GündemHüseyin YıldırımKöşe Yazıları

İsra ve Mirac Gecesi

Bu yıl 2 Nisan Salı akşamı miraç gecesidir. Yani recep ayının 27. Gecesidir.

İsra mucizesi Kur’an-ı Kerim’de ayetlerle anlatılmıştır. İsra gece yolculuğu demektir. Peygamberimiz sav’in bu yolculuğunun ilk merhalesi olan Kabe’den Mescid-i Aksaya kadarki bölümü Kur’an’da şöyle anlatılır;
“Ayetlerimizden bir kısmını ona göstermek için kulunu bir gece Mescid-i Haram’dan alıp çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksa’ya seyahat ettiren Allah, her türlü noksandan münezzehtir. Şüphesiz ki O her şeyi hakkıyla işiten, herşeyi hakkıyla görendir.” İsra Suresi, 1
Miraçın ikinci bölümü Mescid-i Aksadan başlayarak semanın bütün tabakalarından geçip Peygamberimiz sav’ in İlahi lütuflara mazhar olmasıdır. Bu bölüm Necm Suresinde şöyle anlatılır;
“O ufkun en yukarısında idi. Sonra indi ve yaklaştı. Nihayet kendisine iki yay kadar, hatta daha da yakın oldu. Sonra da vahyolunacak şeyi Allah kuluna vahyetti. O’nun gördüğünü kalbi yalanlamadı. Şimdi O’nun gördüğü hakkında onunla mücadele mi edeceksiniz? And olsun ki onu bir kere daha hakiki suretinde gördü. Sidre-i Müntehada gördü. Ki, onun yanında Me’va Cenneti vardır. O zaman Sidre’yi Allah’ın nuru kaplamıştı. Gözü ne şaştı, ne de başka bir şeye baktı. And olsun ki Rabbinin ayetlerinden en büyüklerini gördü.” Necm Suresi, 7-18
Miraç, Receb ayının 27. Gecesi Cenab-ı Hakkın daveti ile Cebrail Aleyhisselamın refakatinde Peygamberimiz sav’in Mescid-i Haramdan Mescid-i Aksa’ya, oradan semaya, İlahi ikramlara ulaşmasıdır.
Hadis ve tarih kitablarında miraç olayı çok teferruatlı ve aşkın ifadelerle anlatılmaktadır. Biz kısaca anlatmaya çalışalım,
Peygamberimiz sav Mekke’de ki Mescid-i Haramdan , Kudüs’deki Mescid-i Aksa’ya ata benzer beyaz bir binek olan Burak ile geldi. Mescid-i Aksa’da bütün peygamberler kendisini karşıladı. Miraçını kutladılar. Peygamberimiz sav burada peygamberlere iki rekat namaz kıldırdı. Bugün Kubbetü’s-Sahra’nın bulunduğu yerden Muallak Taşının üzerinden Peygamberimiz sav’in Miraça yükseldiği rivayet edilmektedir.
Peygamberimiz sav sırasıyla yedi sema tabakalarında bulunan Hz. Adem, Hz. Yahya ve Hz. Isa, Hz. Yusuf, Hz. İdris, Hz. Harun, Hz. Musa ve Hz. İbrahim as gibi peygamberlerle görüştü, Onlar kendisine ‘Hoş geldin’ dediler, tebrik ettiler.
Daha sonra Cebrail as ile birlikte Sidretü’l-münteha’ya kadar gittiler. Peygamberimiz sav orada hergün yetmişbin meleğin ziyaret ettiği Beytü’l-Ma’mur’u ziyaret etti. Cebrail buradan öteye gitmesinin mümkün olmadığını söyledi. Peygamberimiz sav buradan sonra Refref adında bir binek ile zaman ve mekandan münezzeh olan Cenab-ı Hakkın lütuflarına müşerref oldu. A.Köksal, İslam Tarihi, II,201-236
Peygamberimiz sav Cebrail’in refaketinde Cenneti, Cehennemi, ahiret alemini gezdi. Sonunda o gece Mekke ye döndü.
Sabah olunca Kabe’nin yanında Mekkelilere Miraçı anlattı. Onlar Peygamberimiz sav’den delil istedi. Peygamberimiz sav onlara yolda gördüğü kafilelerden bahsetti. Kureyşliler hemen kafileleri karşılamak için Mekke’ nin dışına çıktılar. Kafiledekileri aynen Peygamberimiz sav’in haber verdiği gibi gördüler.Fakat yine inanmadılar. Peygamberimiz sav Kudüs’ teki Beytü’l Makdis’e uğradığını anlatınca Kureyşliler, ‘Bir ayda gidilebilen Bir yere Muhammed nasıl bir gecede gidip gelebilir?’ diye inanmadılar, sonra Beytü’l Makdis’i görmüş olanlar, ‘Beytü’l Makdis’i bize anlatır mısın?’ diye Peygamberimiz sav sorular sordular. Peygamberimiz sav ise her soruya cevap verir.
‘Onların yalanlamalarından ve sorularından çok sıkıldım. Hatta o ana kadar öyle bir sıkıntı hiç çekmemiştim. Derken Cenab-ı Hak birden Beytü’l-Makdis’i bana gösterdi. Ben de ona bakarak her şeyi birer birer tarif ettim. Hatta bana, ‘Beytü’l-Makdis’in kaç penceresi ve kapısı var?’ diye sordular. Halbuki ben onun pencere ve kapılarını saymamıştım. Beytü’l-Makdis karşımda görününce ona bakmaya ve teker teker saymaya ve anlatmaya başladım.’ Buyururlar. İbni Sad,XI,215
Bunun üzerine müşrikler, ‘Vallahi doğru anlattın’ dediler ama iman etmediler. Hz. Ebu Bekir ra geldi, müşrikler durumu ona haber verdiler. Hz. Ebu Bekir ra ‘Eğer bu sözleri ondan duymuşsanız şeksiz şüphesiz doğrudur’diyerek hemen tasdik etti. İbni Hişam, II,39. Bundan sonra Hz. Ebu Bekir’e “Sıddik unvanı” verildi ve öyle anılmaya başlandı.
Miraç olayını önemli kılan hadise miracta Peygamberimiz sav’e verilen hediyelerdir. Bu en önemli hediyeler; Müslim,İman,279;Hanbel,Müsned,I,422
1-Namazın farz kılınması,
2- Bakara suresi son ayetler,
3- Allah’a şirk koşmayanların affedileceği müjdesidir
Hz. Allah cc mirac gecesini biz, ümmete ve bütün insanlık için hayırlara vesile eylesin..

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu