evine konup olup pişirdiği yemekleri yerinde gördük ve sorduk: Hüsniye teyze Kim için yapıyorsun bu yemekleri?

‘Köyümüzün Odasına gelen yada gelecek olan olur onlar için yapıyorum bu yemekleri. Yaşlılar yapıyor yemekleri genç pek kalmadı buralarda. Eskiden buyana en az 40 sofra çıkarırım ben. Biz Ramazanda oruç tutarız. Dede gider, yemeklik alır gelir. Bende köyden insan bulurum 20-40 sofra çıkartırım. Köyümüz artık kalmadı sayılır ama biz burada bunu yaşatırız. Bugünde et pişirdim. Çorba yaptım. Kim gelirse dışarıdan köyümüze gelen misafirlere, köyümüzün imamına, herkese yemek her gün mutlaka pişer.’ dedi.

 

BÜYÜKKATRANCI’DA BU YEMEK PİŞECEK VE OCAK TÜTECEK!

67 yaşındayım. Adım Şahin Keçi. Büyük katrancımızda âdetimiz şu; ‘Sabah, öğlen, akşam her öğünde farklı yemek pişiririz. Köyümüzün İmamı ile pazarlığımız var. Bu gelenek yok olmasın diye, bir öğün mutlaka yiyeceksin dedik. O da bir öğün ister akşam, ister öğlen yemeği yeme sözü verdi. Seçtiği öğünde o yer yemekleri. Köyümüze misafir gelirse onlar. O olmazsa komşular yer ama bu yemek pişer. Bu ocaklar tüter’ dedi.

 

67 Yaşındayım Adım İsmail Onat, ‘Günde 3 defa çay demleriz.3 öğün yemekte yapılır. Dedelerimizden buyana bu geleneğimiz devam eder. Sabah çay bisküvi yenir.Köy odamızda kışın 24 saat bu ocak yanar ve misafir gelirse burada kalabilir. Yemek yer, yatak hazırdır serilir ve burayı rahat rahat kullanabilir’

 

78 yaşındayım. Ben Recep Yıldız. Köy konağımızda 3 öğün yemek pişer. Köyümüze nereden gelirse gelsin, nereli olursa olsun yemek pişirilir ve onlara yedirilir. Tarhana çorbası, et, pilav, yoğurt, hoşaf, en az 6 çeşit olur. Yenilir içilir yemek hangi haneden gelirse, tabak çanak o haneye geri gider.

 

Hamurlu sütlü çorba köyümüzde özeldir. İnek kaymağı, taptaze doğal bal, el yapımı turşu, Ev yapımı yoğurt, makarna, ekmek ve etli sulu yemekle birlikte tel kadayı. Sofraları süsleyen birbirinden kıymetli ve lezzetli yemekler Büyükkatrancı ve küçük katrancıda da devam eden gelenekte her gün ayrı bir evde mis gibi dağılan yemek kokuları ile sofralara geliyor.

 

71 yaşına girdim. Adım Hacı Musa Onat Köyümüz kuruldu kurulalı bu gelenek var.Dedemden gördüm bunu. Köyümüzün her insanı bilir. Her hane sırasıyla sabah, öğlen akşam hem çay demler hem yemek pişirir.

 

Küçükkatrancı köy Muhtarı Ali Arslan: ‘Konak dediğimiz bir gelenek bu. Dedemi görmedim ama bu geleneğin köyümüzün kurulduğu yıllardan buyana devam ettiğini söyler ihtiyarlar hep. Herkes kendi evinde sırayla pişirir bu yemekleri. Bugün bendeyse diğer günde komşudadır. Genellikle 5 -6 çeşit yemek olur. Her öğünde farklı yemek verilir. Eskilerde atıyla gelenler buralarda kalırmış. Allah bize bizde komşularımızla birlikte gelenlere ikramda bulunuyoruz. Gele giden olmazsa komşular bir araya gelir birlikte yer yemekleri. Şuan Küçükkatrancı’da bizim imamımız yok.’

Ev höşmerimi ve helva Bayram sabahlarında Köy Odalarında çocukların unutamadığı ve çok sevdiği bir gelenek Köy Odası için yapılan yemekler ve ikramlar.Bayram sabahlarını çok seviyoruz diyen Küçükkatrancıdaki çocuklar Bayram’da Konağımızı çok seviyoruz ve ilk sabah geldiğimiz yer burası oluyor’diyor.

 

67 yaşındaki Şahin amca yörük köyüdür bizim köy diyor ve ekliyor; Köyümüzün kuruluşunu biz hesap ediyoruz 200 seneyi buluyor. Dedemizden bu geleneği gördük. Çocukluğumda da her gün bu yemekler bir hanede pişerdi. Şimdide biz bu geleneği devam ettiriyoruz. Misafirimiz bugünde bakın siz oldunuz. Ocakta tüten her daim yemeğimiz vardır. Bugünde sizlere nasip oldu.(Büyükşehir Merhaba Gazetesi &WEB TV ekibi)

 

Küçükkatrancı da Köy Camisinin Köy Odasında yanan ocakta öylesine bir sistem kurulmuş ki akan su sıcak akıyor, köy odununda çay demleniyor ve öğünün söz sahibi evden gelen yemeklerle oda yaşayan bir canlılığa ev sahipliği ediyor. Köy konağında televizyon yok. ‘’ Televizyon muhabbeti yok eder diye düşünen muhteşem köylüler, biz muhabbet için buradayız.’‘ diyor.

 

 

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu