GündemKöşe Yazıları

Güçlü Kadınlar

Güçlü Kadınlar

 

Yaşamını yıllardır tek başına sürdüren şair bir arkadaşımla sohbet ederken, konu döndü dolaştı güçlü kadınlara geldi ve yüzündeki hoş gülümsemesi ile “bak arkadaşım” diye başladı serzenişine. “Güçlü kadınlar, erkekler tarafından çoğunlukla tercih edilmezler ve onlara muhtaç yaşayan kadınların yanında kendilerini daha önemli hissederler hatta güçlü kadını hemcinsi bile istemez etrafında” dedi. Sonra bir anda durup, “bak bu konuda da bir şeyler yazmalısın mutlaka” diye talimatını da vermeyi ihmal etmedi bana.

Haksızda değildi hani. Hayatı gözlemlediğinizde bu örneklere sıkça rastlamanız mümkün. Arkadaşımın, bu konuda dertleşmek istediğini hissettiğim için ve hazır konu da açılmışken devam etmesini istedim. Çünkü o “güçlü” sıfatını layığı ile taşıyan, ruhunun güzelliği ve neşesi ile çevresine renk veren bir kadın. Onu tanıdığım günden itibaren, aksiliklerle boğuşurken dahi gülebilme, güldürebilme yeteneğinin ona özgü bir özellik olduğunu düşünmüşümdür hep. Hatta kendisini eleştirmekten büyük keyif alan arkadaşımın öz güvenine, hayran olmuşumdur her zaman.

“Bazı, yani benim gibi kadınlar, ne zorları varsa her işlerini kendileri yapmaya çalışırlar” diye kahkahasını da eksik etmeden devam etti onca yıllık tecrübesini aktarmaya.

“Güçlü kadınlar, bir erkeğe mecbur yaşamanın basiretsizlik olduğunu düşünür, hiçbir zaman takdir görmeyen, “ben halledebilirim” yolunu seçerler, her ne yapacaklarsa. Bu türler, paralarını kendileri kazanır, evdeki bütün tamir işlerinden anlar hatta etraflarındaki insanların da yükünü taşırlar. Mesela onlar, merdiven tepesinde ampul değiştirirken, musluğu tamir etmeye çalışırken, tıkanmış lavaboyu açarken ne bileyim bir sürü işi yaparken, istisnalar hariç birçok erkek onları seyreder, bir de “elinin hamuru ile erkek işine karışma” derler. İşlerin de başarılı oldukları kadar evlerinde de tam bir geyşadırlar, sakın yanlış anlaşılmasın özgürlüklerinden de ödün vermezler bu arada”

“Dik duruşlarına rağmen aşklarını da hissederek yaşarlar. Gerçek aşkı, sevgiyi bencillikten uzak tutar, erkeğin özel alanını daraltmazlar. Her ne kadar yorgun olursa olsunlar hemencecik hazırlanıp, erkeğin onları evden almasını beklemeden buluşacakları yere kendileri giderler. Hiçbir sıkıntılarını dile getirmez, kendi meseleleri ile hayatlarındaki insanları sıkmak istemezler. Zaten yaşam tarzı haline getirdikleri bu duruşlarına, insanlar öyle bir alışırlar ki aksi durumda huysuz, kaprisli kadın damgası yerler hemencecik. Bu nedenle de terk edildiklerinde bile hiç seslerini çıkarmaz bu kadınlar. Ve terk edenler, bu kadınların dibe vurduğunda bile yeniden toparlanıp ayağa kalkacaklarını çok iyi bilirler.

“Bunun nedeni ne biliyor musun?” diye bana sorduğunu sandığım sorunun cevabını, yine kendisi vererek devam etti. “Çünkü güçlü kadın hiçbir zaman naz niyaz etmez, kendini altın tepsiyle sunmaz, kıskançlık krizlerine girmez ve bu güçlü kadınlar bir yudum gerçek sevginin karşısında okyanus olur, aynı zamanda da içten içe çıra gibi yanmayı başarırlar”

Arkadaşımı dinlemeye devam ederken bir an, bu güçlü kadın özelliklerinin yüreğimi daralttığını hissettim ve güçlü kadın olmanın bahtsızlığını düşündüm kendi kendime. Öyle ya bu kadar sorunsuz olup da yalnız kalmak, güçlü kadınların kaderi değildir herhalde.

Hayatları bu kadar kolaylaştıran, kendine güvenen kadınlarla yaşamı paylaşmak, korkutuyor muydu gerçekten erkekleri? Çok fazla beklenti içinde olmayan güçlü kadınların bu tutumunu, kendilerince ilgisizlik olarak mı düşünüyorlardı yoksa? Ya da gerçekten kendi güçsüzlüklerini mi görüyorlardı onların yanında? Cevabını bilemediğim bir sürü soru ile baş başa kaldım, arkadaşımı uğurladıktan sonra. Zira bu soruların en doğru cevabının muhatabı erkekler olmalı ve asıl onların bu konuda ne düşündüğü önemli. Çünkü tercih etmeyen onlarsa eğer, mutlaka geçerli bir nedenleri de vardır. Güçlü kadınların hemcinsleri tarafından sevilmemesi konusunda ise bir şey söylememe gerek yok sanırım, siz zaten çoktan tahmin etmişsinizdir.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu