Gündem

15 Temmuz Gazileri ‘O Gece’yi Anlattılar

Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından organize edilen ‘Tecrübe Konuşuyor İçimizdeki Kahramanlar 15 Temmuz Gecesini Anlatıyor’ projesi kapsamında 15 Temmuz gazileri Abdullah İrgin, Orçun Şekercioğlu ve Hacer Konuş, o gece yaşadıklarını anlattılar.

 

 

 

Gençlik ve Spor Bakanlığı himayesinde yürütülen ‘Tecrübe Konuşuyor İçimizdeki Kahramanlar 15 Temmuz Gecesini Anlatıyor’ projesi kapsamında 15 Temmuz gecesi Ankara’da darbe girişimini önlemek için kahramanca mücadele veren gaziler Abdullah İrgin, Orçun Şekercioğlu ve Hacer Konuş, yaşadıklarını anlatırken, konuklar da gözyaşlarına hakim olamadılar.

 

Moderatörlüğünü İsmail Hakkı’nın yaptığı program, Karesi AVM’de saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Okunan Kuran-ı Kerim tilavetinin ardından Kum Sanatçısı Veysel Çelikdemir, sergilediği kum gösterisiyle 15 Temmuz gecesini yansıttı.

 

Şekercioğlu ‘Namlunun Ucundaydık ve Elimizde Sadece Taş Vardı’

 

Radyo Programcılığı yapan ve 15 Temmuz darbe girişiminin yaşandığı gece bacağından vurulan gazi Orçun Şekercioğlu, ‘Ben gece saatlerinde kalkışmayı duyup, kendimi dışarı attım. İlk önce de Cumhurbaşkanımızın Kısıklı’daki konutuna gittik. Cumhurbaşkanının konutunda olmadığını biliyorduk. Ama 1960’da Adnan Menderes’e yapılanları Cumhurbaşkanımıza da yapmalarına izin veremezdik. Biz oraya, 1960 yılında idam edilen Adnan Menderes’e atılan ‘Uçak dolusu altını yurt dışına kaçırdığı’ iddialarını Cumhurbaşkanımıza da atmamaları için olası bir iftira hareketini önlemek için gittik. Hatta Cumhurbaşkanının telefon bağlantısını ben hastanedeyken öğrendim. Köprüye gittiğimiz de ise darbecilerle konuşup onları geri dönmeleri konusunda ikna etmeye karar verdik. Ama oraya gittiğimizde ne konuşmaya ne de müdahaleye fırsat verilmedi. Hakaretler ederek, üzerimize ateş açıyorlardı. Özellikle Cumhurbaşkanımız, Hükümet ve Ak Parti’ye küfürler edip durdular. Onlar silahlarla biz ise taşlarla müdahale ediyorduk. O sırada dizimin hemen üzerinden beni vurdular. Gözlerimi Haydarpaşa Numune Hastanesinde açtım. Orada tedavi görürken bile dışarı çıkıp, milletle yan yana olmak istedim. O halde bile zor dayandım’ ifadelerini kullandı.

 

 

Konuş ‘O Gece Şehit Olacağını Sanki Bilmişti’

 

15 Temmuz hain darbe girişimi sırasında eşi şehit olan ve kızı ağır yaralanan Hacer Konuş’un anlattıklarını ise konuklar gözyaşlarıyla dinledi. Konuş şu ifadeleri kullandı; ‘Eşimle ben çocuklarımızı Ankara’da annemlere göndermiştik. Orada bayram tatillerini yaptılar. Biz de eşimle birlikte 15 Temmuz’da yanlarına gidecektik. O sabah yola çıkmadan önce eşimde tuhaf davranışlar vardı. Birkaç gün öncesine kadar epey duygusallaştı. Üzerimize titriyordu. Ondan sonra ise Cumayı gitti. Abdestini traşını olmamıştı. Gelince yeniden abdest aldı. ‘Ben hiç güzel kokmuyorum bugün’ diyordu. Hatta arabada Ankara’ya varana kadar sürekli lavanta kolonyası sürüp durdu.  Ankara’ya girişte ise inanılmaz bir kalabalık vardı. Ne olduğunu anlamaya çalışırken, şüpheli bir paket olduğu duyumunu aldık. Sonra eve vardık. Çocuklarımızı gördük. O sırada haberleri de izlerken TRT’de sürekli hava durumu olması ardından da spiker hanımın yaptığı konuşmayı duyduk. İnanamadık. ‘Eyvah’ dedik. Ben bu darbeleri hep dedemden duymuştum. ‘Millet Cumhurbaşkanına, Başbakanına sahip çıkamadı’ derdi’. Ama biz böyle bir dönemde neden darbe yapılsın? Diye düşündük. Ekonomik kriz yok, çatışma ortamı yok. Zordu. Sonra Cumhurbaşkanı nerededir? Diye düşündük. Evde de oturamadık. Büyük kızım, eşim ve ben evden çıktık. Eşim birkaç gün önce otururken ‘Keşke şehit olabilsem’ demişti. O günü hissetmiş gibiydi. Sonra çıktık. Güvenpark’a geldiğimizde durumun ne kadar kötü olduğunu fark ettik. Bombalamalar sürüyordu. Biz insanlarla birlikte mücadele veriyorduk ama imkansız gibiydi. Bir ara başımın ağrıdığını ve bilincimin yerine geldiğini hatırlıyorum. Bir yanımda kızım, ona az önce su veren adamın kopan parmaklarını üzerinden temizliyordu. Adamın başı yoktu. Diğer tarafta insanlar ve eşim. Eşim bilincini kaybetti diye düşündüm. Tokat attım. Seslendim. Ama sesi çıkmıyordu. Şehit olduğunu anladım. O acımızın tarifi yok. Sonra kızımı kurtarmak için mücadele verdim. . Çok şükür kızımın da durumu iyi, benim de öyle. İnşallah bayrağı babalarının bıraktığı yerden evlatları devam ettirecek.’

 

İrgin ‘Genelkurmay Binasına Girdik’

 

15 Temmuz hain darbe girişimi gecesi Genelkurmay Başkanlığı’nın içine giren Abdullah İrgin yaşanan geceyi şu sözlerle anlattı; ‘Alçaktan uçan uçaklarla kopan gürültüyü duyduk. Arkadaşlarla beraber meydana indik. Önce Emniyet Müdürlüğü’ne gidip yapabileceğimiz bir şey olup olmadığını sorduk. Onların Genelkurmay’a yönlendirmesi ve Genelkurmay Başkanının rehin alındığını söylemesi üzerine Genelkurmay Başkanlığına gittik. Kapıları zorladık. Giriş yolları aradık. Yok sonra camları kırıp içeri girdik. O Gece herkes öyle bir imanla mücadele verdiler ki. Herkes aynı anda nereye gideceğini biliyor gibiydi. Birbirinden ayrılmadan, kol kola omuz omuza mücadeleler verildi. Biz komutanlık karargahının kapısını zorlamaya başladık. Kapının arkasından üzerimize ateş ettiler. O mermilerden biri arkadaşımızın ayağına denk geldi. Sendeleyip yere düşünce ikinci mermi de alnına denk geldi Bizi çıkarmak için üzerimize durmadan ateş açtılar. Genelkurmaya giren kimsenin sağ çıkmaması için durmadan ateş açıyorlardı. Bunlar insanlık dışıydı. Şimdi çıkıp da ‘Bunlar Recep Tayyip Erdoğan’ın oyunu’ diyorlar ya’ Yok öyle bir oyun. Ben Ak Partili değilim. O gece olan bir parti meselesi değildi. Vatan meselesiydi. Biz bu ihaneti unutmayacağız ve unutturmayacağız’ Yapılan programda  15 Temmuz Gazilerine Vali Ersin Yazıcı Balıkesir Milletvekili Kasım Bostan ve Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Edip Uğur tarafından bayrak takdim edildi. Gençlik ve Spor Bakanlığı, Spor Hizmetleri Dairesi Başkanı Rasim Arı ise Balıkesir Valisi Ersin Yazıcı, Balıkesir Milletvekili Kasım Bostan ve Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Edip Uğur’a teşekkür plaketi verdi.

 

Merhaba Haber Merkezi

 

 

 

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu