Köşe Yazıları

Covid19’a Karşı Geleneksel İki Besin: SOĞAN Ve SARIMSAK

Covid19’a Karşı Geleneksel İki Besin: SOĞAN Ve SARIMSAK

Her toplumda, o toplumun tarihinin süzgecinden süzülerek günümüze ulaşan ve yaşam koşullarını, tarzını belirleyen, şekillendiren önemli öğeler vardır. Bunlar o toplumun kültür kökenlerini oluştururlar. İşte geleneksel beslenme alışkanlıklarımız da bu kültürel mirasın birer yapıtaşlarıdır. Yüzyılların tecrübesiyle oluşan beslenme alışkanlıkları o toplumun bireylerinin biyolojilerine ve fizyolojilerine en uygun olan beslenme tarzını ve biçimini oluşturur.

Geleneksel beslenmede yediğimiz besinlerin içerikleri vitamin, mineral ve antioksidanlarca zengindir. İşte bu yazımızda da bu geleneksel gıdalarımızdan olan Soğan ve Sarımsaktan bahsedeceğiz.

Tıp tarihinin bilinen ilk antibiyotiklerinden olan sarımsak ve soğan, düzenli tüketilmesi halinde vücudu bakteri ve mikroplardan arındırarak hastalıklara karşı bağışıklık sistemini güçlendirmektedir.

Malumunuz Zeytin ve Kekik, Covid19’a karşı bağışıklık sistemimizi güçlendiren son günlerin en popüler iki bitkisiydi. Zeytindeki Oleuropein ve Kekikteki Karvakrol da şifa özellikli iki mucizevi maddeydi. Şimdi bunlara soğan ve sarımsağı ve bunların içine yüklenmiş olan Kuersetin (Quecetine) denilen bir üçüncü maddeyi daha ekleyelim.

Thumbs B C 480Cd3Fc99A2Cdbf841Ff7117D676Fce

Kuersetin; yeşil yapraklılar, soğan, elma, domates, bazı meyveler ve brokoli de dahil olmak üzere bitkilerde bulunan bir tür antioksidandır. İnsan diyetinde en zengin antioksidanlardan biri olarak kabul edilen kuersetin, serbest radikal hasarına, yaşlanmanın ve iltihaplanmanın etkilerine karşı savaşmada önemli bir rol oynamaktadır.

Aslında antik çağdan günümüze, insanlar sağlık iksiri olarak kuersetin açısından zengin besinlere büyük bir önem vermişlerdir. Yemek kültürümüzde de önemli yere sahip olan soğan ve sarımsak, hemen her öğünde yediklerimizin başında geliyor. İçine soğan girmeyen yemek ise neredeyse yok.

Soğanın özellikle de kırmızısında kuersetin gibi birçok antosiyanin grubu maddeler var. Bu arada Erdek/Kapıdağ’ın o meşhur mor soğanının kulaklarını çınlatmazsak ayıp olur. Soğan ve sarımsağın ayrıca selenyum zengini bir besin olduğunu da unutmamak gerekir. Selenyum eksikliğinde bağışıklık sistemimiz ve karaciğerimiz bütün tehlikelere açık hale gelir.

Son olarak, Amerika Kanser Araştırma Merkezi soğandaki fisetin ve kuersetin, sarımsaktaki allisin gibi fitokimyasalların bağışıklık sistemini destekleklediğini ve DNA, hücre hasarı ve inflamasyonu önleyerek kanser gelişim riskini azalttığını bildiriyor.

Şimdi tüm bunları okuduktan sonra “iyi de hocam nasıl yiyeceğiz soğan sarımsağı, kokacağız” dediğinizi duyar gibiyim. Malum pandemi döneminde sosyal mesafe kuralına uymak önemli. İşte tam da bu nedenle sosyal mesafeyi korumak için ikisini de rahatça yiyebiliriz. Bu sayede kokudan hoşlanmayanlar uzak durarak sosyal mesafeyi korumuş olurlar, neticede de virüsten korunmuş oluruz.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu