GündemKöşe Yazıları

15 Temmuz’u Anlamak

15 Temmuz’u Anlamak

 

Bugün, 15 Temmuz 2016 tarihinde aziz milletimizin iradesine yönelik gerçekleştirilen hain silahlı darbe girişiminin bertaraf edilmesinin yıldönümüdür. 15 Temmuz destansı direnişi; Türk milletinin karşısına çıkan tüm engelleri milli birlik ve beraberlik ruhu içerisinde, büyük bir inanç, azim ve kararlılıkla aşmasının somut bir ifadesidir. O karanlık gecenin sırtlanlarının hesap edemedikleri bir şey vardı, o da aziz milletimizin vatan sevgisi ve bağımsızlık tutkusu. O zifiri karanlık gece, millet iradesiyle aydınlanmış, Türk milleti bağımsızlığını ve sonsuza dek bağımsız kalma kararlığını tüm dünyaya yüksek sesle haykırmıştır.

15 Temmuz bizlere göstermiştir ki, hiçbir güç Allah aşkı ve vatan sevgisiyle dolu yüreklerden daha üstün olamaz. Aklını, idrakini ve vicdanını ihanet odaklarına kiralayanlar, ihanet planları arasında boğulmuşlardır. Her kim istiklal ve hürriyetin, vatanın, milletin, mazlumun, mağdurun ve muhacirin yanındaysa Cenab-ı Hakk’ın rahmet ve inayeti de onun yanında olur. Nitekim Kur’an-ı Kerim’in beyanı açıktır: “Sakın üzülmeyin ve gevşemeyin, eğer inanıyorsanız üstün olan, en yüce olan sizsiniz.” (Âl-i İmran, 3/139.)

Bugün çok daha iyi görüyor ve anlıyoruz ki, ayrılıkçı bölücü, yıkıcı ideolojilerin payandası olan gafiller ve hainler, emellerine ulaşabilmek için Allah’ın kelamını kullanmaya yeltenmiş ve millete çok büyük zararlar vermişlerdir. Bu tür hainlerin temel vasıflarını yüce Allah Kur’an-ı kerimde şöyle bildiriyor. “Yeryüzünde bozgunculuk çıkarmayın.” denildiğinde “Aksine biz ıslah ediyoruz.” Derler. İşte FETÖ/PYD mensupları da aynen böyle diyorlardı.

O karanlık gecede “Bismillah” diyerek abdestini alıp şehadet getirerek evlerinden çıkan, “Allahü Ekber” diyerek yollara koyulup tankların önünde dimdik duran, gerekirse tankın önüne yatan bu yüce milletin evlatlarını dünya milletleri hayret ve hayranlıkla izlemişlerdir.

Yaşadığımız bu zorlu coğrafyada var olabilmenin temel şartlarından birisinin mazimizi doğru okumamız gereği asla unutulmamalıdır. Bu bağlamda 15 Temmuz’u bütün yönleriyle öğrenmenin, anlamanın ve bunu bir tarih bilinciyle değerlendirmenin önemi göz ardı edilmemelidir. Zira bölgemizde ve ülkemizde yaşanan gelişmeler, bazılarının vatanımızın bütünlüğüne ve milletimizin birliğine yönelik emellerinden ve beyhude gayretlerinden vazgeçmediklerini teyit etmektedir. 15 Temmuz 2016 tarihinde FETÖ/PDY ihanet çetesi mensupları tarafından gerçekleştirilen hain darbe girişimi de dâhil olmak üzere ülkemizi ve milletimizi hedef alan menfur saldırılar bu kapsamda değerlendirilmelidir.

Şüphesiz ki Türk Milletini tarih boyunca payidar kılan yüce değerler, şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da bu ve benzeri badireleri aşmamızı sağlayacaktır. Milletimizin 15 Temmuz gecesi tüm farklılıklarını geride bırakarak tek millet, tek bayrak, tek vatan ve tek devlet ilkeleri etrafında birleşerek gösterdiği kahramanlıklar, istiklal ve istikbalimize, aydınlık geleceğimize yürüyüşümüzde bizlere her zaman ilham kaynağı olmaya devam edecektir.

FETÖ/PDY den en fazla zarar gören dini ve milli değerlerimiz oldu. İslam’ın yüce değerlerinin hoyratça istismar edilerek bir darbeye araç kılınması, çocuklarımız ve gençlerimizin zihnide İslami değerler konusunda ciddi soru işaretlerinin doğmasına sebep oldu. Kendilerine “cemaat” süsü veren bu grup, dinimizin apaçık ayetlerine rağmen ezoterizme (bazı konulardaki derin bilgiler ile sırların ehil olmayanlara söylenmeden, bir bilge tarafından sadece alanında ehil olan kişilere öğretilmesi) kapıldılar. Son peygambere tabi olmak gerekirken onlar Mesiyanik (Mesihci) yaklaşıma yöneldiler.

“Allah katında tek din İslam’dır” ayeti varken Bahailiktekine benzer biçimde Senkretist (üç dinin kesişme noktalarından hareketle dinlerin ortaklığı fikri) bir inançla dinler arası diyalog kurma, papalık misyonunun parçası olma yollarına saptılar. Manevi varlıkların şekle bürünmesi sakıncalı iken Hristiyanlıktaki gibi temessülcü (melekleri, peygamberi cisimleştiren, somutlaştıran) örnekler sergilediler.

FETÖ/PDY örgütünün inanç örgüsünü dikkatlice gözden geçirerek benzeri yanlış inançlara düşmemek için bilgili ve uyanık olalım. Bu bağlamda bu Cennet vatanda yaşayan her anne-baba Diyanet İşleri Başkanlığımızın hazırlayıp yayımladığı “ FETÖ | DİN İSTİSMARININ ARKASINA GİZLENEN TERÖR ÖRGÜTÜ” ve “Kendi Dilinden FETÖ, Örgütlü Bir Din İstismarı” raporlarını okuyup anlamaları ve gençlerine okutup anlatmaları gerekir. ( Bu raporlara diyanet web sitesinden kolaylıkla ulaşabilirsiniz.

Gençlerimizi hurafe ve batıl inançlardan uzak tutarak onları sağlam ve sahih dini bilgiler ve tarih şuuru ile donatarak geleceğe hazırlamak görev ve sorumluluklarımızın idrakinde olunmalıdır.

Bu duygu ve düşüncelerle, 15 Temmuz’un yıldönümünde, kalpleri iman ve ülke sevgisiyle dolu olarak Vatan, Millet, Bayrak, İstiklal gibi bütün mukaddes değerleri uğruna gözlerini kırpmadan canlarını feda eden kahraman şehitlerimiz ile aramızdan ayrılan gazilerimizi sonsuz minnet, şükran, rahmet ve saygıyla yâd ediyor, yaşayan gazilerimize sağlık ve mutluluk dolu bir hayat temenni ediyorum.

 

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu