Hüseyin Yıldırım

Mekke Fethi ve Biat…

 “Biz sana apaçık bir fetih verdik. Tâ ki Allah, senin günahından, geçmiş ve gelecek olanı bağışlasın ve sana olan nimetini tamamlasın ve seni doğru bir yola iletsin. Ve Allah sana şanlı bir zafer versin. O, imanlarına iman katsınlar diye mü’minlerin kalblerine huzûr indirdi. Göklerin ve yerin askerleri Allah’ındır. Allah bilendir, her şeyi hikmetle yapandır.” Fetih, 1-

Ocak ayında Mekke’nin fethinden sonra Kâbe ve çevresi putlardan temizlenir. Peygamberimiz sav  Kâbe’nin içinde iki rek‘at namaz kılar.  Resûl-i Ekrem sav “Bilâl-i Habeşî’ye Kâbe’nin damına çıkarak ezan okumasını emreder” Buhari, Śalât, 30.

Mekkelilerin çoğu Hz. Peygamberimiz sav’e biat edip müslüman oldular. Kendilerine esir muamelesi yapılmayarak serbest bırakılan bu kişilere “tulekā” denilmiştir. Taberî, Târîħ, III, 61; İbn Kesîr, Tefsîrü’l-Ķurǿân, II, 338
Müslümanlar, Mekke’yi fethettikleri günün gecesinde, sabaha kadar tekbir, tehlil getirerek, Kabe’yi tavaf ederler. Bunu gören Ebu Süfyan, karısı Hind’e,
“Sen bunun Allah’tan olduğu kanaatinde misin?” diye sordu.
Hind,
“Evet! Bu, Allah tarafından olan bir iştir” dedi.
Ertesi günü, sabaha çıkınca, Ebu Süfyan sabah erkenden Peygamberimiz sav’in yanına geldi.
Peygamberimiz sav, ona,
“Sen Hind’e, ‘Bunun Allah’tan olduğu kanaatinde misin?’diye sordun. O da, ‘Evet! Bu, Allah tarafın­dan olan bir iştir’ dedi” buyurdu.
Ebu Sübyan,
“Şehadet ederim ki; Sen Allah’ın Resûlüsün. Varlığım Kudret Elinde bulunan Allah’a andolsun ki; bu sözümü Allah ile, Hind’den başka, insanlar­dan hiçbir kimse işitmemiştir” dedi. Ebu’l-Fidâ, IV,304;M. Asım Köksal, İslam Tarihi,VI,420.

İlgili Makaleler

 

Fetih den sonra ki günlerden bir gün Allâh Rasûlü sav Safâ Tepesi’ne çıktı. Mekkelilerin bey’atlerini kabûl etti. Önce erkekler “müslümanlık ve cihâd” üzere Hazret-i Peygamberimiz sav’e bey’at ettiler. Sonra kadınlar bey’at ettiler.
Kadınların bey’ati için Hz. Allâh cc, Rasûlullâh sav’e şöyle buyurmuştur,
“Ey Peygamber! Îmân eden kadınlar Sana gelip Allâh’a ortak koşmamak, hırsızlık etmemek, zinâda bulunmamak, çocuklarını öldürmemek, elleri ile ayakları arasında bir iftirâ uydurmamak, hiçbir güzel işte Sana âsî olmamak üzere bey’at ettiklerinde, onların bey’atini kabûl et; onlar için Allâh’tan mağfiret dile!.. Şüphesiz ki Allâh, Gafûr’dur, Rahîm’dir.” Mümtehine, 12

Kadınların bey’ati, hakkinda bir kac rivayet vardir.
Sözle ve Rasûlullâh sav’in elini batırdığı bir su kabına ellerini batırmak şeklinde olandır.
Ümeyye bint-i Rukayka rha şöyle anlatır:
“Ensâr’dan bir grup kadınla Peygamberimiz sav’e gelip:
«−Allâh’a hiçbir şeyi ortak koşmamak, hırsızlık yapmamak, zinâ etmemek, çocuklarımızı öldürmemek, hiçbir zaman iftirâ atmamak, meşrû emirlerinde Sana isyân etmemek üzere bey’at ediyoruz.» deyince Allah Rasûlü sav hemen:
«−Gücünüz yettiği ve tâkat getirebileceğiniz hususlarda!» buyurdu.
Bu söz üzerine biz:
«−Allâh ve Rasûlü sav bize karşı bizden daha merhametlidir, haydi bey’at edelim!» dedik.

Kadınlar, bey’ati musâfaha ederek yapmak istediler. Ancak Allâh Rasûlü sav
“−Ben kadınlarla musâfaha etmem! Benim yüz kadına toptan söylediğim bir söz, her kadın için ayrı ayrı söylenmiş sayılır.” buyurdu . Nesâî, Bi’ya, 18; İbni Mâce, 43; Muvatta, Bey’at, 2; Tirmizî, Siyer, 3

Rabbimiz biz ümmete hakki biat etmeyi nasip eylesin …

 

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu