YÖK’ten “YETENEK”SİZ KARAR
Yüksek Öğretim Kurulu’nun 2020 yılı YKS’de animasyon, grafik, grafik resimleme ve baskı, grafik tasarımı, moda tasarımı, moda giyim tasarımı, moda ve tekstil tasarımı, deklarasyon, spor bilimleri, spor yöneticiliği, tekstil, tekstil geliştirme ve pazarlama, tekstil tasarımı, tekstil ve moda tasarımı gibi bölümlerini tercih edecek öğrencilerin merkezi sınav sistemiyle alınması ve yetenek sınavlarının kaldırılmasına öğrenciler tepki gösterdi. “Son sınıfta ders çalışmak yerine bu kararlarla uğraşıyoruz. Bir anda Yetenek Sınavlarını kaldırmak hangi vicdana sığar?” dediler.
Zeynep Duran (12. Sınıf Resim Bölümü): Ben T.C. Ziraat Bankası Güzel Sanatlar Lisesi Resim Bölümü son sınıf öğrencisiyim. Resim yapmayı çok seviyorum ve geleceğimle ilgili çok güzel hayallerim, hedeflerim vardı. Ama yetenek sınavlarının kaldırılacağını duyduğum andan itibaren altüst oldum. Biz 4 sene boyunca alan derslerimizi görüyoruz. Diğer okullar gibi temel matematik, Fen Bilgisi, Türkçe Derslerini çok fazla görmüyoruz. Onlar harıl harıl test çözerken biz sanatla uğraşıyoruz. Lisemize bile yetenek sınavıyla girdik. Ama bir anda çıkıp Yetenek Sınavı kaldırıldı denilince ne yapacağımızı şaşırdık. Bu bize büyük bir haksızlık. Son senemizde ders çalışmamız gerekirken bunlarla uğraşıyoruz.
Mehlika Küçükadalı (12. Sınıf Resim Bölümü): Ben YÖK’ün aldığı bu kararı doğru bulmuyorum. 4 Sene boyunca çalıştığımız yetenek sınavları bir anda kaldırılıyor ve boşluğa düşüyoruz. Amacımız, hedeflerimiz, hayallerimiz ne olacak? Biz diğer okullar gibi sürekli bir teorik eğitim almıyoruz ki. Onlarla birlikte AYT ve TYT’ye girdiğimizde eşit şartlarda olmayacağız. Bu da büyük bir haksızlık değil mi? Resim yetenek isteyen bir dal. Yeteneğini sergilemeden bu bölüme nasıl girilir? Bu karar mantık dışı. Bu bizim emeklerimizi çalmaktan başka bir şey değil.
Sena Songur (10. Sınıf Resim Bölümü): Herkes resim yapamaz. Bu yetenek isteyen bir iş. Teorik bir sınavın ardından bu animasyon, grafik, baskı gibi bölümlere nasıl girilecek? Eşit şartlarda olmayan öğrenciler böyle bir yarıştan nasıl çıkacak? Biz yıllarca o kadar emek verdik. Ki bizim resim malzemelerimiz çok pahalıydı. Ailelerimiz imkanlarını zorladı ve bizleri okuttu. Şimdi bir anda yetenek sınavlarını kaldırmak bu emekleri yok saymak demek.
Pınar Erol (12. Sınıf Resim bölümü): Son sınıfta diğer okullardaki öğrenciler hedeflerine giden yolda çalışıp, hayaller kuruyorlar ama biz bu süreçte korku ve endişe içinde bu işlerle uğraşıyoruz. Bu bizim hayatımızı etkileyen bir karar oldu. Yıllardır verdiğimiz emekler bir anda silindi. Peki biz Güzel Sanatlar Lisesi öğrencileri olarak neden bunları yaşıyoruz? Bize büyük bir haksızlık yapıldı.
Süleyman Bayrak (11. Sınıf Resim bölümü): YÖK’ün çıkıp yetenek sınavlarını kaldırmasını anlayamıyoruz. Böyle bir değişiklik olacaksa bunun 4 yıl önce yapılması gerekilirdi. Güzel Sanatlar Lisesi2ndeki müfredatlarda ona göre değiştirilirdi. Biz de diğer okullar gibi resim malzemelerine tonlarca lira yatırmaz test kitabı alıp onları çözerdik. Ama herşey belli bir düzen halinde olurdu. Bu durum bizi çok üzdü. Hala inanamıyoruz.
Ayşegül Şık (11. Sınıf Resim Bölümü): 4 senedir Güzel Sanatlar Lisesi’nde okuyorum. Canımı dişime takıp çalıştım. Uyumadığım günleri biliyorum. Ailemiz her zaman destek oldu. Maliyetli bir bölümde okuyoruz. Boya kalemlerimiz, tuvallerimiz çok pahalı. Buna rağmen ailelerimiz her zaman arkamızdaydı. Şimdi çıkıp yetenek sınavlarını kaldırıyorlar. Bunu anlamak çok zor. Şimdi bütün emeklerimiz heba oldu. Ben üniversite hayali kuramıyorum. Bize bunu yaşatmamalılardı.
Muhammed Can Akyürek (11. Sınıf Resim Bölümü): Resim yetenek işidir. Sadece yetenekli insanlar resim yapabilirler. Biz okulda daha çok alan dersi görüyoruz. Yetenek Sınavlarına yönelik çalışıyoruz. YÖK’ün yetenek sınavlarını kaldırması ve bizlerin de merkezi sınav sistemi ile bölümlere girmemiz çok anlamsız. Çünkü diğer öğrencilerle eşit şartlarda değiliz. Alanlarımız çok farklı. Onlar senelerce Matematik, Türkçe görüp soru çözerken biz resim yapıyoruz. Alanımızla ilgili dersler görüyoruz. Şimdi bu emeklerimizin heba olması demek. Ne yazık ki üzgünüz. Fatma Kara
