Köşe YazılarıGündemSemra AMAN AKYÜREK

ZEYTİNDALI HAREKATINA YOLCULUK…

Yol boyunca doğanın güzelliği dikkatimi çekmiş seyrederek ilerliyorduk. İstikamet Hatay-Niğde-Osmaniye-Kilis-Afrin ve köylerdi…

Kilis’e girdik. Tam meydanda zeytin ağacı ve etrafı bayraklarla donatılmıştı.

 

Safrin.jpg111.11J1Pg

 

Dar sokakları var Kilis’in. Araçla caddeleri geçerken, bayraklarla donatılmış esnaf dükkanlarını ve ellerde bayrakla gezen insanları görüyorum. Halk zeytin dalı harekâtından son derece memnun ve korkmuyor. Hayat normal. Haliyle, sanırım sınır buraya uzak diye düşünürken hiçte öyle olmadığını bir sonraki gün öğreniyorum.

Kameralarımızı ve fotoğraf makinalarımızı alıp Öncüpınarın kapısına varıyoruz ertesi gün. Sınıra yakın yerlerde derme çatma küçük beton barakalar kurulmuş. Pazaryeri gibi. Yerde bir çuvaldan örtü ve üzerindeki balıklar dikkatimi çekiyor. Yeşillik, ikinci el giysilerin satışı yapılıyor. Hepsi iç içe. Suriyeli vatandaşların, Suriyeliler için kurduğu Pazar yeri burası. BYEGM ‘nün basın irtibat noktası tam sınırda konuşlandırılmış. İçeride AFAD iletişim noktası da var. Sınırdan kontrollü geçişler gözüme çarpıyor. Bizde duraklıyoruz ve Güvenlik görevlisi aracın önündeki basın kartına bakarak demir bariyerleri aralıyor; ‘’Göreve hoş geldiniz. Zeytin dalı tek derdimiz’’ diyor. Hafifçe başımızı sallayarak selamlaşıyor ve ilerliyoruz…

 

Safrin.jpg111

 

Demirkapı aralandıktan sonra  Balıkesir’den daha önce aradığımız BYEGM görevlisi Azmi beye ulaşıyoruz. Kartımızı hazırlayıp veriyor. Kısa bir sohbet sonrası,‘‘Sınırötesi tehlikeli dün basın aracına saldırı oldu. Şimdilik beklemedeyiz.’’ diyor. Kamil bey sınırötesi Suriye’de gözlem yapmanın önemine değiniyor ve birsüre daha buradaki diğer gazeteci arkadaşlarla sohbet ediyor durumu değerlendiriyoruz. Haliyle vakit ilerliyor ve akşama doğru Kilise dönüyoruz. Akşam yemeği için Doğhan lokantasını önerdiler. Oraya geçeceğiz ama nerede olduğunu bilmiyoruz. Tarifle bulabilirmiyiz diye Kamil beye sorarken her zaman yaşadığım bir durum olan dejavu yaşıyorum adeta ve 7 Aralık Muhtarı Haydar Pekmezoğlu karşımızda beliriveriyor. Muhtarım ‘Doğhan Lokantası nerde?’diyorum. Hiç arama hemen cadde üzerinde diyor…

 

Safrin

 

Gazeteciler ve genellikle ilçeye dışarıdan gelen misafirlerin tercih ettiği bir lokanta Doğhan . Öncüpınar’a ulaştığımızda roketin atıldığı haberini duyuyor ve orayı da görelim diyerek Kamil beyi biraz zorluyorum. Haliyle çok aç ama kıramıyor ve roket’in düştüğü Cami bahçesine doğru ilerliyoruz. Cami bahçesi Doğhan Restorana çok yakın. Hemen bir yayın yapalım ve bilgi alalım diyorum. O gün yayınımızı sosyal medyadan sizlerle paylaşıyoruz. Cami bahçesine düşen roket Cami kubbesini delmiş ve harabe olarak duruyor.

Ertesi gün mü? Sınır ötesine geçtik ve dönüşte yemek yemeye Doğhan restorana doğru hareket edince kalabalıkla karşılaşıp yine şaşkınlık yaşıyorum. Bu kez yemek yiyeceğimiz restorana roket düşmüş. Dakikalarla o roketten kurtulmuşuz. Türkiye’nin insanlık adına orada düzenlediği operasyona dair daha anlatılacak çok şey var. Biz döndük artık anlatma vakti Yarın devam edelim…

 

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu