Burhaniye’nin Sessiz Kahramanları: Sincaplar Geri Döner mi?
Bir zamanlar Burhaniye’nin meşeleri sincapların cıvıltısıyla yankılanırdı. Dallarda koşuşturan o minik canlılar, Ören’in, Pelitköy’ün, hatta şehir merkezinin ayrılmaz bir parçasıydı. Bugünse o dallar sessiz. Peki ne oldu da Burhaniye’nin sevimli simgeleri birer birer kayboldu?
Gençlerin Umudu: “Sincaplara Yuva Oluyoruz”
Balıkesir Üniversitesi Burhaniye Uygulamalı Bilimler Fakültesi’nin Bankacılık ve Finans Bölümü öğrencileri geçtiğimiz yıllarda anlamlı bir işe imza attı. Dekan Prof. Dr. Mehmet Oğuzhan İlban’ın öncülüğünde yürütülen “BUBFA Sincaplara Yuva Oluyor” projesiyle öğrenciler, Ören’in çam ağaçlarına yaklaşık 50 adet sincap yuvası astı.
Projeye Ören Mahalle Muhtarlığı ve yerel esnaf da destek verdi. Gençler hem doğaya katkı sağladı hem de “takım çalışması” dersini yaşamın ta kendisinde deneyimledi. Basit bir ders ödevi değil, doğaya verilen bir sözdü bu.
Gürültü Susunca Doğa Konuştu
Burhaniye Belediyesi yıllar önce önemli bir karar aldı: Havai fişekleri yasakladı. Çünkü patlayan fişeklerin sadece gökyüzünü değil, meşelerin içini de titrettiği fark edildi.
Ege Üniversitesi’nden alınan bilimsel görüşe göre havai fişek sesleri sincaplarda kalp krizine yol açabiliyordu. Belediye Meclisi’nin bu kararı sonrası sincap sayısında artış gözlendi. “Sincaplı mahalle” olarak anılan Ören, yeniden eski günlerine dönmeye başlamıştı.
Betonun Arasında Kaybolan Dostlarımız
Ancak zaman geçti, şehir büyüdü, meşeler daraldı. Sokak kedilerinin kontrolsüz çoğalması ve yapılaşmanın artmasıyla sincaplar yeniden kaybolmaya başladı. Halk artık “İki yıldır sincap görmüyoruz” diyor.
Oysa sincaplar sadece sevimli birer canlı değil, doğanın ormancılarıydı. Gömdükleri meşe palamutlarını unutarak yeni fidanların filizlenmesine yardımcı olurlardı. Bugün Burhaniye’nin gölgesinde oturduğumuz birçok meşe, belki de bir sincap sayesinde toprağa düşmüştür.
Doğanın Heykelleşen Simgesi
Burhaniye Belediyesi, sincapların bu kadim hikâyesini unutturmamak için Ören girişine bir sincap heykeli diktirdi. Heykeltıraş Mustafa Kulkul’un eseri, Ören’in simgesine dönüşen bu minik canlılara bir saygı duruşuydu adeta. Heykel, geçmişin doğa sevgisini bugünün beton arasında hatırlatıyor.
Sessizliğin Uyarısı
Bugün Burhaniye’nin meşeleri hâlâ dimdik duruyor, ama üzerlerinde o telaşlı koşuşturma yok. Doğa bize sessizce bir şey söylüyor:
“Beni korumazsan, sessizliğimde kaybolursun.”
Sincaplar sadece bir tür değil; Burhaniye’nin vicdanıdır.
Üniversiteli gençlerin yürekten gelen emeği, belediyenin çevreci kararı ve halkın desteğiyle bu vicdan yeniden yeşerebilir.
Belki bir gün, Ören’in meşeleri arasında yine bir sincap palamutunu toprağa gömerken görürüz.
İşte o zaman, Burhaniye yeniden nefes alır.