Yalan=Kizb’ den Sakınmak

Hz. Allah cc Kur’an-i Kerim’de şöyle buyurur. “ Söyleyip durduklarına karşı sabret ve onlardan güzel bir tavırla uzak dur. Nimet içinde yüzen yalancıları Bana bırak ve kendilerine biraz süre tanı” Müzemmil, 10-11

“Şüphesiz Allah, ölçüyü taşıran, çok yalan söyleyen kimseyi hidayete erdirmez.” Mü’min, 28
Dinimiz yalan ve yalancılığı kötü huyların ve günahların en büyüklerinden kabul eder ve şiddetle reddeder. Münafık ve kafirlerin özelliğinin de yalan ve yalancılık olduğunu belirtir.

“Allah adına yalan söyleyen ve hak kendisine geldiği zaman onu yalanlayan kimseden daha zâlim kim vardır? Kâfirler için Cehennem de yer mi yok?” Zümer, 32

Kur’an-ı Kerim’de  üç yüzden fazla âyette “yalan, kizb kelimesi” geçmektedir. Allah cc “O halde pislikten, putlardan sakının ve Yalan sözden de sakınınız!” Hac, 30 buyurmaktadır.

Yalan, bir çok büyük günahla irtibatlıdır. Çoğunlukla diğer büyük günahlar müstakil, tek başına olduğu hâlde yalan ise neredeyse hepsiyle irtibatlıdır. Allah Resûlü sav Müslümanlardan had cezası gerektiren en ağır suçları işleyenlerin bile Cennete girebileceğini belirtir, fakat yalanı Müslümana bir türlü yakıştıramaz.

“Dâima doğruluğu araştırın; doğrulukta helâkinizi görseniz bile. Ancak muhakkak ki doğrulukta sizin kurtuluşunuz vardır.” Kenzü l-Ummal, 3/344

Allah Resûlü sav etraftaki hükümdarlara İslâm’a davet mektupları gönderiyordu. Bu mektuplardan birini de Şam’da Hirakl’e göndermişti. Hirakl, mektubu baştan sona okur. O günlerde Şam bölgesinde bulunan Ebû Sufyan’ı çağırtır ve aralarında şu şekilde bir konuşma olur.

-Hz. Muhammed sav’e en çok uyanlar kimlerdir, zenginler mi, fakirler mi?
-Fakirler.
-Hiç O’na inananlardan dönenler oldu mu?
-Şimdiye kadar hayır.
-Artıyorlar mı, eksiliyorlar mı?
-Her geçen gün biraz daha artıp çoğalıyorlar.
–Hayatında hiç yalan söylediğini duydunuz mu?
-Hayır, O’nu hiçbirimiz yalan söylerken duymadık.

Henüz iman etmeyen ve Müslümanların en amansız düşmanı olan Ebû Süfyan’dan aldığı bu cevaplarla irkilen Hirakl, kendini tutamayarak şöyle der.

–Bir insanın bunca zaman, insanlara yalan söylemekten kaçınıp da Allah’a karşı yalan söylemesi düşünülemez. Buharî, Bed’ül-vahy , 6

Peygamberimiz sav şöyle buyuruyor:
“Doğruluk insanı Allah’ı razı edecek iyiliğe götürür. İyilik de İnsanı Cennete götürür. Kişi doğru söyler ve doğruyu arar da sonunda Allah indinde sıddîk=doğru sözlü diye yazılır. Yalan da kişiyi haddi aşmaya götürür. Haddi aşmak da ateşe, Cehenneme götürür. Kişi yalan söyler ve yalanı ile sonunda Allah’ın indinde yalancı diye kaydedilir.” Buharî, Edeb , 69; Müslim, Birr , 102-103

“Kul yalan söylemeye ve yalan söyleme niyetini taşımaya devam edince bir an gelir ki, kalbinde önce siyah bir nokta belirir. Sonra bu nokta büyür ve kalbinin tamamı simsiyah olur. Sonunda Allah nezdînde yalancılar arasına kaydedilir.” Muvatta, Kelâm , 18

Bir âlemin ifadesiyle,“Her şeyden evvel bize lazım olan nedir. Doğruluk. Daha . Yalan söylememek. Sonra  Sıdk, sadakat ihlas, sebat, tesanüd. Neden.  Küfrün mahiyeti yalandır. İmanın mahiyeti sıdktır.”

Rabbimiz tüm ümmeti  Sıdk ehli eylesin….