“Laf yedik ama işi de öğrendik”
K-Homes işletme sahipleri ve çalışanları ‘Söz Sanayinin’ köşemizin konukları oldu.
Sanayi sitesinde uzun yılar mobilya üzerine faaliyet gösteren K-Homes işleme sahiplerinden Salih Karanlıkoğlu ve Erol Karanlıkoğlu ile görüştük. Çıraklık sıkıntısına değinen işletme sahiplerinden ayrıca mobilya sektörü üzerine bilinmesi gerekenleri dinledik.
“Çıraklıktan gelen bir meslek”
Bir aile şirketi olan K-Homes mobilya sahiplerinden Salih Karanlıkoğlu, “10 yaşından beri sanayideyim. Biz de çıraklıktan gelen bir meslek. Eski zamanlarla şimdiki zaman arasında çok fark var. Çalışma yönünden, malzeme ve para yönünden çok fark var. Eski işler yok. Çıraklık sıkıntısı da yaşanıyor. Şu anda güven duygusu yok. Güven bitti. İnsanlar mağazalardan almak yerine bize gelsinler. Maddi açıdan bakarsak bizden almaları bir avantaj. Burada mobilya imalatı, üretim ve montaj yapıyoruz. Aklınıza gelebilecek mutfak, yemek odası, çocuk odası, genç odası gibi her türlü ürünü çıkartıyoruz. Fiyatlarımız ekonomik” dedi.
“Biz laf da yedik, sopa da yedik”
İşyeri sahiplerinden Erol Karanlıkoğlu: “ Ben de çıraklıktan yetiştim. 12 yaşından beri buradayız. Eski çıraklık dönemlerini ben arıyorum. Ustalar ne kadar kızsa da işi öğretme bakımından daha güzeldi. Biz laf da yedik, sopa da yedik. Ama ustalarımız bize bir şekilde işi öğrettiler. Şimdi yeni gelecek olan nesillerde bu zor. Biz meslek sahibi olduk ama şimdikilerde çok zor” dedi.
“Her çeşit ürünü imal edebiliyoruz”
Mesleğe önem verilmediğini de dile getiren Karanlıkoğlu, “Mesleğe önem vermiyorlar. Maddi olarak da kırdılar. Fiyatlara gelen zamlar var. Malzemeciler uyguluyor ama biz müşteriye uygulayamıyoruz. Doğal olarak müşteriye yüksek geliyor. Buna rağmen işlerimiz Allah’a şükürler olsun iyi. Her çeşit ürünü imal edebiliyoruz. Yatak odası, mutfak, genç odası, çocuk odası, tv ünitesi, özel siparişler, istediği modellerde hizmet veriyoruz. Müşterilerimizin memnuniyeti bizim için çok önemlidir. Müşterilerimizin tüm mobilya ihtiyaçlarını en kaliteli malzeme kullanarak karşılıyoruz” dedi.
“Emeğe göre paramız az geliyor”
Mobilya sektöründe işin zor kısmının nakliyatta yaşadıklarını söyleyen Karanlıkoğlu, “Bizim işimizin zorluğu hamallığı ve nakliyatı. Onun haricinde bir zorluğu yok. Bu yönden bakarsak bizim kazancımız iyi değil. Kazancımız düşüyor. Emeğe göre paramız az geliyor. İşimizi seviyoruz. Ama bizim gibi iş yeri sahiplerinden çok korsan olarak çalışan insanlar var. Bunlara önlem almaları gerekir” dedi.
“Kaliteli hizmet veriyoruz”
K-Homes çalışanlardan Fatih yılmaz, “Burada mobilya imalatı ve üretim yapıyoruz. Babadan gelen bir meslek olduğu için kendimi bildim bileli sanayinin içindeyim. Son zamanlarda çıraklık sıkıntısı yaşanıyor. Çırak yok şu anda. Gelen çocuklar da 17-18 yaşında olduğu için çok öğrenemiyorlar. Bu yaştan sonra zaten bir şey öğretemiyorsun. İşimizin yoğunluğu oluyor tabi ama kışın daha da azalıyor. Ürünlerimiz tek kalite. Oynama yapılmıyor. Önceden düşük ve yüksek kalite diye ayrım oluyordu ama bizde tek kalite ürünler. Müşterilerimiz çok memnun. Diyaloglarımız çok güzel. Her zaman kaliteli hizmet veriyoruz” dedi.
“Bu sektör ekip işi”
Uzun yıllardır bu sektörün içinde olan Hasan Hüseyin Erkek, “Bu sektörün içinde 72 yılından beri varım. Mesleğimiz çok güzel. İşimizi çok seviyoruz. Dışardan gördüğümüz gibi kolay bir iş değil. Tehlikeli. Marangozların yüzde 50’sinin kesikleri, kopukları vardır. Dikkatli olmak ve titiz çalışmak gerekiyor. Ürettiğiniz ürünlerde müşterilerimiz memnun oluyor. Biz de yaptığımız eserden gurur duyuyoruz. Yeşilli camisinin restorasyonunu da ben yaptım. Beşikten mezara kadar bizim mesleğimiz ölmez. Son yıllarda çırak sıkıntısı çok. Kolay iş arıyorlar. Ama bu sektör ekip işi” dedi.
K-Homes çalışanlardan Hüseyin Yörük: “Ben bu işin taşıma kısmındayım. Ürettiğimiz mobilyaları taşırken çok dikkatli davranmak gerekiyor. Taşırken ürünleri, duvarları çizmeyeceksin, merdivenlere dikkat edeceksin. Üretim kısmında ben yokum. Daha sonra belki olabilir ama şu anda taşıma kısmındayım” dedi.
Sektörün içinde çalışan Mustafa Özcan: “Burası tam bir aile yeri. İşimi seviyorum. Ben de uzun yıllardır sanayinin içindeyim. Son yıllarda gerçekten bir çıraklık sıkıntısı yaşanıyor. Buna bir çözüm bulmaları gerekiyor diye düşünüyorum. Sanayinin şuan en büyük sorunu çırak bulamaması bence” dedi. Merhaba Haber Merkezi
